Gürcistan'da, geçen yıl meydana gelen 5,1 büyüklüğündeki depremin ardından Doğu Karadeniz'in 4'üncü derece deprem riski bölgesinden 3'üncü deprem riski bölgesine çekilmesi sonrası gözler bölgede dolgu alanındaki binalara çevrildi. Rize İnşaat Mühendisleri Odası'nca yapılan teknik incelemelerde, dolgu üzerinde deniz korozyonuna uğrayan çok sayıda binanın temellerinin ağır hasarlı olduğu ortaya çıktı. Bina temellerinde açığa çıkan demirler ile tahrip olan taşıyıcı kolonlar korkuttu. Odanın raporuna göre güçlendirme çalışmasıyla ayakta kalabilecek birkaç bina dışındaki tüm binaların yıkılması gerektiği belirtildi. İnşa edilen alanda, yaklaşık 70 bin kişinin yaşadığı ifade edildi.

RİSKLİ DURUM VAR
Konuyla ilgili açıklama yapan Rize İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Murat Yazıcı, Karadeniz Teknik Üniversitesi ile Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi tarafından Rize dolgu sahasındaki binalardan beton numuneler alınarak, mukavemet değerlerinin ortaklaşa ölçüldüğünü belirtti. Binaların riskli çıktığını kaydeden Yazıcı, "Beton sınıfları çok düşük olan binaların uygun değerleri taşımadığını saptadık. Bunun üzerine kendimiz gözlemsel ve deneysel olarak bu binaları incelemeye devam ettiğimizde gördük ki deniz suyundaki tuz, temelle beraber 10-12'nci kata kadar binanın kompleksini sarmış durumda. Beton sınıfı ve demirdeki bu korozyon kayıpları, binaları riskli duruma getirmiş. Bu raporları hazırlayıp, vatandaşlara verdik" dedi.

BİNALAR ÇÖKEBİLİR
Binaların risk arz ettiğini ifade eden Başkan Yazıcı, "Muhtelif tarihlerde, bu deniz dolgusu üzerinde yapılan binalar 2'şer 3'er katken herhangi bir mühendislik ve bilim hesaplaması yapılmamış. O binalar, o zamanki kalfaların, ustaların teknikleri ile yapılmış. Bu binalar, ilave imar izinleri ile kat doğurmaya başlamış. Üç kat tasarlanan ve hiçbir mühendislik tekniği uygulanmayan binalar, 8 hatta 10-12 katlara çıkmış. Binalar, günümüzde deniz suyu ile beraber korozyon tehlikesi altında. Demirler ömrünü tamamlamış ve birçoğu elle dağılacak seviyeye gelmiştir. Binalar birbirilerine yaslanarak, ayakta duruyor. Önümüzde yaşanabilecek bir depremde bu binalar risk altındadır. Hatta bu yarılama ömrü hızlanırsa belki de 10 veya 15 yıl sonra kendiliğinden bile çökebilirler. En korkutucu tarafı da budur" diye konuştu.

ŞEHİR DOĞRU PLANLAMALI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın sorunun çözümü için çalışma yürüttüğünü bildiklerini kaydeden Yazıcı, "Rize'de Ekrem Orhon Mahallesi, Bakanlık tarafından kentsel dönüşüme tabi tutulacak. Bu alanın kentle beraber yeni bir kimliğe bürünmesi bizi sevindirdi. Tabii ki bunu yapmak kolay değil, biz de bu konuda tavsiyelerimizi sunduk. Burada ticaret yapan esnaflar ne olacak? Bu esnaflar kredi almışlar, yanlarında çalıştırdıkları elemanlar var. Bu alanda yaşayan insanlar var. Bunları nereye, nasıl taşıyacağız? Geçici olarak nerede yaşayıp nerde ticaret yapacaklar. Bu alanların belirlenmesi gerekiyor. Ömrü tamamlanmış binaların öncelikli yenilenmesi gerekiyor. Şehri taşırken nereye doğru kenti büyüteceğimizi iyi planlamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi