Rakibin büyüğü küçüğü yoktur diyoruz ama Trabzonspor-Denizlispor maçının kadrolarına bakıldığında bordo-mavililer bir adım önde görülüyordu.

Her maç da zordur biliriz. Ancak başa baş başlayan maçta 1-0 galip duruma geçip de bir anda maçın seyri rakip takım adına değişiyorsa bir yerlerde terslik var demektir. Trabzonspor şampiyon olacaksa bu tür maçları kayıpsız geçmek gerekir.

Dün akşam öylesine dağınık bir oyun sergiledi ki Trabzonspor, uyuyan aslanı uyandırdı. Koşmayan takımı koşturduk. Rakip defansında direndi pozisyon vermedi. Bizim adımız Trabzonspor biz direndik. Rakibe açık pozisyon verdik. Denizlispor 4-5 kere geldi iki gol buldu. Trabzonspor 15 kere geldi rakibin defansını geçemedi.

Ayrıca ilk yarıyı önde bitirsek de rakip pres yaparken biz baskı yedik. Rakip pres yaptı, biz dağıldık. Yani ikinci golü bulamayınca oyunu forse edemedik.

Futbolda her şey var deriz. Pozisyon geliştirmekte güçlük çektik. Bir türlü orta alandan ileri üçlüyü hızlı buluşturamadık. Defanstan ileri hızlı çıkışlarla oyuna katkı sunamadık.

Geriye dönmek bir adettir ki maç içerisinde 10-15 topu geriye oynadık. Yani rakibe ‘gel üzerimize’ dedik. Rakip de geldi önce beraberliği sağladı, ardından da 2-1 öne geçti. Rakip bize zor anlar yaşattı ve sonucunda mağlup olduk.

Bu ikilem içerisinde Trabzonspor’un hele ki böyle bir haftada puan kaybetme lüksü yoktu. Bu futbol ve sonuçla gelecekte oynayacak olduğumuz rakiplere de bir mesaj verdik. Yani biz bu takımla kolay kolay şampiyon olamayız.

Acıdır ama gerçektir; Denizlispor ve onun gibi takımlar sezon bittiğinde gerçek yerlerinde kalırlar ama Trabzonspor bu şekille şampiyonluğu zor yakalar. Benim gördüğüm perde kapandı. Trabzonspor’un umutlarının yeniden yeşermesi için daha çok büyük işler yapması gerekir. O da zor görülüyor.