Mardin’de Süryani Manastırı’na gittik.

Bu vesileyle Süryani metropolüyle sohbet imkanı yakaladık.

Kendisiyle birçok konuda görüş alışverişi yaptık.

İnanıyorum ki, hepimizin dikkatini çeken en önemli konuya Süryani metropolü dikkat çekti.

Bakınız metropol konuyla ilgili neler söyledi…

“Ülkemiz turizm açısından çok zengin, hatta dünyanın birinci sırasındadır. Eğer inanç turizmini yeterli derecede destekleyip yapabilsek, Türkiye’ye yılda 150 milyon turist gelir.
İspanya’ya yılda 80 bin turisttin gittiği yerde ülkemize neden bu kadar turist gelmesin?”

Süryani metropolünün bu düşüncesine ve bu söylemine katılmamak mümkün mü?

Cidden ülkemizin değerini bilmiyoruz!

Bizim bilmediğimiz değeri Süryani metropolü o kadar güzel bizlere anlattı ki, ülkemizde petrol, doğalgaz çıkmıyormuş diyenlere cevap verecek nitelikte.

İnanç turizmi en büyük petrol, en büyük doğalgaz değil mi?

Yalan mı?

HANİ RÜZGAR NEREDE?
Tabiri caizse sanki yetim uşak gibi!

Tek başına ve yalnız.

Nedendir, niyedir bilmiyoruz?

İttifak adayı Prof. Dr. Atakan Aksoy seçim çalışmalarına start vermesine rağmen, gördüğümüz kadarıyla saha çalışmalarında bırakın CHP’yi partisinden bile yeterli desteği alamamakta.

Yoksa biz mi yanılıyoruz?

Ne bir rüzgarı var, ne de sahada bir güçlü kadrosu.

Dediğimiz gibi tek başına ve yalnız seçim çalışmasını sürdürüyor Aksoy.

ÜÇLÜ FOTOĞRAF ŞART
Yapılması gereken ne mi?

Bir tarafına CHP İl Başkanı Güzide Uzun’u, diğer tarafına ise İYİ Parti İl Başkanı Azmi Kuvvetli’yi alıp basının önüne çıkılmalı ve kamuoyuna üçlü bir fotoğraf verilmelidir.

Bu fotoğraf verilmediği sürece ittifakın tabanda ve tavanda bir bütünlük, bir birliktelik yapılmadığı algısı oluşur ki, bu da ittifaka büyük zarar verir.

Yani çocuk doğmadan ölür!

O nedenle iki partinin il başkanları ellerini değil, vücutlarını taşın altına sokup, adaylarına öyle sahip çıkmaları gerekli.

GÖRÜNEN KÖY!
Şuan ki görüntü AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak kimi aday gösterirse gözleri kapalı seçmen onu tercih eder durumu mevcut.

İnsanların hafızalarında da hasıl olan görüntü bu.

Kimse evirip kıvırıp çevirmesin, öyle şey olur mu da demesin.

Görünen köy kılavuz istemez misali.

Her şey ortada açıkça görülmekte.

Ve görüp izlediğimiz kadarıyla durum bu.

Ha zaman içerisinde değişir mi derseniz, bunu da hep birlikte izleyip göreceğiz.

İŞİ BİLİYORLAR
Adamlar bu işi iyi yapıyor.

İyi yaptıklarını kabul edeceksiniz arkadaş.

Bir ahenk ve bir bütünlük içerisinde o kadar güzel çalışmalarını yapıyorlar ki konuyla ilgili hiçbir eksiklik, aksaklık yapmıyorlar.

Ne deniliyordu?

Kayyum aday atandı.

Ne söyleniyordu?

Trabzon’da aday olacak kimse kalmadı da mı Van’dan aday getirildi.

Ne konuşuluyordu?

Trabzon ithal adaya mı kaldı?

Bakın hepsi unutuldu.

Saman alevi gibi gelişti her şey.

Bir yandı, bir söndü oldu.

Artık herkes AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Zorluoğlu’nun etrafında birleştiler.

Zorluoğlu’yla dağ bayır demeden çalışıyorlar.

E siyaset bu değil mi?

NEDEN OLMASIN?
Hafta sonu güney doğu illerindeydik.

Mardin ve Urfa’da birer akşam konaklayarak hafta başı Trabzon’a döndük.

O şehirleri gezerken belediyeye ait bazı otoparkların ücretsiz olduğu tabelaları gözüme ilişti.

Malumunuz Trabzon’da ise her taraf Trapark olmuş.

Ücret ödemediğimiz bir tane alan kalmamış.

Şimdi diyeceksiniz ki bu konu neden durup dururken gündeme geldi.

Şehir trafiğinin ne hal aldığını hepimiz biliyoruz.

Atatürk Alanı’nda öyle bir trafik sıkışıklığı yaşanmakta ki o alandaki otoparklara bile ulaşmak neredeyse imkansız hale gelmiş durumda.

O zaman tek yapılması gereken şey sahil bandında ücretsiz otoparklar oluşturmaktır.

Ücretsiz otoparkları tercih edenler mutlaka şehir trafiğini rahatlatacaktır.

Hadi bir iki ay deneyin bakalım ne oluyor?

Hiçbir şey olmazsa bile yaşanan bu ekonomik krizde, belediye vatandaşın cebinden birkaç kuruşu almamış olur.