Türkiye'nin, cumhuriyet tarihi boyunca birçok demokratik, ekonomik kesintiler ve travmalar yaşadığını dile getiren Torun, ülkenin daha önce bu kadar zor bir durumda kalmadığını savundu.

Torun, diğer süreçlerin birlik beraberlik ve sağduyu içinde atlatıldığını belirterek, "İnşallah bunu da atlatacağız. Ben ülkemin insanına güveniyor ve inanıyorum. 15 yıldır AKP hükümeti, sonuçta geldiği nokta aşırı gücü çok farklı bir noktaya taşıma gayreti. Bunu asla kabul etmemiz mümkün değil. 94 yıllık birikimi bir tarafa bırakıp ne olduğunu bilmediğimiz bir yapıyı kabul etmemiz söz konusu değil." diye konuştu.

"Bu ülke bir ümmetten bir devlet ortaya çıkardı ve rejimini de demokratik cumhuriyet olarak benimsedi." ifadesini kullanan Torun, şu görüşleri savundu:

"Asıl amacımız demokrasiyi geliştirmek, kuvvetlendirmek, birinci sınıf demokrasiyi yaşatmak olmalıdır. Yoksa saraydan aldığımız egemenliği, tekrar saraya verme gibi bir durumumuz söz konusu değil. Sanki ülkemizin bütün problemleri bitti, bütün sorunları çözüldü ve biz gündemde başkanlıkla karşı karşıya kaldık. Cumhuriyeti korumak için mücadele vermek zorundayız. Tarihi bir sorumluğumuz var. Ya tarihe geçeceğiz ya da bedelini ödeyeceğiz. Bunun başka bir yolu yok."

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi de eleştiren Torun, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de yaşanılan bunca sorun varken Sayın Bahçeli, hiç gündemde değilken tuttu 'fiili durumu, hukuki duruma döndürmek lazım.' gibi bir ifade kullanarak süreci başlattı. 7 Haziran'dan sonra baktı ki Sayın Cumhurbaşkanı bu olmayacak, bu rüyasını ertelemişti. Çok da gündemde tutmuyordu ama Sayın Bahçeli bir anda Türkiye gündemine bu başkanlığı oturttu. Onların bir tek düşünceleri var, bir kişinin iktidarını devam ettirmek, bir kişiye bütün yetkileri vermek."

Torun, 1982 Anayasası'nın bir darbe anayasası olduğunu ve mutlaka değiştirilmesi gerektiğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:

"Ama yağmurdan kaçarken doluya tutulduk. 1982 Anayasası hak ve özgürlüklerimizi ortadan kaldıran, bugünkü demokrasi ortamında bize yeterli olmayan bir anayasaydı ve değiştirilmesi şiddetle gerekiyordu ama biz dedik ki, gelin bunu bütün toplumun ihtiyaçlarını içine katarak, ortak akılla, uzlaşıyla yapalım ama onlar gene bir ısmarlama anayasa yaptılar ve bugün dayatıyorlar. Bunu hep birlikte reddedeceğiz arkadaşlar çünkü bu bizi ayrıştıran, bölen ve bizim için bugüne kadar oluşmuş en büyük tehdit ve tehlikedir. Bunu ortadan kaldırmak zorundayız."

Anayasa değişikliğinin hiçbir bakımdan uygulanabilirliği olmadığını ileri süren Torun, "Bu anayasa değişikliği tek adam rejimidir, başka bir şey değildir. Tek bir kişiye yetki ve sorumluluk verilmesidir. Bütün gücün, erklerin tek elde toplanmasıdır. Biz yıllardır neyin mücadelesini veriyoruz? Bu kadar emek, çaba, gözyaşı, acı boşuna mı çekildi? Onun için asla ve asla bu anayasa değişikliğine geçit vermeyeceğiz ve hep beraber buna 'hayır' diyeceğiz." diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi