Türkiye Papaz Brunson’un serbest bırakılmasını tartışırken, “Her şey kamuoyunun gözü önünde gerçekleşti. Kim ne anlıyorsa onu düşünsün” diyerek yazı konumuza dönelim.

Geçtiğimiz hafta gazetemizde, “Dış güçler hikâye” başlığı ile gündeme taşıdığımız haklı bir serzenişten bahsedeceğim size.

AK Parti İl Gençlik Kolları eski Başkan Yardımcısı, Belediye Gençlik Meclisi’ne 2 dönem başkanlık etmiş olan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hayranlığı ile bilinen Muammer Tosun’un, “Dış güçler falan hikaye. Yıkarsa bu ülkeyi torpil bulamayan kimsesizlerin bedduası yıkar” çıkışını Türkiye’nin ve Trabzon’un bir gerçeği olması hasebiyle değerli buluyorum.

Elbette kendisinin AK Parti içerisinde bulunması bir takım çevrelerde rahatsızlık oluşturmuştur ancak her zaman doğruyu alkışlamak lazım.

***

Torpil, Türk Dil Kurumu sözlüğünde “bir kimseyi kayırma işi” olarak geçiyor. İş yaşamında çok duyduğumuz, halk arasında “dayısı olmak” diye adlandıran durum.

Hayatı boyunca ne torpil olmuş ne de torpil istemiş biri olarak daima insanın kendi bileğinin hakkıyla bir başarı kazanmasını önemsemiş ve tavsiye etmişimdir.

Bir zamanlar FETÖ’cü olanın sırtı yere gelmiyordu, herkes FETÖ’cü oldu ya da FETÖ’cü tanıdıkları vasıtasıyla köşeleri kaptı. Onlardan olmayana adeta yaşam, nefes alma, rızık kazanmak hakkı tanınmadı.

Bir papaz da aslında FETÖ’ydü…

“Ya FETÖ’cü olacaksın ya da öleceksin” dendi adeta. Binlerce genç, yüzbinlerce aile perişan oldu bu yüzden. Kimi intihar etti, kimilerinin yuvası, kimilerinin akli dengesi gitti.  

 FETÖ temizlendi dendi. Sınavlarda ter döken gençler, “Oh be! Belki herkes hakkıyla bir yerlere gelir” dedi ama ne yazık ki...

Yine kamuda torpil işledi, yine iş bilmeyenler baş edildi, yine başlar ayak muamelesi gördü. Ve bugün geldiğimiz durum...

Bir bakınız etrafınızdaki kurumlara...

Hemen hepsinde affedersiniz ama donunu bağlayamayacak adamlara bir şekilde yer verilmiş.  

Ne kültürü, ne bilgisi, ne giyimi, ne duruşu, ne sosyolojisi, ne psikolojisi, ne fiziği ne kimyası ve ne de karakteri uygun olan kişiler kamu kurumlarında çeşitli sıfatlarla aktif rol oynuyor.

Meydan’da bıraksanız evinin yolunu bulamayacak adamlara, “Şef, amir, memur, müdür, yetkili” ünvanlarını kazandıranlar, emin olsunlar ki dağdaki PKK kadar bu ülkeye zarar veriyor.

Binlerce üniversite mezunu boştayken ya da istemediği işle uğraşırken liyakatsiz kişilere ünvan kazandırmak Türkiye’nin geleceğini karartmaktır.

Bu ülkeye sevdalı, içi de dışı da dolu gençlerin küstürülüp, ‘tanıdık’ların önünün açılması vallahi de billahi de ihanettir.

Bu yüzden Muammer Tosun Bey’in dediği gibi, dış güçler, Papaz Brunson, FETÖ falan hikaye...

Yıkarsa bu ülkeyi torpili olmayanların ahı, bedduası ve torpillilerin iş bilmezliği yıkar.

Editör: Haber Merkezi