Demek ki bu şehirde yetkilisi de, bileni de, bilmeyeni de Trabzon adına acil çözüm bekleyen böylesine önemli şoför esnafının ve de vatandaşın mağdur olduğu konuda yapıcı davranışlardan uzaklaşılınca Trabzon adına ideal bir çözümü çözümsüzlük deryasına bırakabiliyoruz.

Demek ki bu şehirde bir işi yıkmada bütün söylemlerin karşılığı hayata geçmeyen toplantılarla beraber geçerliliğini koruyor, uzayıp gidebiliyor. Demek ki bir işi yapmada asla manasını temsil etmeyen ortak görüşlerde buluşulsa bile UKOME net olarak tavrını ortaya koyamadığı içindir ki buluşmaların sonuçları her seferinde seksen parçaya bölünüp ne şoför esnafının, ne durak başkanlarının, ne de Trabzon şehrinin trafik ve de dolmuş çilesi bir çözüme kavuşmuyor.

Dünü hep beraber yaşadık, her insan yorumlayabilir çünkü yaşanmıştır. Oysa Trabzon insanının yaşamadığı yarınlarının ön görüsüne ihtiyacı vardır. Kimlerin asli vazifesidir, tüm Trabzonluların sorunudur. Başta UKOME kendi ukdesinde almış olduğu kararları bir sunumla tüm sivil toplum kuruluşlarıyla paylaşarak ortak paydanın temelini atacaktır.

Bu konuda eksik olan nedir?

Her kesimden temsilcimiz vardır, mülki amirlerimiz vardır. Vekillerimiz, bakanlarımız vardır.

Bir araya gelinip iki üç geniş kapsamlı bir sempozyumla çözülmeyecek bir konu mudur?

Eğer bunu başaramayacak bir konumda isek ne yapmamız lazım diğer illerden yardım mı almalıyız?

Veya sayın bakanlarımıza Trabzon için kör düğüm olan şoför esnafının sorunlarını çözemiyoruz efendim bir el atsanız da gerideki trafik sorununu daha sağlıklı çözebiliriz mi dememiz lazım?

Şehrin trafik sorunu ile her gün içi içe yaşayan vatandaşlarımız hür iradesi ile oy verirken iki değil de dört keremi düşünmesi lazımdır?

Yazdığımız yazı birilerine dokunuyor, birilerini üzüyorsa adına ne diyeceğiz?

Diğer tarafının halkla ilişkiler sohbet, muhabbet olduğunu bilmeyen varıdır?

ZAMANIN ÖNÜNDE GİDER OLDU
Trabzon’un gri muamması olan dolmuşların şoför esnafının ve de halkın öncelikli sorunu çözümü olmayan bir denklem gibi aylarca vatandaşın gözü önünde dururken ne yapsın vatandaş dizi seyreder oldu.

Bir kar yağdı şehir sınıfta kaldı bütünlemede ne olur Allah bilir!

Arap saçına dönen bir kargaşanın içinde suyu bulandıranları mı ararsınız?

Öyle olmaz, böyle olur diyenleri mi ararsınız?

Efendim şöyle olursa bu kadar plaka açığa çıkar benimki hangisidir diyenlerimi ararsınız?

Geçmiş yöneticiliklerinde başarısız oldular ki kaybettiler. Şimdi bu yönetimle olmaz diyenleri mi ararsınız?

Ne şoför esnafıdır, ne durak başkanıdır, ne de dolmuş ortağıdır. Pasta gibi gördüğünden payını arayanları mı dersiniz? Ne denilirse denilsin ortada bir sorun vardır. Trabzon içinde yetersizlik çözümsüzlük halkın düşünceleri arasında da yer bulmaktadır.

Evet UKOME diyecek ki çok sorun var. Elbette olacaktır. Önünüzde bir engel yoksa hangi yolda yürürsek yürüyelim bir yere varacağımız yoktur.

Bunun için bu makamlar kalıcı değildir.

Gerçek anlamda her şeyi deneyin yapabildiklerinizi yapın bu insanlar sizlerden fazla bir şey istemiyorlar ki.

Dolmuşların kaç kişilik olacağının etkisinin tepkisinin ne olacağına karar vermek, dolmuşların kaç ortaklı olacağına karar vermek, ihtiyaç nelerde varsa yeni durakların yerinin belirlenmesi için karar vermek, altı ay bir sene sürüyorsa vay geldi Gülcemal’in kaptanına daha çok açıkta bekler limana girmek için.

Unutmamak gerekir ki vatandaşın ve de şoför esnafının mutsuzluğu yanında biz gazetecilerin mutluluğunun bir anlamı yoktur