Her toplumun her mesleğin saygın insanları vardır. Problemleri gören, sorunları ortadan kaldıran, bunları yaparken yönetmelikleri, yasaları incitmeyen, sonuçların topluma yarar getirmesini sağlayan görevliler... Biz bunlara iz bırakan öğretmenler diyoruz.

En yüce meslek dediğimiz, Tanrısal meslek diye övündüğümüz öğretmenlikte de iz bırakanlar vardır. Yıllarca unutulmayan eli öpülesi öğretmenler…

Yarım asırlık meslek hayatımda yüzlerce iz bırakan öğretmenle tanıştım. Beraberce çalışma şerefine nail oldum. İz bırakanları seçerken, kişiye göre değil, topluma göre anlayışını ön planda tutmaya çalıştım.

Çok eskilere gitmeyeceğim. Bir Hürrem Arman’dan, bir Osman Ülkümen’den, bir Havva Babacan’dan bahsetmeyeceğim. Mustafa Başoğlu ile işe başlamak istiyorum. Örnek aldığım, gıpta ile izlediğim, önder, rehber öğretmen, Mustafa Başoğlu…

İdareciliği kabul etmeyen fiilen elli yıl öğretmenlik yapan o yüce insan. Yaşamında ağzından bir olumsuz sözcük çıkmayan, öğretmenlerin öğretmeni eşsiz eğitimci…

Eğitim Şefi olarak çalıştığım yıllardı. Bir gün bir öğrencimi sertçe uyarmak zorunda kalmıştım. Bunu duyan Başoğlu odama gelerek, “Şefim” dedi. O insan yavrusudur, o azarlanmaya değil, sevgiye muhtaçtır. Bir daha olmasın” dedi.

Evliya gibi karşısında duran öğretmenimin yanında ne yapacağımı bilemez bir durumdaydım. “Özür dilerim, öğretmenim” dedim. Bir daha olmayacak. Ama neylersin idareciler öğrencilerle aralarında bir mesafe bırakmak zorundaydı.

Bir sene sonra bir gün Mustafa Başoğlu’nun bir öğrenciye bağırdığını duydum. Fırsat bu diye aynı sözleri kendisine söyledim: “Öğrenciler insan yavrusudur. İnsan yavrusu dövülmez sevilir” dedm. Ağlamaklı olmuştu. Benim azarladığım çocuk e… yavrusuydu” dedi.

Sonra doğruca rahmetli Müdür Bahri Cinel beyin odasına gitti. “Genç müdürüm, benim sinirlerim bozuldu. Ben bu yüce mesleğe ihanet ettim. Şu andan itibaren emekliliğimi istiyorum” dedi. Kendisini bir türlü ikna edemedik.

Neylersin bu yüce meslek böyle insanların yüzü suyu hürmetine yine de yüceliğini koruyor. Ruhun şad olsun yüce insan, ellerinden öpüyorum, ellerinden öpüyorum, büyük eğitimci…