Trabzon’un tanınmış Diş Hekimlerinden Ahmet Uğur Zihni “Ben halk doktoruyum. Zengin, fakir, yaşlı, genç benim için hep aynıdır” dedi.

Bu hafta Trabzon’un ünlü Diş Hekimlerinden Ahmet Uğur Zihni ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Trabzon’un Faroz Mahallesi’nde doğan Zihni, 1985 yılında Diş Hekimliği Fakültesini bitirdikten sonra 1987 yılında ilk muayenesini açtı. Zihnı 30 yıldan beri Trabzon’da vatandaşlara hizmet ediyor. Zihni ile hem çocukluk yıllarını hem mesleğe dair anılarını konuştuk. İşte o keyifli röportaj:

Ahmet Uğur Zihni Kimdir?

Trabzon’un Faroz mahallesinde doğdum. Kısa bir süre harici tüm çocukluğum Faroz mahallesinde geçti diyebilirim. O dönemler Faroz tabi bu kadar yapılaşmamış otantik bir mahalle idi. Çocuk olarak çok özgürdük. Misket oynar, arada cam kırar, uçurtmalar uçurur, gazoz kapaklarıyla oyun oynar sonrasında kavgalar eder 5 dakika sonra hiçbir şey olmamış gibi aynı arkadaşlarımızla ava giderdik. Yani oldukça renkli bir hayat çocukluk geçirdim . Tabii ki Trabzon’un olmazsa olmazı mahalle maçlarını unutmamak lazım. Ne kadar yaramazlık yapsak da başarılı bir eğitim hayatım oldu. 1985 yılında diş hekimliği fakültesini bitirdim. Sonrasında askerlik vazifemi yerine getirdikten sonra 1987 yılında ilk muayene mi açtım.

İş hayatınızdan biraz bahseder misiniz?

İlk olarak 6 ay devlet hastahanesin de çalıştım. O dönem ismi Sigorta Hastahanesi olan Fatih Devlet Hastahanesi mesleğe başladığım kurum. Sonrasında kendi muayene merkezimi açtım. Hastahanede değerli büyüklerim İhsan Alioğlu ve Kayhan Kuzeyli ile aynı ekipte çalışma fırsatı buldum. Trabzonspor’un kurucularından Nizamettin Algan da dönemin hem yöneticisi hem de doktoru Trabzonspor çalışanlarına ve oyuncularına diş yaptırıyorlar ve bir doktor arayışı içinde idiler. İhsan abi Almanya kökenli bir doktordu. Beni önermiş Trabzonspor’a. Efsane hocamız Ahmet Suat Özyazıcı bu daha 27 yaşında çocuk bu işi yapamaz demiş. Sonrasında kendisi bana dolgu yaptırmaya geldi. Daha önce 3-4 kere yaptırıp dolgusunun düştüğü dişine dolgu yaptım.

O KELİMEYİ NASIL SÖYLEDİM…

Belli bir süre sonra geldi dolgum düştü dedi bende hayır olamaz mümkün değil dedim. Düşünsenize o dönem Trabzon’da ekol olmuş herkesin saygı ve sevgi gösterdiği bir insana bu cevabı vermek bazen eski günler aklıma geliyor da nasıl söyledim o kelimeyi bilmiyorum. Galiba mesleğimi layığıyla yaptığımı bilmekti özgüvenimin kaynağı. Nitekim Ahmet Suat hocada dolgu düşmedi seni denedim sen bu işi yaparsın dedi ve Trabzonspor’da işe başladım. Dönemin Trabzonspor profesyonel futbolcuları benimde futbolculuk dönemim den takım arkadaşlarım Küçük Şenol, İhsan, İskender ve Kaptan Mehmet Yazıcı da bu dönemde bana referans olmuşlardı.

