MODİAD olara Fas’a son yurt dışı gezilerini yaptıklarını belirten Bektaş  “MOBİAD olarak Ekonomi Bakanlığının desteğiyle, İhracatçılar Birliğinin öncülüğünde yürüttüğümüz proje çerçevesinde son ziyaretimizi Fas’a gerçekleştirdik. Fas’ta ticaret ataşemiz bizi karşıladı. Orada toplantı yapma imkanı bulduk 60’a yakın mobilya sektöründe faaliyet gösteren iş adamları ile ikili görüşmeler yapma imkanı bulduk.” ifadelerini kullandı.

YENİ FIRSAT FAS!

Bektaş “Her gittiğimiz ülkede aslında çok büyük tecrübeler elde ediyoruz. İkili iş görüşmelerini takip ettiğimizde bunlar ticarete de yansıyor. Fas Afrika’nın çok önemli bir ülkesi. Ekonomik olarak da gelişim gösteren bir ülke. Ülkemizden de ciddi şekilde yatırımlar artıyor. Özellikle Gıda firmamızın 350’ye yakın orada noktası var. Bizim için önemli pazar olma yolunda ilerliyor. Ticaret odasını ziyaret etme imkânı bulduk. Mobilya sektöründe faaliyet gösteren mağazaları görme fırsatı bulduk. Bizim ziyaretimizde bulunamayan şuanda programı takip eden arkadaşlarımıza ben özellikle Fas’ı görmelerini orada ticaret yapılma imkanı olduğunu söylemek isterim. Marakeş’e gittiğimizde orada şunu sordum: Üretim var mı? Çünkü yüzlerce otel yatırımı var turizm yatırımı var peki ya üretim. Tamamen yurt dışı odaklı, biraz Fransız himayesinde kalmış ve üretim yok. Bizim girişimci esnafımız mutlaka ihracat yapabilir, ürün satabilir ama üretim yapma imkanı orada var. Kendileri açısından fırsat olabilir” dedi. Burada önemli olanın marka oluşturmak olduğunu kaydeden Bektaş, “Önemli olan marka.. Bunu nerede ürettiğiniz çok önemli değil. Biz de Türkiye’de her hangi bir firmaya ürünü ürettirebiliriz ama önemli olan marka oluşturmak” diye konuştu. 

DESTEK BAKANLIKTAN

Gerçekleştirilen yurt dışı faaliyetleri için Ekonomi Bakanlığı’nın büyük destekleri olduğuna dikkat çeken Bektaş, “Ekonomi bakanlığı bu destekleri veriyor. Özellikle yurt dışına yönelik çok ciddi destekler veriyor. Yurt dışında mağaza açmaya yönelik 100-120 bin dolarlık yıllık destek var. Türk Ticaret Merkezleri diye yeni bir girişim var. Orada 10 firma bir araya geldiğinde 2 milyon 350 bin dolara yakın yıllık destek var. İhracat ile ilgili birisi bir iş yapmak istiyorsa, yurt dışında mağaza açmak istiyorsa devlet önümüzü açmış durumda. Biz de kendimizi eleştiriyoruz bu anlamda. Biz devlet bu kadar ciddi destekler veriyor biz niye bundan faydalanamıyoruz. Bu bizim özeleştiri yapmamız gereken durum…” ifadelerini kullandı.

İŞ-KUR’A ÖNEMLİ GÖREV!

Şehirdeki  işsizlik ve vasıflı eleman ile  ilgili de açıklamalarda bulunan Bektaş, İş-Kur’un bu noktada büyük görev üstlendiğine dikkat çekti. Bektaş, “İş-kur çok önemli. Personel bulma noktasında bize daha çok yerelde insanlar lazım. Biz de bunu İş-kur ile bulma imkanı sağlıyoruz. Firmamız bünyesinde birkaç kişi iş kur programlarında istihdam ediliyor. En azından bir süre arkadaşı deneme fırsatı buluyoruz. 
Bu yeni aldığınız kişinin verimliliğini deneme fırsatı bulmanıza büyük destek sağlıyor. Nitelikli personel bulmada ki sıkıntımız devam ediyor. Bugün kendi  firmamız için kaç kişi arıyorsun dersen Ardeşen’de açacak olduğumuz mağaza var. Orada 3-4 kişi, Trabzon’da turizm yatırımımız oldu. 3-4 kişi. 10’a yakın personel arıyorum ama nitelikli personel arıyorum. Zaman içerisinde inşallah olur…” dedi. 

