Nerde kalmıştık dercesine, yeni bir bakış bizi bekliyor.

Umudu ararcasına.

Geçtiğimiz yılın son ayında tüm dünya farklı bir uyanışa sahne oldu.

Herkes suçlu ararken, suçu işleyende bu sürece dahil oldu.

Bugün hala net bir düşman yok ise de, gelişen aşamalarda ülkelerden ziyade kişiler kendi düşmanını yaratır hale geldi.

Sık sık uyarılar ve önlemlerle açık bir travmaya şahit olduk.

Ailelerin bu süreçte, kendi yaşam savaşı vermiş olduğu gerçeğiyle, normal bir rahatsızlık bile tedavi aşamasına dahil olamadı bazen ve sürüp bugünlere gelindi.

Artık, yeni bir dünya ile karşı karşıya, önümüzü görmeye çalışıyoruz, başka da seçenek yok.

Bu ciddi hadiseden herkes kendine pay çıkardı, olmaması gereken, dünyayı kasıp kavuran virüs ile yaşamaya çalışırken, artı ve eksisini de beraberinde getirdi bence.

Düşünce içerisine dahil etmediğimiz önyargılar gitti yerine daha mantıklı bir olgu bıraktı herkesin belleğinde.

Dostun bu süreçteki yeri daha bir perçinlendi, farkındalık oluşturmayan hisler yerini dana özet düşünmeye bıraktı.

Sonuç itibariyle hayat devam ediyor.

Bu öz ve yaşamsallığı sınırlı olan dünyanın, güzel nimetlerinin ne kadar farkındalık oluşturduğunu, bize bir ders olarak yeniden sunmuş olduğu şükrünü daha iyi kavrayacağız diye düşünüyorum.