Türkiye’de güçsüz olan muhalefet ve sivil toplum kuruluşları hepten boş mu? Yoksa faydalı işleri var mı? Hatırlar mısınız;

Bir ara tabelalarda TC kalkmıştı. Muhalefet tepki gösterince TC’ler geri geldi.

Suriye sınırında mayından temizlenecek araziler, İsrail’e verilecekti. Muhalefet bastırınca vazgeçildi.

Cinsel istimara uğrayan kız çocuklarına rızan var mı yok mu diye sorulacaktı ki, muhalefetin ve sivil toplum kuruluşlarının tepkisi ile vazgeçildi.

Muhalefet böyle giderse bu ekonomi duvara toslar dedi. Sizden ekonomi öğrenecek değiliz dendi. Ekonomi tosladı.

Kürt açılımında Habur’da çadır mahkeme kurulması yanlış dendi. Dolmabahçe’de muhalefete haklıydınız dendi.

Feto terör örgütüne dikkat edin, paralel develet kuruyor dendi. Hocaya laf yok dendi. 15 Temmuz’da hainler darbe girişiminde bulundular. Muhalefet haklı çıktı.

McKinsey’den danışmalık alınacaktı. Muhalefet tepki gösterince, anlaşmanın detayları belli olmasa da Albayrak’ın söylemleri boşa düştü.

Muhalefet ve çoğulculuk kültürü işleyince sağladığı kar zarardan çok çok fazla.

7 Haziran 2015 tarihinde daha iyisini tek başımıza yaparız prensibi ile çoğulculuk kültürü kayboldu. Ondan beri neredeyse hep aşağı gidiyoruz. Bakalım zaman gene kimi haklı çıkaracak.