Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki günkü yaptığı konuşmadaki yumuşama sinyalleri, partide ve kabinede yapması beklenen değişikliğin işaretiydi bence.

Özellikle İstanbul ve Ankara’da elde edilen sonuç için halk suçlanamayacağına göre Erdoğan da partisini mutlaka masaya yatıracaktır.

Ancak Erdoğan’dan önce maşallah herkes kendince suçluyu bulmuş.

Yıllardır AK Parti’nin sırtından geçinen, onun sayesinde servet, mal, mülk edinen, işe giren, iş veren, ihale alan kim varsa AK Parti’nin böyle tipler yüzünden bu hale geldiğini söylüyor.

Yani bir nevi suçlu suçu başkasına atmanın derdinde.

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali çoğu kimse, kendisi dışında birilerine suç bulma telaşında.

AK Parti’nin neden kaybettiğine dair sayfalarca yazı yazılabilir ancak en yakın tarihte yaşanan bir olayla ben de bir örnekleme yapmak isterim.

***

Duymuş ya da görmüşsünüzdür.

AK Parti Meclis Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nun çay-simit hesabını.

Diyor ki, “Çay 1 lira, simit 1 lira... İkisi toplam 2 lira... Beş kişilik bir aile günde sadece çay simit tüketse... Ayda 900 lira yapar. Asgari ücret 2020 lira. Bu durumda 1.120 lira cepte kalır.”

Videonun tamamı izlendiğinde aslında Akbaşoğlu’nun meramının geçmiş dönemlerdeki asgari ücretle şimdiki asgari ücretin mukayesesini yapmak olduğunu anlıyorsunuz ancak yine de yanlış...

Neden mi?

Eyy Muhammet Emin Akbaşoğlu...

17 yıldır ülkeyi yöneten bir partinin Meclis Grup Başkanvekilinin söyleyeceği sözler bunlar olmamalı. Adama demezler mi, “Simit ve çay için mi yıllarca size oy verdik” diye.

Sana bu sıfatı sağlayan AK Parti’yi, tırnaklarıyla kazıyarak bugünlere getiren Recep Tayyip Erdoğan’ın 1993’te Bursa’da yaptığı konuşmayı dinledin mi?

Bak sana cevaben o yıllarda ne diyor: “Bu zalim yönetim bu aziz millete bir bardak çayla bir simidi layık görmüyor. Evin kirasını kim ödeyecek? Elektrik, su parasını kim ödeyecek? Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak?”

***

Şimdi AK Parti’ye kimlerin kaybettirdiğine gelecek olursak.

Tam da örneği bu...

AK Parti’ye yıl 2019 olmuşken halen daha çay-simit üzerinden gelişmişlik hesabı yapanlar kaybettirdi.

Halkın aklıyla alay edercesine yapılan bu ve bunun gibi açıklamalar kaybettirdi.

Yani AK Parti’ye Muhammet Emin Akbaşoğlu gibilerin Meclis Grup Başkanvekilliği gibi önemli koltukların verilmesi kaybettirdi.

Hani Erdoğan ‘Teşkilatlarda metal yorgunluğu var’ demişti ya, işte Akbaşoğlu o yorgunluğun dile gelmiş halidir.

Kaybettirenler, kaybedilmeli ki, daha fazla kaybetmeyesiniz.

TİSKİ’YE HAREKET GELDİ
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nun göreve gelmesiyle birlikte en önemli değişikliklerinden birisi de TİSKİ olmuştu.

Zorluoğlu, Gümrükçüoğlu’nun bacanağı olan Recep Köksal’dan boşalan koltuğu VASKİ Genel Müdürü Ali Tekataş’a vermişti.

Gerek Elazığ’da yaptığı İLBANK bölge Müdürlüğü gerekse de Van’daki genel müdürlük görevlerinde edindiği tecrübenin yanı sıra AK Parti Elazığ Belediye Başkan aday adaylığını da düşünecek olursak Tekataş, şehir için çok büyük bir kazanım.

Yakın çevresinden de öğrendiğimiz kadarıyla öyle koltukta oturup da boyuna talimat veren bir yönetici değil.

Sürekli aktif, sürekli sahada, daima işin başında...

Öyle ki, TİSKİ Genel Müdürlüğü görevine 10 Nisan’da atandı.

Akabinde hemen personelle tanışıp ilk toplantısını gerçekleştirdi.

12’sinde turizmin göz bebeği Uzungöl’e gitti. TİSKİ’nin yürüttüğü çalışmaları yerinde inceledi. Projelere baktı, neler yapılması gerektiğinin talimatını verdi.

13’ünde Atasu Barajı, Esiroğlu İçme suyu Arıtma Tesisi, malzeme depolarını ve Karakaya Gurup İçme suyu arıtma tesislerini gezdi.

Aynı gün Beşirli sahilinde görüldü.

Masaya açmışlar plan ve projeleri bir şeyler inceliyordu.

Öğrenildi ki Başkan Murat Zorluoğlu’nun talimatıyla sahil boyunca oluşan pis kokunun giderilmesi üzerinde çalışıyor.

Bir başka gün Trabzon Havalimanı’nda incelemelerde bulundu. “Havalimanı içerisinden geçen ve ömrünü tamamlamış olan İçmesuyu hatlarımızı tamamen değişeceğiz” dedi.

Yine Beşirli’de Kanalizasyon temizlik çalışmalarını görüntüleme aracında bizzat oturarak çalışmaları yönlendirirken gördük kendisini.

İşte, iş yapıyormuş gibi yapmak ayrı, iş yapmak ayrı.

Yeni dönemde TİSKİ’nin bir hayli aktif olacağı belli.

Editör: Haber Merkezi