AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Zorluoğlu önceki gün şehre ayak bastı. Havalimanında yüzlerce kişi tarafından karşılanan Zorluoğlu, ayağının tozuyla şehir turu attı.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, “Trabzon’a kayyum atandı” diyen de Zorluoğlu’nu karşılamadaydı, ismi açıklandığı ilk günden beri kendisine tebrik etmeyenler de. Yani beğenen de oradaydı, beğenmeyen de…
Bu bir bakıma iyiye işaret.
Kendisini kabul ettirmede bir sıkıntı yaşayacağını düşünmediğim Sayın Murat Zorluoğlu, bir bakıma içten içe kavgalı olan, herkesin suratının sirke sattığı bir AK Parti camiasına taze hava getirdi diyebiliriz.
Önceki günkü programı takip ettim. İlk izlenimim; Zorluoğlu kendinden emin, istişareye önem veren, girişken, çalışkan, sıcakkanlı ve hepsinden önemlisi içten görüntüsü ile Trabzon’a kendini kısa zamanda sevdirecektir.
***
Zorluoğlu, ‘Gönül Belediyeciliği’ diye bir şeyler söyledi konuşmasında. Sürekli üzerine basa basa vurgulanan, “Gönül Belediyeciliği” samimiyetsiz bir siyaset ortamının ortaya çıkardığı bir söylem galiba. Kanımca da çok yanlış…
Evet gönle girmeyen hiçbir iş veya kimse ağzıyla kuş tutsa bile faydalı olmaz. Ancak belediyecilik, ya da vekillik sadece ve sadece herkesi öpme, gülücük dağıtma, selfie yapma, el sıkma işi olmamalı.
Belediyecilik iş üretme, eksik giderme, proje üretme, taş üstüne taş koyma meselesi olmalı.
Herkes ve her kesimle iyi ilişkileri olan başkanlar belki çok seviliyorlar ancak geriye ne bıraktıklarına bir baktığınızda koca bir hiç görüyorsunuz. Herkesle iyi olan, muhalefeti olmayan adam hiçbir şey yapmıyor demektir.
Sadece öpmek, koklamak, sarılmak, el sıkmak Trabzon gibi bir kentin yöneticisi için yeterli şeyler asla değildir. İş yapmak lazım iş.
Trabzon’un önündeki sorunları çözmek için cesaret, bilgi, deneyim, sermaye, insan kaynağı ve güzel bir ekip gerekiyor.
Sabahtan akşama kadar o kahvehane senin bu kahvehane benim gezen bir başkanın, şehrin hangi sorununu bu ziyaretlerle çözebileceğini bilen varsa çıksın anlatsın.
***
Murat Zorluoğlu, ‘Gönül belediyeciliği’ noktasında ilk izlenimi olumlu verdi. Şimdi sıra ‘İş belediyeciliği’nde…
Onu da zaman gösterecek.
Zaten seçim döneminde herkes gönüldaş, herkes kucaklayıcı, herkes Trabzonlu, herkes Trabzonsporlu, herkesin ağzından bal damlıyor. Ancak seçim bittiğinde Zorluoğlu göreve gelirse gönül alma yerini işe bırakmalı.
Gönlü alınan vatandaşların yolu bozuksa, trafiği arap saçıysa, kaldırımları araçlarla doluysa, sahili pis kokuyorsa o gönül ferman dinlemeyecektir.
Bu yüzden bu gönül belediyeciliği işine çok fazla önem verilmemeli. Hizmet, iş, proje belediyeciliği emin olun daha kısa dönemde gönüllere girmenize neden olacaktır.
Kimse 5 yıl sonra çıkıp, “Bizim Trabzon’a bir çivi çakılmadı ama başkan hep halkımızla iç içeydi” demeyecektir.
Halk masanın üstünde ne olduğunu araştıracaktır.
