Sevgili okurum, son günlerin gündemi  "Reza Zarrap Olayı"nın iktidar-muhalefet gelgitleri arasında kimi siyasetçilerin de gelecek "erken seçim" için milleti çalımlayıp tekrar koltuğu kapma kulis çalışmaları yaptıklarının farkındasınız sanırım.

Olası bir erken seçim için öncelikle kendileri açısından seçilememe riski sezenler "Seçim Yasası" yerine baraj konusunu kulislerde pişiriyorlar.

Şöyle olursa böyle olur... Hayır!.. Hayır! Böyle olursa şöyle olmaz mantıksız kurguları...

Formül üzerine formül üretenler var.

Amaç, tekrar seçilmek... Açıkta kalmamak...

*

Her seçim siyasetçiler önce seçilme, sonra iktidar olma derdine düşerler. Bu, geçmişten bugüne böyle gelmiş, böyle gidiyor. Koltuğu tekrar kapmak için seçmen önüne çıkılmadan önce kimi önlemleri, barajları kurup kendini güvende görmeyi kim istemez?

Siyasette birincil hedef bu olunca, şapkayı karayel rüzgarına kaptırma tehlikesi yaşayan kimi siyasetçi de diğer partilerle "ittifak/müttefik" bağlantısı kurmak derdine düşüyor ister-istemez.

Sanılır ki, bir savaş yapılacak...

Zamanında yapılacağı iktidar tarafından ısrarla söylenen 2019 seçimlerinin olası bir erken esecek siyasal bir rüzgârla yapılmayacağını kim iddia edebilir ki?

Seçim işi de sahada futbol oynayan takımların taktik uygulamalarından ne farkı var?

*

DP, ikinci iktidar dönemini  (1954-1958) yaşarken ekonomi çarkının sağlıklı dönmediğini görünce çareyi 1957'de "erken seçim"de bulmuştu. Bu, "baskın" bir seçim oldu muhalefet için...

Şimdi de böyle bir şey olur mu?

Neden olmasın? Seçime girecek ve barajda boğulacağını gören/bilen hangi siyasetçi önceden arayışa girmez? Bu arayışın ilk hamlesi/hedefi;  güçlü bir partinin şemsiyesi altına girip; seçilememe riskini ortadan kaldırmak niçin düşünülmesin?

Bu bakımdan seçim konusundaki  "ittifak-müttefik" arayışlarını garipseyemeyiz!

Çünkü böyle gelmiş, böyle gidiyor.

Ancak, unutulmaması gereken önemli bir husus var ortada: Niçin yeni bir  "demokratik seçim yasası" yapmak konusu hiç gündeme getirilmiyor?

Daha önceki seçimlerde antidemokratik olduğuna vurgu yapılan mevcut seçim yasasının değiştirileceği vaadi şimdi, şu aşamada niçin anımsanmıyor. Çünkü, böyle bir değişiklik siyasetçinin işine gelmiyor da ondan.

Öyle anlaşılıyor ki; gelecek seçim de; tek seçicilerin/parti genel başkanlarının ellerinde şekillenecek listelerle yapılacak.

Yani, gittiğiniz lokantada perhizinize rağmen sizin istediğiniz değil; aşçıbaşının pişirdiği ve önünüze getirdiği yemeği yemek durumu...

Afiyet olsun!..