KÖSEOĞLU İSTANBUL’DA OY KAZANDIR MI?
AK Parti eski Trabzon milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu, ‘Benim’ diyen görevdeki vekillerden, yetkili ve etkililerden daha aktif çalışan bir isim. Trabzon’da yapılan her programa katılım sağlayan, seçim döneminde adayların çalışmalarına katkı koyan, kendi de Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı olmasına ve aday gösterilmemesine rağmen en küçük bir küskünlük göstermeden sahaya inen Köseoğlu, önceki gün AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım’ın seçim çalışmalarına destek vermek için İstanbul’a gitti. Daha önce de pek çok kez Yıldırım’a destek için İstanbul’a giden Köseoğlu, şehre adı atar atmaz, “Gel dediniz geldim dostlar, İstanbul’dayım. Küçükçekmece’de olacağız. Beklerim. Yarın buluşalım, İstanbul’u konuşalım” mesajını verdi. Bilindiği üzere Köseoğlu’nun hem sosyal medyada hem de sahada ciddi bir karşılığı var. Bu yüzden Trabzon’un Ayşesi’nin İstanbul’da da hemşehrilerinin oy tercihi üzerinde etkili olacağı kesin. Çünkü bırakın İstanbul’u Trabzon’da dahi karşılığı olmayan birileri gibi sırf İstanbul’a gitmek için şehre giden bir isim değil kendisi. Bu yüzden Köseoğlu’nun, AK Parti görev yazmadan Binali Yıldırım’a ve partisine destek çıkmak için yaptığı bu ziyaretler, bir oyun bile değerli olduğu ortamda oldukça değerli.
OLMADI CEMİYET!
Son yıllarda basın ve basın çalışanları hakkında her önüne gelen rahatça sözler edebilmekte ve bu sözler ne yazık ki ya çabuk unutulup ya da söz edenin yanına kar kalıyor. Kendi içerisinde bırakın birlik olmayı, “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığı ile basın camiası altında faaliyet gösteren meslektaşlarının haklarını savunmada çekimser davranılıyor. Dün yine böyle bir olay yaşandı. Ekim 2018’de yapacağı basın açıklamasına 2 basın mensubunun katılım sağlaması üzerine gazetecilere hakaret içeren sözler sarf eden Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı (TÜRKAV) Trabzon Şube Başkanı Kenan Kuru, dün hakaret ettiği basın çalışanlarının evinde, yani Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nde başka bir basın açıklaması düzenlemiş. Yusuf Turgut yönetiminin başkan yardımcısı Nevzat Yılmaz da bu duruma tepki gösterip, “TÜRKAV vakfı ve Başkanı vasfı hususiyetini kaybetmiştir. TGC’nin onur ve şerefini aşağılayan kim olursa olsun TGC’de basın toplantısı yapamaz. Geçmişte TGC olarak bu kurum ve kişi resmen kınanmıştır ve özür dilememişlerdir. Bu güzide TGC yönetiminin böyle densizlere vereceği cevap basın toplantısını kabul etmemesidir” açıklamasında bulundu. Dünkü toplantıda da Kuru’ya özür beklendiği yönünde yapılan uyarılara rağmen yanlış anlaşıldığını belirterek özür dilemediği belirtildi. Hal böyleyken Gazeteciler Cemiyeti’nin böyle bir insanın cemiyette basın açıklaması yapmasına izin vermesine anlam verilemedi. Cemiyet Başkanı Ersen Küçük ise, “Kimse şahsi çekişmelerini cemiyet üzerinden görmemeli” diye konuştu.
SESSİZ KALAMAYIZ!
Trabzon Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Cemil Pehlevan, “Trabzon ili, tarihi, doğası, kültürü ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin en güzide illerinden biri olmuştur. Şehzadeleri, başbakanları, bakanları, bürokratları, bilim, sanat, kültür ve spor insanlarının yetiştiği topraklardır Trabzon. Bu yönüyle, Ülkemizin her alandaki gelişimine ve kalkınmasına en önemli katkıları sağlamıştır. Fatih Sultan Mehmet'in fethettiği, Yavuz'un Valilik yaptığı, Kanuni'nin doğduğu ve Mustafa Kemal Atatürk'ün 3 kez ziyaret ettiği çok özel bir şehirdir Trabzon. Öyle ki, Mustafa Kemal Atatürk'ün 15 Eylül 1924'de ilk ziyaretinde Trabzonlulara hitaben yaptığı konuşmasında "İlk defa Samsun'a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın ilk sırasında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. Trabzon, Türk Toplumunda Cumhuriyetin zengin, kuvvetli, duygulu çok önemli dayanma kaynaklarından biridir. Sakarya Büyük Meydan Savaşı'nda, 3'üncü Tümen ile yetişen Trabzon evlatlarının savaş meydanında gösterdikleri özverilerin değerli anısı daima beynimde canlı kalacaktır" ifadeleri ile Trabzon'u ve Trabzon insanı onurlandırmış ve taçlandırmıştır. Böyle yüceltilmiş bir şehir olan Trabzon'umuz son yıllarda siyasi, sosyal, kültürel ve sportif açıdan sürekli erozyona uğratılmaktadır. Trabzonlulara Yunan/Rum benzetme yapmasına asla sessiz kalamaz ve görmezden gelemezdik” dedi.