SÜMER, GÜNEŞ VE TÜREL’İN DİŞLERİNİ MUAYENE ETTİK

Tabii sonrasında çok iyi futbolular ve hocaların dişlerini yapmak tedavi uygulamak nasip oldu. Özkan Sümer, Şenol Güneş, Metin Türel ve nerde ise tüm hocaların ve futbolcuların dişlerine baktık hepsi sağolsun bana güvendiler. Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim şuan Ahmet Zihni olmamda Trabzonspor’un çok büyük katkısı var. Çünkü eskiden futbolcular Halkın içinde idi. İdman dan çıkıp muayene yerime gelirlerdi . Düşünün çoğu milli oyuncular size muayene oluyorlar. Bu halkın gözünde benim iyi bir doktor olduğumun göstergesi oldu.

Allaha şükür bende onlara layık olabilmek için çok çalıştım ve eğitimime önem verdim. Estetik diş kurslarına katıldım, Almanya ve İsviçre de dolgu eğitimleri aldım hep kendimi geliştirme çalıştım en önemlisi de yükseldikçe hiç şımarmadım ve geldiğim yeri unutmadım. Düşünün berberim hala Faroz’dadır ve boş zamanlarımın çoğunu Faroz ve Yenicuma’da geçiririm.

BİR ELİN PARMAĞINI GEÇMEZ

Trabzon’da ağız ve diş sağlığına önem veriliyor mu sizce?

Son dönemlerde bu önem daha fazla verilmeye başlandı diyebiliriz. Tabi ki şartlar ve zaman dilimi değiştikçe her sektör de olduğu gibi diş sektörü de önemli yol kat etti. Korkup dişçiye gelmeyen insanlar şimdi çok rahatlıkla o koltuğa oturabiliyor. Aileler de bu konuda daha etkin rol oynuyor. Trabzon’da bu işi layığı ile yapan doktorlar var ama maalesef bir elin parmaklarını geçmez. Alet edevat her şey değildir bu meslekte. Bence dişçilik uzmanlık alet edevatın yanında bir sanattır.

MEĞER HASTAMIZIN ANNESİYMİŞ..

Peki meslek hayatınız da unutmadığınız anılarınız var mı?

Nerde ise her gün bir ilginçlikle karşılaşıyorum dersem abartmamış olurum. Mesela 6 ay önce bir hastam geldi bana dedi ki yaklaşık 30 yıldır bu mesleği yapıyorsun bıkmadın mı? Bende ona o kadar değişik olaylarla karşılaşıyorum ki her gün yeni şeyler öğreniyorum gelişime açık bir meslekte insanın sıkılacağını düşünmediğimi söyledim. Soruyu soran hastam 1 ay sonra bana bir hasta getirdi. Tabii o kadar hasta ile diyalog kuruyoruz ki kendisini tanıyamadım. Getirdiği vaka çok enteresandı. Yaşlı bir teyzemizin çene kemiği ile alakalı bir durumdu. Röntgene bakıyorum tabi bir şey yapacağız düşünüyorum. O ara 6 ay önce hasta ile konuştuklarım aklıma geldi gülümsedim. Hatırlayamadığım hastam hayırdır doktorum ‘ne düşünüyorsunuz’ dedi; bende ona 6-7 ay önce böyle bir konuşmamız olmuştu bir hastam ile o aklıma geldi dedim. O hastanın kendisi olduğunu ve mevcut hastamızın da annesi olduğunu söyleyince gülüşmeler oldu tabi.

BİR HASTAM ŞOK OLMUŞTU…

Yaşayarak canlı cevabı almış oldu tekrardan arkadaşımız. Arada gergin anlarda yaşıyoruz tabi ki. Bir hanımefendi hatırlıyorum. Dışarıdan çok alımlı nazik olmasına rağmen koltuğa oturduğunda sorduğum bir soru sonrasında şok yaşamış hatta kendisini koltuktan kaldırmak zorunda kalmıştım. Hatırladığım en ilginç anım ise bir arkadaş muayene merkezimize geldi dişlerim var dedi. Bende buyur koltuğa otur bakalım ne kadar bir maliyet tutar diyince para sorun değil cevabı aldım. Daha yeni açmışız muayene merkezini dedim ki ; iyi paralı bir müşteri yakaladık. Arkadaş cebinden naylona sarılı bir şey çıkardı o an tamam dedim parayı kazandık. Meğerse arkadaşın babası vefat etmiş dişlerini bana satacak onun için ne verirsen ver parası önemli değil diyormuş. Tabi para hayallerimiz orda suya düştü.

