Kendisine, bendeniz “Dağların aslanı” lakabını taktım. Ne zaman arasam veya o benim hatırımı sormak için ne zaman arasa bilmem hangi dağın veya yaylanın zirvesinde bir belgesel çekimi ile meşguldür. Bir gün Gümüşhane’de Öbektaş Köyü’mde yaz tatilinde iken aniden çıkıp gelerek beni de evimde ziyaret ettiğini unutmam asla mümkün değildir. Ben de bugün kendisinin, mütevazi kişiliğinden dolayı etrafta pekte tanıtımını yapmak gereği duymadığından Trabzonlu hemşerilerimizin de bu arkadaşımızı tanımasını sırtımda bir borç bildim. Halil  Demirci hemşerimiz, 1963 Akçaabat doğumlu. Televizyon dünyasına ilk adımını 1987 yılında atıyor. İlk kez TGRT televizyonuna 1993 yılında çektiği dört bölümlük “Karadeniz-Karadeniz” belgeseli ile ismini duyurdu.

1994 yılında Trabzon’u iç ve dış dünyaya tanıtan, dört bölümden oluşan, 4 dilde (Türkçe, Arapça, İngilizce, Rusça) seslendirilen ve Yeni Zelanda’dan, Meksika’ya 35 Ülke TV’sinde yayınlanan ve günümüze kadar 75 bin video bant, 400 bin CD ile seyirciye ulaşan Trabzon belgeselini çekti. Az bir emek ve kolay iş değil doğrusu. Ayrıca 1995 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi Belgeseli’ni de hazırladı. Bitmedi, sırasıyla 3 dilde seslendirilen Sürmene Belgeseli, Çin’den Türkiye’ye “Çayın Hikâyesi” Belgeselini çekip ayrıca 5 dilde seslendirilen “Akçaabat Belgeseli.”

2 dilde seslendirilen “Dağların Avucundaki Şehir” Gümüşhane Tanıtım Filmi, Tonya Belgeseli, Trabzon Belediye Tarihi Belgeseli, Yeşil Kokulu Şehir Düzköy Belgeseli, “Türkiye’den Dünya’ya Evrensel Tat Fındık” tanıtım filmleri. Bitmiyor ki hangi birinden bahsedelim Halil Demirci hemşerimizin başarılı çalışmalarını. Milli Eğitim Bakanlığı’na “Eğitim Seferberliği Yeniden Başlıyor” adlı belgeseline ek olarak “Dünya kültürüne ve iş dünyasına görsel ve işitsel alanda katkı sağlamak en büyük hedefimdir” diyen senarist, yapımcı-yönetmen  hemşerimiz Halil Demirci’nin reklam filmleri  uluslararası alanda da dikkat çekti. Çektiği reklam filmleri; Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda ve Avusturya televizyonlarında da yayınlandı.

Halil Demirci dostumuzun başlıca eserleri; Tarihle Yaşayanlar Diyarbakır Belgeseli, Sürmene Çayın Hikayesi, Akçaabat, Şiran, Gümüşhane, Beşikdüzü, Tonya, Trabzon belediye tarihi, Yeşil Kokulu Şehir Düzköy, ÇAYKUR 2004-2008 Belgeseli, Çöpün Serüveni, Yaran Kültürü, Harput'dan Elazığ’a Elazığ, Saraydan Aksaray’a Aksaray ve bunların dışında bir sürü zahmetli ve kaliteli çekimlere imza atıyor. Elbette Halil Demirci dostumuzun başarılı çalışmalarını detaylı olarak anlatmak bizim gazete sayfalarımızı aşar.

Lakin ben deniz de istedim ki bölgemizi dağ, bayır demeden karış karış gezerek kültürümüzü, te işgal yıllarından günümüze kadar olan olayları adım adım gezerek yüzlerce kişilerle görüşüp konuşup bunları belgesel filmlere döken dostumuzun bu zahmetli emekleri elbette gelecek nesil için daha büyük kıymet ifade edecektir. Zira yakaladığı bilgi ve belgeler gün geçtikçe zaman ilerledikçe tarihin acımasız sayfalarında kaybolup gidecektir. Hemşerimiz Halil Demirci’yi çalışmalarından dolayı kutlar bu değerli yapımcı arkadaşımızı da sizlere tanıtmaktan ayrıca haz duymaktayım.

Kolay gelsin can dostumuz, hemşerimiz  “Dağların aslanı” Halil Demirci.