Batı Türkiye’ye te cumhuriyetin ilk yıllarından beri bir görev biçmiş bu görevden rotayı şaşırtan her hükümetin ipini şu veya bu sebeple çekip onları alaşağı etmiştir. Bu batı yine Erdoğan hükümetine kendince bir görev biçmişse de önceleri sesini çıkarmayan Erdoğan ilk çıkışını “One Minute” ile başlatmış ve kıyamet bundan sonra koparak aynı zamanda batının ipini de kopardı. İşte önce Irak sonra da Suriye meselesi bundan sonra başlamıştır. Burada esas hedef Türkiye’yi Ankara’ya hapsedip sonra da oradan da atarak Anadolu’da ki islamın son hür kalesi olan “Anadolu Türk Cumhuriyeti’ni ve hakimiyetini” sona erdirmekti.  
***
Bundan önceki dönemlerde batıdan ve ABD’den alınan silah ve mühimmatın parasını ödemiş olmamıza rağmen icab-ı halde dahi kullanılması onların iznine bağlı ve tarif ettikleri yerin dışında kullanma imkânımız olmuyordu. Bunun misallerini yakın tarihimizde hep gördük. Fakat bugün savunma sanayiinde Türkiye’nin batıya bağımlılığı diğer ülkelerin bir birine olan bağımlılıklarından fazlası kalmamıştır. Bugün gelinen durum ise “Türkiye’ye istediğini vermemeye değil, paramıza ihtiyaçları olduğundan vermek zorunda oldukları”  noktadır.
****
Fakat verdikleri silah ve araçlara sokuşturdukları kontrol chiplerini elektronik ve yazılım alanında batıya ders verecek duruma gelen Türk mühendisleri kolayca bulup değiştirerek batının bizi karnımızdan hançerlemeleri engelleniyor. Artık Ortadoğu’da Türkiye’nin plan bozucu başarılı askeri operasyonları sonunda batının veya başkalarının Türkiye’den habersiz sınır çizmenin mümkün olmadığını anladıklarından resmen sinir krizleri geçirmektedirler. Birileri halâ ülkede Erdoğan ve hükümet düşmanlığına patates, soğan provakasyonu ile devam ededursun başını alan Türkiye batıyı her an tehdit ederek istediğini yaptıracak politikaları ortaya atmaktadır.
***
Bir de, ne yazık ki particilik zihniyeti ve düşmanlığı saiki ile trollerin ve yabancı 5. Kol elemanlarının köprüler, yollar, inşaatlar, muhtemel İstanbul kanalı ve bunca hengamenin oluşturduğu enflasyonu bahane edip halkı kışkırtması bizlerin bölüp eski günlere dönmemize çalışmaktalar. Aradan dış güçlerin organizesi ile bağları çözülen bazı kişilerin kurdukları particiklerle mevcut hükümet yapısını ve siyasi istikrarı bozup tekrar eskinin koalisyonlar devrini tedavüle almak için gayretleri ise sonunda hiçbir işe yaramayacaktır. Devletimizin tek istediği ise halkımızın tüm siyasi, tercihlerine rağmen bu dış provokasyonlara aldanıp parçalanmadan birlik ve beraberliğini bozmadan kenetlenmesidir.
***
Siyasi mozaiklerin dış planlara kanmadan, etkisi altında kalmadan kışkırtıcılara karşı durmasıdır. Bu ülkenin Kürdü, Çeçeni, Kafkaslısı, Afganlısı Türkü ile beraber batının ve İran’ın müşterek provokasyon ve suikastına karşı omuz omuza Anadolu’da, Irak’ta, Suriye’de göğüs gerip mücadele vermeleri gerekir. Elbette bu arada islamiyetten, Türklükten, bu ülkenin insanı olmaktan habersiz içindeki hükümet düşmanlığı ve kendi hayali düzenlerinin rüyasın taşıyanları hariç tutuyorum. Onları şehit haberlerini, zelzele duyumlarını, koronadan ölenlerin anonslarını abartılı şekilde verip güya ülkede anarşiye körük yakma gayretlerini anlıyor “asla gayenize ulaşamayacaksınız” diye uyarırken. Bunların bir planı varsa 5.000 yıllık Türk devlet geleneğinin de bir planının olduğunu kafalarına dank ederek ikaz ediyorum.