MOBİLYA KENT PROJESİNDE SON DURUM

Trabzon’da bir çok kişinin merak ettiği Mobilya Kent Projesi ile ilgili son verileri de açıklayan Bektaş, “Çok önemsiyoruz. Bizim için çok önemli. Şehrimiz için sektörümüz için çok önemli. Bugünlerde proje çalışmalarımız devam ediyor. Zamana ihtiyacımız var ama 5’e yakın proje firmasıyla görüştük. Çok önemli eserlere imza atmış isimler… 
Arkadaşlarımızla sürekli istişare ettiğimizde yalnızca mobilya mağazalarının dizildiği AVM olsun istemiyoruz. Sosyal donatı alanları kuvvetli yapı olsun..Şehirde yaşıyoruz. Akşamları sosyal anlamda ne yapalım diye kendimize soruyoruz. Bu ihtiyaçları giderecek argümanları geliştirmemiz lazım. İnsanlar orada ne yapabilirsek daha fazla vakit geçirir. Daha 1 ay oldu projeyi imza altına alalı. Hayallerimiz çok yüksek. Toplumun da ihtiyaçlarını içinde yaşayan birisi olarak biliyoruz. İnşallah o ihtiyaçlara yönelik güzel şeyler yapmak arzusundayız.  Toplumun her kesiminden hem siyasetin hem bürokrasi anlamında önemli destek gördük. Görmeye devam ediyoruz. Bunun karşılığında bizde bunun altında kalmadan gerçekten doğru işe imza atmalıyız. Tüm Trabzon olarak inşallah bunu başaracağız” dedi. 

TRABZON’UN TURİZMİN GELİŞMESİ İÇİN…

Şehrin Turizm açısından geleceği ile ilgili de konuşan Bektaş, “Benim için tam turizmci dersek yanlış olur. Esnaf gözüyle bakarak değerlendirelim. Turizm deyince insanlar buraya eğlenmeye, huzur bulmaya, çocuklarıyla geliyorlar belki, onların da vakit geçirebilecekleri alanların daha fazla olanını istiyor. Botanik Park, Akvaryum Projesi gibi sosyal alanlar artarsa şehirde ki turizm daha iyi noktalara gideceğini düşünüyorum.
 Gerileme olmaması için bu ivmenin devam etmesi için sosyal alanların fazlalaşması lazım. Öyle de olacağını düşünüyorum. İş sizi bir yere taşıyor, turizm sizi bir yere taşıyor. 5 yıl önce ki otel sayısı, oda sayısı ile şimdi ki bir değil. 
Sosyal alanlarla ilgili yatırım yapmak isteyen esnafların sayısı artacaktır. Hepimizin sorumluluğu var burada bizim de o sorumluluğa göre hareket etmemiz gerekiyor” diye konuştu. 

TTSO SEÇİMLERİ

Trabzon Ticaret Sanayi Odası’nın (TTSO) ertelenen seçimleri ile ilgili konuşan Bektaş, şöyle konuştu: “Seçim ertelemesi konusunda yorum yapmak istemiyorum. Devletimizin kararı. Bir süreç yaşanacak. Onu bekleyeceğiz. TTSO önemli. Şehrin gelişimi noktasında önemli katkılara imza atıyor. Seçimi TTSO seçimini kişiselleştirmek çok önemli değil. Birkaç kez konuşma fırsatı mecliste yakaladım. Konuşmalarımda şunu ifade etmemiz lazım. Neticede birlik olmamız lazım. Bu şehirde ki olumsuzluk ticari olarak da her yönden olumsuz yansıyabilir. O anlamda başkanın kim olduğu, yönetimin kim olduğu çok önemli değil. Kim kazanırsa kazansın bizler onun arkasında olmalı, ona destek olmalı sağlayacağımız katkı varsa da biz o yönetimde veya başkan olsak da olmasak da hep birlikte destek olmamız gerekiyor. 
Ben genel olarak bundan rahatsızlık duyuyorum. Ben değil biz demeliyiz. Önce ülkem, sonra şehrim diyerek hareket etmeliyiz. Neticede gidecek başka yerimiz var mı? Yok.. Şehrimizi seviyoruz. Bizlerin bir yerde olması gerekmiyor bu sorumluluğu almak için. Hiçbir görev almamış olabilirsiniz ama bu şehre karşı sorumluluğumuz var. Sürekli gayret içinde olmalıyız. Ne yaparsak kendimize yaparız” 

YURT DIŞINDA ŞOVRUM AÇILACAK

MOBİAD üyeleri ile birlikte yurt dışında şovrum tarzında bir mağaza açacaklarını da ifade eden Bektaş, “Yırt dışı seyahatleri yaptık. Biz arkadaşlarla yapı market veya mobilya sektörünü daha çok içine alacak şekilde mağazalaşma fikrimiz var. İnşallah bir örneğini çok kısa zamanda gerçekleştireceğiz. Arayış içindeyiz Avrupa mı olur, Afrika mı olur? Kesinlikle bunu yapacağız. Yurt dışı noktası açacağız. Ofis değil şovrum şeklinde. Devamında başarılı olursa diğer ülkelere bunu yayacağız. Arkadaşlara şunu söylüyorum. Herkesin fuar şeklinde standı olabilir, bunu şekillendirince ve bu kapıyı aralayınca eminiz ki birçok sektörün de bu anlamda önünü açmış olacağız” dedi.

Editör: Haber Merkezi