Tarih 14 Şubat 2020, Yer Soğuksu Mahallesi Ortahisar, Trabzon.

Saat on dokuz sıraları…

Elimi yıkamak için lavaboya gittim. Karşılaştığım olay dünya şehrinin suları kesik. Bu kentimizde halkımız kirli ve yırtık koltukları olan dolmuşlara, içinden çıkılmaz trafik rezilliğine mahkûm edilişi yetmemiş gibi sürekli su kesintileri halkımızı artık isyan etme noktasına getirmiştir. Senelerce su sorununu çözemeyen yetkililer acaba ne iş yaparlar? İnsanların yaşaması için üç önemli unsura ihtiyacı vardır. Hava, su ve toprak!

Trabzon’da soluyacak hava bırakmadınız.

Trabzon’da kullanacak ve içilecek su bırakmadınız.

Trabzon’da işlenecek toprakta bırakmadınız.

Peki, bu şehirde insanların sıhhatli yaşaması için hangi çalışmayı yaptınız? Hiç saydınız mı bir ayda kaç su kesintisi oldu bu şehirde? Artık gına geldi. Vatandaşın hastası, küçük çocukları ve ihtiyaçları var. Dünya kentinde su kesintisi vatandaşa verilen en büyük eziyettir.

Dünya kentindeki su boruları görev yapmadığını bildiğiniz halde neden iyileştirmeye gitmiyor sonuz? Ama dünya kentini betona gömerek ranta teslim ettiniz. Kentin en büyük sorunlarından biri de otopark sorunu idi. Sorunlar yumağında yaşayan bir şehir öyle mi?

Gülcemal denen bir olay karşımıza çıktı. Trilyonlar denize gömüldü. Bu kentin su gibi hayati sorununu çözecek işlerde paraları kullanma yerine neden denize atıldı? Bir izahı vardır herhalde! Vadilerin önü denize kadar açılacağını ifade eden belediye, ne oldu da denizden gelecek rüzgârlara adeta set olan idari binalar yapıldı. Yetmemiş gibi ne olduğu belli olmaya cami inşaatına hangi mühendislik gözüyle izin verildi?

Halkımızı isyan noktasına getirdiniz. Acilen, dünya kentinin su sorununu çözmek için çalışmaları başlatınız. Bizlerin size hatırlatmamız görev olsa da asıl görev sizlerindir.