Nefret diliyle siyaset olmaz. Asaletli, yumuşak, güven telkin eden bir dile ihtiyaç var başarmak için. Hele yalana, palavraya asla tevessül etmemek gerekir. “Aldığımız duyuma göre” diye başlayan bir yaklaşımla siyastette ön alınacağını düşünüyorsan aldanıyorsun demektir.

Siyasette bir başka gizli şifre; inandırıcı olmaktır. Ortaya koyduğun fikirler, santim santim kalplere dolarken; insanların huzur duymasını sağlamak, zannedildiği gibi kolay değildir. İkna için karşındaki halkın diline sahip olmalısın. Halkın idrak frekansını yakalamak durumundasın.

Bu hafta sonu Kemalpaşa’daydım. Kemalpaşa Belediye Başkanı Ergül Akçiçek’e rastladım sokakta. Herkese gösterdiği o güler yüzüyle müsafaha ettik. Bir insan bir makama gelir de ilk halini ancak bu kadar muhafaza eder. Biliriz ki koltuk kuvvettir, güçtür, iktidardır. Onu ele geçiren başkalaşım kayaları gibi farklı renklere bürünür. Daha canlı bir örnekle bukalemunlaşır. Ergül Bey tam tersi koltukla beraber daha mütevazi, daha müşfik, daha munis, daha sorumlu, daha güzel bir insan oldu. Bunu ben değil Kemalpaşa halkı söylüyor.

Siyasi kimliklere bakmaksızın halkın bütününü kucaklıyor. Bir kere insanı insan olduğu için seviyor. Düğünlerde, cenazelerde, kültürel ve sportif organizasyonlarda hep ön saflarda yer alıyor. Halkın ihtiyaçlarını gördüğünde adrese bakmaksızın yardıma koşuyor. Geçenlerde bir cenaze evinin etrafının çamur içinde olduğunu görür görmez hemen o evin avlusunu bütün müçtemilatıyla beton döktürmüş. Yani anında devreye girme kaabiliyeti var.

Ben bir köşe yazarı olarak bu güzellikleri görmeden nasıl dururum!

Önceki muhabbetlerimden biliyorum. Ergül Bey;

“İnsanlar insan oldukları için muhteremdir” derken “hayvanlar, bitkiler de canlı oldukları için korunmaya bakılmaya layıktır” tesbitini yapageliyor. Bu tavır tam bir Yunus gönüllülük barındırıyıyor.

Ergül Bey’i CHP iyice incelemelidir. Halkçı parti olup da “halkın onları anlamadığına” dönük yaklaşımda bulunan aklı evvellere duyurulur.

Ben, siyasi duruşları saygıyla karşılasam da benim için aslolan insani duruştur. Diğer yaklaşımları yabana atmam lakin insana verilen önem bir başkadır benim gözümde.

Kemalpaşa yeni bir ilçe. Çok itiyaçları olan bir yer. Buna rağmen somurtmayan, umudunu yitirmeyen, hep pozitif olmak Allah aşkına kolay bir iş mi!

Egül Akçiçek Bey’i çalışmaları bir yana öncelikle ilkeli duruşu için kutluyorum. Açık ifade edersem “ben yoruldum” demedikten sonra ne partisi ne de başka partiler “Hak vaki” olmadıkça onu indiremez.

Bu gerçeklik; çoğu ortamlarda burun kıvırılan insanlığın kazandığının resmidir. Kutlarım başkanım, sevgili tam bir çiçek Akçiçek.