ACIYACAK MI?

Hastaların en çok hangi soruları soruyorlar?

Diş doktorlarına sorulan en klasik soru acıyacak mı tabii ki de. Veya ne zaman bitecek. Düşünün abim aşağıda bekliyor misafirliğe gideceğim ne kadar daha sürer sorusu ile bile karşılaştım.

MÜZİK EŞLİĞİNDE DİŞ TEDAVİSİ

Trabzon’da herkes sizi sosyete dişçisi olarak biliyor bunun nedenleri var mı?

Mesleğe atıldığım ilk dönemler de çok sayıda işinde iyi diş doktorları vardı. Bende o doktorlarla rekabet ortamına girebilmek için sadece iyi bir doktor olmanın yeterli olamayacağını gördüm. Ve Trabzon’da ilk defa müzik eşliğinde diş tedavisi uygulamasını başlattım. Bu tabi büyük yankı uyandırdı. O dönem de küçük Şenol’un müzik eşliğinde tedavi olurken ki fotoğrafları gazeteler de yer buldu. Hasta sayımız da bu günlerde ki gibi günde 25-30 değil maksimum 7-8 kişi olduğundan rahatça  tüm hastalarımıza özel kulaklıklar ve kayıt sistemi oluşturduk. Doğum günlerinde mesajlar attık.

BEN HALK DOKTORUYUM

Trabzonspor doktoru olmak ve hasta kesimimizin zengin kesim olması nedeni ile böyle bir düşünce oluştu. Birde ben doktorların bakımlı kıyafetlerine önem gösteren açıkçası hastalarına karşı güzel ve saygılı görünmeleri düşüncesinde oldum hep buda bir etken diyebiliriz. Ama bana sorarsanız ben halk doktoruyum. Zengin, fakir, yaşlı, genç benim için hep aynıdır. Diş tedavisinde kullanılan aletler zaman geçtikçe yenileniyor. Teknolojiyi yakından takip etmek lazım. Tabi bu maddi açıdan her zaman mümkün olmuyor. Genelde küçük el aletlerini yenilemeyi seçiyoruz.

FARKLI YÖNTEMLER VAR

Diş Beyazlatma teknikleri nelerdir?

Dişleri beyazlatmak için farklı yöntemler vardır. Birincisi diş doktoru yardımıyla profesyonel beyazlatma (Office bleaching), diğeri ise evde doktorunuzun önerisi doğrultusunda uygulanan ev beyazlatma (Home bleaching) sistemidir. Biz genelde doktor kontrolünde gerçekleşen bleaching yöntemini öneriyoruz. 15 er dakikalık 3 seans da beyaz dişlere sahip oluyorsunuz.

EN BÜYÜK DESTEKÇİLERİM HASTALARIM

Doktorluk mesleğinizin yanında spor ve siyaset ile ilgilendiğinizi biliyoruz biraz bize bu renkli kişiliğinizden bahseder misiniz?

Ben biraz yenilikçi bir yapıya sahibim. Bakıyorsunuz siyaset de sporda hep aynı yüzler dönüp duruyor özellikle Trabzon’da. Bu yüzden siyasete girmeye karar verdim. Onun yanında kulüp başkanlığı yaptım. Bir dönem de Trabzonspor’da yöneticilik yapma şerefine nail oldum. Babam bunların hepsine karşı gelse de ailemin desteği olmadan bugünlere geldim. En büyük destekçilerim hastalarım diye bilirim. Çünkü onlar sayesin de şuan ki konumuma eriştim. Mesleğim de her zaman hep ilerisini hedefledim Allaha şükür iyi bir yerde olduğumu düşünüyorum.

Aslan Kar ile Haftanın Röportajı