Faik Ahmet Barutçu -Devlet adamı (Trabzon 1894 - Ankara 14 Mart 1959)...

Milli Mücadele döneminde Trabzon’daki Muhafaza-i  Hukuku Milliye  Cemiyeti’nin başkanı olan Barutçuzade Hacı Ahmet  Bey’in oğlu Faik Ahmet, ilk ve ortaöğrenimini Trabzon’da yaptı, 1918’de İstanbul Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Aynı yıl Trabzon’a dönerek, Millî Mücadele’yi destekleyen İSTİKBAL gazetesini kurup yayımladı.

O zamanlar Trabzon'da iki basımevi var, ikisinin de sahibi Rum...Üstelik  kâğıt ticareti de  onların  elinde. Bu durumda gazeteyi bir süre Rumlar'ın  basımevlerinden birinde bastırmaktan başka çare yoktu. 

15 Mayıs 1919 tarihinde Yunanlılar İzmir'e asker çıkardıklarında Trabzon'daki Rumlar bayram yaptıklarından Faik Ahmet Bey, gazetesi İSTİKBAL'i bu nedenle bastırmamıştı. Barutçu, kendisi yeni bir basımevi kuruncaya kadar rumları ürkütmemek için Pontos meselesine hiç dokunmadı; hep ulusal birlikten ve birleşmekten söz etti.

1920 yılının başlarında İstanbul’dan getirttiği elle çalışan bir baskı makinesini Trabzon'da babasına ait bir hana yerleştirip gazetesini kendi basımevinde basmağa başlayınca, artık «rum mürettibi dizmezse, rum makinisti basmazsa» kaygılarından kurtulan Faik Ahmet Bey, Kurtuluş Savaşı boyunca Millî Mücadele’yi destekledi, zafer haberlerini duyurarak Trabzonlular’ın mücadele heyecanını körükledi.

Serbest avukatlık, Trabzon Baro Başkanlığı, İstikbal Gazetesi Sahipliği ve Başyazarlığı görevlerinde bulundu.

Atatürk'ün Cumhuriyetle getirmek istediği  demokratik düzeni kurmaya katkıda bulunan Barutçu, 1939'da Trabzon Milletvekili olarak TBMM'ye girdi. VI., VII., VIII., IX. Dönem Trabzon, XI. Dönem Ankara Milletvekilliği ile Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcılığı yaptı. Evli ve 4 çocuk babasıydı.

1954 seçimlerinde Trabzon'dan  milletvekili seçilemeyince CHP Genel Başkanı İsmet İnönü tepkisini "Trabzon akıl ve havsalaya sığmayacak bir ayıp işlemiştir"

sözleriyle göstermişti.

Faik Ahmet Barutçu, Atatürk Türkiye'sinde demokrasinin yerleşmesi, kök salıp tüm kurumlarıyla gelişip kurumsallaşması için samimi çaba gösterenlerin en ön saflarında yer alan ekipte bulunduğunu görmek Trabzonlular için ayrı bir övünçtür bizce.

Parlamento yaşamında doğruları söyleyip, yanlışların örneklemesini hep o güzel Karadeniz lehçesiyle dile getirdiği Parlamento çatısı altında kendi parti arkadaşları kadar, eleştirdiği DP Grubunun da alkışını toplamış bir demokrat kişiliğe sahipti.

Bir bütçe eleştiri  konuşması sırasında kürsüde bir mikrofondan diğerine yetişip (o zaman öyleydi)   iktidarı eleştirirken DP sıralarından "-Sayın Barutçu, bunları siz de iktidarınız zamanında yapmadınız mı? Şimdi eleştirmenin anlamı ne?" diye ses yükselir.

Barutçu, konuşmasını keser ve gülümser...

Sonra Karadenizli olmanın verdiği  mizahseverlikle ve de yerel şive ile şöyle seslenir TBMM genel kurul salonuna:

"-Ey gardaşum, o yanlışlari yaptuk, biz düştuk!.. Siz da düşmayin diye söylüyorum. Anla artuk!.."

Trabzonumuzun yetiştirdiği değerli insan Faik Ahmet Barutçu'yu Rahmet ve sevgi ile anıyorum.