Ne enteresan değil mi?

Akıl, mantık almıyor.

Bir önceki maçta oynanan çok kötü futbol sonrası farklı mağlubiyetlerden birisini al.

Bir sonraki maçta, üstelik ezeli rakibinin karşısında ortaya konan muhteşem bir futbolla galip gel.

Hem de sekiz yıl aradan sonra.

Soruyorum şimdi herkese, milli takım maç dolayısıyla verilen arayı da katarsak, iki haftada ne değişti ki, Trabzonspor Fenerbahçe karşısında böylesine büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadı?

Demek ki yeri geldi mi radikal karar alacaksınız.

Demek ki yeri geldi mi kimdir demeden neşteri vuracaksınız.

Demek ki yeri geldi mi değişimi mutlak süratle hayata geçireceksiniz.

Bana göre Trabzonspor bunları yaptı.

Bordo-Mavililler bunu yapmakla, hem sahada oynanan oyuna kişilik getirdi.

Hem de futbolcular kişilikli oynadılar.

Öncelikle herkesi kutluyorum.

Helal olsun diyorum.

Son dönemlerin istekli, arzulu, yürekli, koşan ve mücadele eden bir Trabzonspor’u dün Akyazı Stadyumu’nda izledik.

Görevini yapmayan bir tane oyuncu yoktu sahada.

Fenerbahçe maçı Trabzonspor için çok önemliydi.

Maç sonunda skor tabelasında yazacak sonuçla birlikte ya her şey sil baştan yapılmış olup yeni bir sayfa açılmasıyla yola devam edilecekti. Ya da teknik heyet başta olmak üzere, yönetim kuruluda dahil tartışılacaktı.

Hatta kötü bir sonuç sonrası Ünal Karaman istifanın eşeğine gelecekti.

O nedenle Fenerbahçe maçı kırılma maçıydı.

O nedenle herkes nefesini tutmuş, bu maçı bekliyordu.

Tabii ki merak Malatyaspor maçından sonra kadro dışı bırakılan Burak ve Onur’suz Trabzonspor, Fenerbahçe karşısında nasıl bir sonuç alacaktı?

Öyle ya, iki önemli oyuncusu kadro dışı bırakılmıştı.

Vallahi yazımın başında da belirtmiştim. Trabzonspor’a sanki bir sihirli değnek değdi.

Bunun neticesinde her şey ters düz olmuş, sahada oynadığı oyunla zevk ve heyecan veren bir Trabzonspor izledik.

Kimse şunu söylemesin, çok kötü bir Fenerbahçe vardı sahada.

Bunu söyleyenlere bende şunu söylerim. Aynı Trabzonspor çok kötü takımlar karşısında yenilgi almıştı.

O zaman bu mazeret olamaz.

Bu söylem asla doğru olamaz.

Trabzonsporlu oyuncular dün akşam Fenerbahçe karşısında gerçek alın terlerini akıtmışlardır.

Analarının ak sütü gibi galibiyeti hak etmişlerdir.

Biraz daha becerikli olabilselerdi, Fenerbahçe karşısında tarihi bir zafer kazanmış olacaktılar.

Yine de bu galibiyet camiaya ilaç gibi gelmiştir.

Burada biraz Sosa’ya değinmek istiyorum.

Sosa’ya keşke kaptanlık pazu bandı sezon başı verilmiş olsaydı.

Kaptanlık pazu bandı, Sosa’ya öyle sorumluluk yüklemiş ki, dün akşam çok farklı bir Sosa izledik sahada.

Attığı gol zaten Sosa’nın nasıl bir futbolcu olduğunun tehi di gibi oldu.

Sonuç olarak, bir hafta önce yaşananlar artık geride kaldı.

Trabzonspor için yapılması gereken şey, buldukları moral ile önünde oynayacak oldukları maçlara konsantre olmalarıdır.

Fenerbahçe galibiyeti de çok büyütülüp onun etkisi altında kalınmamalıdır.

Her zaman şunu savunmuşumdur, Trabzonspor ligin dört büyük takımlarından birisiyse Fenerbahçe’yi de yenecek, Galatasaray’ı, Beşiktaş’ı da.

Bir şeyin daha altını çizmek istiyorum, Trabzonspor taraftarı yine büyüklüğünü gösterip, takımlarını sahada yalnız bırakmamışlardır.

Bu maç için şehir dışından gelen taraftarları da ayrıca kutluyorum.

Gerçek Trabzonsporluluk budur.

Böyle olduğu müddetçe Trabzonspor futbolda hep olacaktır.