Hepimizin bildiği gibi fıkralar kim ne zaman nerede nasıl ortaya çıktı kim söyledi bilinmez. Ancak, dünyayı saran bir illet virüs yüzünden evde hapis kalan atmış yaş üstü delikanlılar bizlere gönderdikleri fıkraları tüm okurlarımla paylaşmak istedim.

İşte o delikanlılardan biri, canım arkadaşım Selçuk Turan!

Selçuk Turan, son derece insancıl, sevecen olduğu kadar biraz da şakacıdır. Hiç kimseyi kastetmeden insanlara bir ders niteliğinde güzel bir fıkra!

Temel ile Dursun kayıkları ile balığa çıkmışlar. Bir hayli de balık tutmuşlar.

Ancak, hava aniden bozdu, büyük fırtına çıktı. Kıyıya çıkmaları imkansız hale geldi. Temel ellerini açarak, “Ey büyük Allah’ım, ha bu fırtınayı durdur ha bu balıkların yarısını denize dökeceğum” der. Aradan çok az zaman geçer ki, fırtına birden bire durur.

Kıyıya doğru yol almakta iken Dursun Temel’e, “Ula hani balıkların yarısını denize dökeceğuduk, öyle söz vermedin mi?”

Temel; “Ula Dursun boş ver neredeyse kıyıya geldik daha bir şey olmaz” der demez bir fırtına kopar ki, bir öncekinden daha şiddetli. Temel yine ellerini havaya açarak, “ Ey büyük Allah’ım şakadan da anlamaysun” der.

Tüm vatandaşlarımızın ramazanını kutluyorum. Bu zor günlerde sizlere başka fıkralar ulaştırmaya üzere.