“Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi “ diyen Büyük Süleyman ne kadar haklıymış.
Bu söz tarih boyunca günümüze dek değerini korumuş.
En büyük zenginlik sağlık. Gerisi hikaye…
Sağlık sorunu yaşayan oğlumla böbreklerimi paylaşmaya karar vermiştim.
Titiz bir araştırma sonunda bunun mümkün olamayacağı ortaya çıktı.
Zira benim de sağlık sorunlarım olduğu saptandı.
Şimdilik böbrek paylaşımını birkaç ay erteledik. Sağ olsunlar Bahadırların desteği bize yeni bir hayat kazandırdı.
Bu vesile ile yeni yeni bilgilere ulaştım: Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta futbolda gösteremediği ustalığını sağlıkta göstermiş.
Medical Park adıyla dev bir hastane kurdu. Ortadoğunun ve Balkanların en modern hastanesi. Nerede isim yapmış bir uzman doktor, tanınmış bir Prof varsa buraya almış.
Personel bile özel bir seçimden geçirilmiş. Her alanda süper bir hastahane…
Kadıköy’e – Göztepe’ye yukarılardan bakan bir gökdelen…
Buna karşın Allah’ın yarattığı en yüce varlık olan insanları sağlığına kavuşturmak için çırpınan bir anlayış…
Dedim ya; futbolda gösteremediği ustalığı sağlıkta gösteren Muharrem Usta…
Muharrem Usta’nın bunun gibi daha oniki hastahanesi varmış…
İstanbul hayatı, ismi kadar cazibeli değil. Trafik başlı başına işkence…
İnsanların birbirlerine saygısı yok.
Sevgisi hepten tükenmiş. Çoğu mahalleler Suriyelilerle dolmuş.
Dilenci ordusu her tarafı istila etmiş.
Adım atmaya yer yok. İnsan ve araba seli bir yerlere akar.
Bu insanlar nereye gider, ne yaparlar belli değil.
Kısacası dünyanın en güzel şehrini yaşanılmaz bir cehenneme çevirdik.
Bu konuda çok başarılıyız. Bu şehirde az da olsa Karadenizliler de olmasa hiç derdi çekilmez.
Benim güzel Karadenizlimin özgür, yem yeşil dağları, siz çok yaşayın emi!
