Akşam gazetesinin haberine göre,  Soma’daki maden faciasının ardından Soma Grubu’nun inşaat kolu Tilaga’nın Kartal’da hayata geçireceği ofis-alışveriş merkezi projesi suya düştü. Maslak’ta 56 katlı dev gökdelen Spine Tower projesini bitiren ve birkaç ay içinde açılışa hazırlanan Tilaga, dev gökdelenin açılışıyla eş zamanlı olarak Kartal’da 120 milyon dolarlık bir projeye daha başlayacaktı. Ancak plan aşamasındaki söz konusu proje ‘vicdan engeline’ takıldı.

TV BİLE İZLEYEMİYORUM...

Arazinin sahibi Talat Yıldırım, söz konusu arsaya pek çok firmanın talipli olduğunu, 10-15 firmayla görüşme yaptıklarını belirterek, “Soma da görüştüğümüz firmalardan biriydi. İtibarları, sağlamlıkları benim için iyi bir referanstı. Kat karşılığı anlaşma aşamasına kadar geldik. Ama bir sözleşme yok. Arazinin tapusu hâlâ benim. Çok düşündüm. Araziyi Soma’ya ya da başka bir firmaya vermekten vazgeçtim. Büyük ihtimalle kendim proje geliştireceğim” dedi. Soma’daki facianın bu kararında etkili olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Duygusal biriyim. Televizyona bile bakamıyorum” diye devam etti.

METREKARESİ 12 BİN DOLAR

Tilaga'nın Maslak’ta inşa ettiği Spine Tower projesi ise 191 metre ile İstanbul'un en yüksek yapıları arasında yerini aldı. 9 katı yerin altında olmak üzere toplam 56 kattan oluşan projede metrekare fiyatları ise 8-12 bin dolar arasında değişiyor. Murat Kader imzası taşıyan projede VIP konsiyerj, Private – Banking / Vault hizmetleri, doğal ortamda spor ve dinlenme alanları, bisiklet yolu, kiralık kasa gibi hizmetler bulunuyor.

Kazadan korktum fabrikayı kapattım

Yıllarca amonyak fabrikası işlettiğini belirten Yıldırım, "Biz de bir kazayı ucuz atlattık. Sonra korkudan fabrikayı kapattım" dedi.

Öte yandan Soma Holding’in sahiplerine başsağlığına da gittiğini anlatan Yıldırım, “Kimse yanında çalışan birinin tırnağına zarar gelsin istemez. Onlar için de aynı şey geçerli. Ben bu maden konularını bilmiyorum. İhmal var mı bilmiyorum” dedi. Kendisinin de uzun süre Romanya’da 4 bin kişiye istihdam sağladığını ifade eden Yıldırım, “Bizim de amonyak fabrikamız vardı. Amonyak da madencilik kadar riskli bir iştir. Tabii her türlü önlemi almıştık, ancak buna rağmen bir gün az kalsın çok ciddi bir kaza yaşıyorduk. Kaza olmadı, ucuz atlattık. Ama ben bu korkuyla yaşayamam deyip fabrikayı kapattım” değerlendirmesini yaptı.
Editör: Haber Merkezi