Tek ana başlıkta toplanan imar ve şehircilik bir şehrin olmazsa olmazıdır. İnşaat sektörünün her geçen gün, yeni gelişmelerle kendini yenilerken, kendini yenileyemeyen imar ve şehircilik, birçok eleştirilere rağmen hala aynı gözlem dahilindedir.

Ülkemiz, hızlı bir kalkınma hamlesine dahil olmak için birçok alternatiflere odaklanırken, maalesef şehircilik siyasi belediyeciliğe heba edilmektedir.

Trabzon'da bu örnekleri içinde muhafaza eden, potansiyeli yüksek bir konumdadır. Ancak bu il, alt yapı mağduru düşüncelere teslim olduğundan gelinen nokta imar ve şehircilikte inandırıcı düşüncede değildir.

Eski bir yerleşim merkezi olan Trabzon, maalesef güneye açılım olmadığından mevcut hâliyle imar zafiyeti yaşamaktadır.

Her kafadan çıkan cılız ses ile durumun vahametini yaşamaktayız. Belediyeler genel manada bu ile inandırıcı planlama yapmadığından, herkes kendi düşüncesini hayata geçirme gayreti içerisinde olduğu açık olarak gözlenmektedir.

Son otuz yıldır, düşünmesi dahi zor imar uygulaması herkeste endişe oluşturmaktadır.

Yıllar önce on sekizinci madde uygulaması ile soluk alması gereken bu il, maalesef ucuz düşüncelere teslim olmuş durumdadır.

İmara açılmaması gereken yerler, imarda planlamayla dahil olacak yerler ile tam bir karışıklık içerisine getirilmesi bu ilin yaşamını etkilemektedir.

Trabzon'un akciğeri olan Çukurçayır’ın imara açtırılması son derece yanlış olduğu gerçeği her geçen gün daha da belirgin hale gelmektedir.

Kendi içinde hava sirkülasyonu yok edilen Çukurçayır/Boztepe aşırı yüksek katlar ve çok fazla yoğunluğu kaldıramayacak kadar zemin sıkıntısı ile karşı karşıyadır.

Bu bölge, yakın gelecekte mutlaka yeni bir revizyona tâbi tutulmalı, bu hâliyle tüm bölge özel statüye alınıp mevcut yerleşimin yüzde atmışı iskan dışı bırakılmalıdır.

Hatta yapım içerisinde olanların da bu kapsama acilen dahil edilmesi doğru olacaktır.

Yine, imar ve şehircilikte eksi olarak görülen Yomra, Şana ve Kaşüstü bölgesi ciddi sıkıntılı bölge olarak daima eleştiri içerisindedir.

Plan ve programı, yerleşik düzeni tartışılır haldeki bu bölge maalesef olumsuzluğa teslim olmuş durumdadır.

Trabzon'un batı bölgesi olan, Beşirli semtinde de planlama eksikliği yaşanırken ham toprak ağırlıklı olması hususiyle sık sık istinat duvarı çökmeleri ile karşı karşıyadır.

Yapılması gereken bu şehri yaşanılır kılmak için tüm STK’ların içine dahil olacak, Trabzon'un gelecek vizyonunu oluşturmak lazım.

Aksi düşünce ve davranışlar bu şehrin yaşanılırlığını yok etmekten başka bir mana ifade etmez diye düşünüyorum.