2019 yılı Ramazan ayı boyunca siz değerli okuyucularımıza her gün bu satırlarda dini mesajlar vermeye devam edeceğiz. Bugünkü konuğumuz Ortahisar İlçe Vaizi Salih Özbek...

TİCARET AHLAKI 
Dünya hayatı insanların bir arada yaşamalarını, ihtiyaçlarını bu birlikten doğan enerji ile gidermelerini dolayısıyla bireylerin farklı uğraşlarla meşgul olmalarını zorunlu kılmaktadır. Bayi-müşteri ilişkisinin şekillendirdiği kolektif hareket olan ticaret, bu uğraş alanlarından biridir. Hemen her bireyi ilgilendirmesi cihetiyle hayatın merkezini işgal eder; onsuz hayat sürdürülemez.

İslam, ticarette satıcı ve müşteri ilişkisini, her iki tarafın da insan olması cihetiyle kul hakları kapsamında değerlendirir. Bu sebeple cinsiyet ve ırk farkı gözetmeksizin en küçüğünden en büyüğüne bütün fertlerin haklarını kutsal saymış, her türlü tecavüze karşı korunmasını emretmiştir. İslam’ın büyük değer atfettiği emeğin, çalışmanın ve didinmenin en somut göstergesi olan ticaret, kul haklarının söz konusu olduğu toplumsal bir faaliyettir.

RAMAZAN 27 TRABZON
İMSAK ​02.49 GÜNEŞ 04.45 ÖĞLE 12.23 İKİNDİ 16:23 
AKŞAM 19:53 YATSI 21:40

İlkelerine uyularak icra edildiğinde en helal kazanç kapısı olarak değerlendirilmesinin sebebi de dürüstlüğü esas almasındandır. Ticaretin geçim kaynağı haline getirilmesi bu alanda İslam’ın getirmiş olduğu kuralların da yaşam tarzına dönüştürülmesini gerektirir. Hak ve adalet ölçülerinde kenetlenmenin sağlanması için hiç kimsenin mağdur edilmediği bir alış verişte, ticaret erbabı  yeryüzünde helal kazancın getirdiği mutluluğu yaşayacağı gibi ahirette Peygamberlerle, sıdıklarla, şehitlerle beraber olma payesiyle ödüllendirilecektir.

İslam ilk prensip olarak, hiç kimsenin malından birazını, yetki kullanma durumunda olanlara hangi kılıf altında olursa olsun rüşvet olarak verilmesini ve kararın yönünün değişmesine sebep kılınmasını, bundan doğan fayda ve gelirin tüketilmesini, haksız sebeplere dayalı kazanç ve haram işlem olarak değerlendirir. Ticarette anlamsız fazlalığın ilave edilmesine mahal vermeden riba (faiz) ile alış veriş birbirinden ayrılmalıdır. Çünkü Allah alış verişi helal, ribayı da haram kılmıştır. Alış verişlerde borçların her iki taraf cihetiyle kayıt altına alınması, akitlerin gereğinin yerine getirilmesi sonradan ortaya çıkması muhtemel sorunların önünün alınması için önemli tedbirler olarak emredilmiştir.

Hiçbir ticari kaygı ve refah düzeyi, kişiyi Allah’ı anmaktan ve sorumluluklarını yerine getirmekten uzaklaştırmamalıdır. Her işin onun adına ve hoşnutluğu için yapılması gerektiği, bu anlayışın bütün davranışları ibadet kapsamında değerlendirileceği, dünya güzelliklerinin tutkusuna aldanılmaması gerektiği, ahiretteki zorlu muhasebenin kolaylaştırılması için önem arz etmektedir.

Ayet ve hadislerin ışığında İslam Alimlerinin bilgi birikiminin öngürüsüyle ortaya çıkan İslam Kültür ve Medeniyeti, her türlü samimiyetsizliği, iki yüzlülüğü, sadakatsizliği, yalanı ve aldatmayı; yalanın iştiraki ile kısa süreli kazancı, doğruluğun egemen kılındığı ahiretteki ebedi kazanca tercih etmeyi reddeder. Bu bilinç ve hassasiyetin yoğunlukla hissedildiği hatta yaşam tarzına dönüştürüldüğü İslam toplumlarında esnaf birlikleri bu titizlik üzerine bina edilmiştir.

Editör: Haber Merkezi