19 Mayıs’ta ekimi yapılan kenevirlerin ilk hasadı 9 Ekim’de gerçekleştirilecek.

Herhangi bir dış etken kullanılmadan üretilen kenevirler özellikleri bakımından diğer çeşitlere göre ön plana çıkıyor.

Özellikle “Narlı” kenevirin ince saplı olması makinede işlenmesini kolay hale getiriyor ve tekstil sektörünün ihtiyaçlarını karşılama noktasında en önemli aday.

Kenevir ile ilgili yapılan çalışmalar, OMÜ Kenevir Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Selim Aytaç’ın önderliğinde Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü iş birliği ile yürütülüyor.

"TÜBİTAK PROJESİ KAPSAMINDA DESTEK ALDIK"
Üretilen kenevirler özellikle endüstriyel kullanım açısından önemli özelliklere sahip. Kenevir üretimi ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Selim Aytaç, “2013-2014 yıllarında ülkemizdeki kenevir ile ilgili bir çalışma başlattık. Bu çalışmalarımız TÜBİTAK projesi kapsamında destek aldık. Çalışmalarımız devam ederken iki adet kenevir çeşit adayımızın ön plana çıktığını gördük. Bunlarla ilgili tekrardan bir çalışma yaptığımızda iki adayımızın birine ‘Narlı’ diğerine ‘Vezir’ adını vererek. Tescil için tarım bakanlığına başvuru yaptık. Bu çalışmalarımıza Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü beraber gerçekleştirdik. Bu konuda güçlerimizi birleştirdik.” dedi.

KENEVİR ÇEŞİTLERİNİN ÖZELLİKLERİ
Aytaç, "Narlı çeşidimizin özelliklerini anlatmak gerekirse ince saplı, nispeten orta uzun boylu THC oranı düşük SPD oranı ise kabul edilebilir seviyede. Endüstriyel olarak kullanımı hem de gıda takviyesi olarak bu çeşit adayımızı kullanabiliriz. ‘Vezir’ çeşidimiz ise daha yüksek verimli, SBD oranı ‘Narlı’ çeşidine göre biraz daha yüksek daha yüksek lif oranı ve verimine sahip bir tür.” diye konuştu.

ESRAR ORANI DÜŞÜRÜLDÜ
Yapılan çalışmalarda kenevirin esrar özelliğinin düşürülmesinin tamamen doğal yöntemler ile yapıldığını belirten Aytaç, “Türkiye kenevirleri üzerinde yapmış olduğumuz THC oranı yani esrar oranının düşürülmesi çalışmalarını kesinlikle doğal yöntemler ile yapmaktayız. Devam eden süreçte daha düşük esrar oranına sahip olanı seçip bunun üzerine çalışmaktayız. Gen takviyesi ve modifiye yapmıyoruz, doğal seleksiyonlarla yapmaktayız. Düşük esrar oranı içerme kenevirin kendi bünyesinde olan bir yapıdır. Önemli olan bu düşük seviyeyi ortaya çıkarmaktır. Bu nedenle hem ‘Narlı’ hem de ‘Vezir’ çeşidimiz kesinlikle modifiye ve hibrit sonucu değil ülkemizin kendi içinden gelen doğal seleksiyonla elde edilmiştir.” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi