Trabzonspor Kasımpaşa maçının başlama düdüğü çaldığı andan itibaren sahadaki Trabzonspor, kazanma arzusunu en üst seviyede tutan ona paralel olarak da aşırı stres içerisinde bir mücadele içinde görüldü. Yani oyunun ilk 15 dakikasını oyun anlamında iyi başlamadı. Hüseyin hoca belki de elindeki kadronun en ekonomik olanını sahaya sürdü. Rakip de bu aralar öylesine canlı geldi ki bir de sahanın her bölümünü kullanır pozisyonunda olunca ister istemez oyun kurgularına bakıldığında bu maçın ilk 15 dakika itibariyle beraber handikaba gebe olacağını bütün sporseverler gibi bizler de düşündük.

Gole kadar Kasımpaşa etkisiz oldu diyemeyiz. Etkili oldular. Haliyle Trabzonspor karşısındaki bütün takımlar eğer gol yememişler ise dirençlerini bir kat daha arttırmışlardır. Bu her zaman böyle olmuştur. Tek Trabzonspor’a karşı değil. Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’a karşı da böyle olmuştur. Zira bizim ligimizin genetiğinde bu her zaman vardır her zaman da olacaktır.

Dakika 24 işte Sosa, mükemmel bir gol.

Dakika 26. Sörloth 2-0.

Derken işte sahnede sihirbaz Nwakaeme, iğnenin deliğinden geçirdiği bir top durum 3-0.

Yani ilk yarıyı 3-0 ile bitirebildik. Maçın geneline bakıldığında Trabzonspor, gerekeni yaptı. Rakibini küçümsemedi. Üstelik de Kasımpaşa’ya saygı duymak gerekir küçümsenecek de bir durumu yoktu.

Trabzonspor iyi yolda diyebilir miyiz? Diyebiliriz. Çünkü Trabzonspor’u diğer takımlardan ayıran bir özellik vardır ki bir maç oynandığında takımın kendi benliği dışında taraftarlarının da umutları tükendiği anda Trabzonspor’da her an golü bulacak skorboardu değiştirebilecek en az 4-5 oyuncusu vardır.

Yine Nwakaeme sahnede Sörloth’a alda at diyerek durum 4-0 oldu. Aslında 2- 0’dan sonra özgüvenle başlayan mücadele 6-0 ile biterken şimdi bakılacak bir durum var ki taraftar da istese yönetim de istese bu maçın ritmini hiç kimse arttıramaz. Çünkü oyun bireysel yeteneklere dönünce artık sporcular da bu skordan sonra kendilerini riske atmazlar. Bunun sakatlığı var bunun kartı var bir de en önemlisi rakibe saygı var. Çünkü bu takım Trabzonspor.

Şampiyonluk yolunda geriye bir tek şey kalmıştır. Eksiği olsa bile bu elit kadronun aynı düşüncede aynı mücadelede hedefe yürümesi için gönül dostluğuna birlikteliği sağlayan arkadaşlığa ihtiyacı vardır. Aslında Hüseyin hocanın yapacak olduğu tek şey bunu yönetim yapamaz onun işidir; bu birlikteliği sağlamasıdır. Kutluyorum.