SONNOKTA ALİ YAHYA ÖZTÜRK - Öğretmen bir anne babanın hayatta ilk sevinçleri. Oldukça başarılı geçen ilk, orta ve lise hayatının ardından KTÜ TIP Fakültesi’ni kazandı.

Yine aynı üniversitenin Anesteziyoloji bölümünü kazanıp, göreve başladı.

Asistanlığının son ayında, mecburi hizmet atamaları vakti geldiğinde Maçka’daki hain PKK saldırısı oldu ve 2 şehit verince, Güneydoğu’ya gitmeyi kafasına koyan bir genç doktor.

Tüm tercihlerini Güneydoğu’dan yapıp, Siirt’e atanan Trabzon aşığı olduğu kadar vatan sevdalısı bir Bordo-Mavi yürek.

Görev yaptığı sürede sadece hastalıkları iyileştirmedi, yüreklere de derman oldu.

Birçok sosyal sorumluluk projesinin altına imza attı.

Bölgenin gariban çocuklarının ellerini bir abla, bir anne sıcaklığı ile tuttu.

O, çocukları çok sevdi onlar da bu genç doktoru.

Ve o vatan sevdalısı, “Bu memleketin her köşesi bizim” diyerek birilerinin kaçtığı bölgeye tüm samimiyetiyle koşarak giden Trabzon Vakfıkebirli Dr. Şeyda Kayhan, Siirt Devlet Hastanesi Başhekimliği görevine getirildi.

14 Mart Tıp Bayramı’nda işte bu başarı ve gönül hikâyesini sizlerle buluşturmak istedik. Gerisini kendisinden dinleyelim.

Buyurun…

HİKÂYESİ KÖYDE BAŞLADI
Öğretmen anne babanın ilk çocuğuyum. İlkokulu Babaanne ve dedemin yanında köyde okudum, ortaokul ve liseyi Trabzon’un Vakfıkebir İlçesi’nde. Liseyi birincilikle bitirip KTÜ Tıp Fakültesi’ni kazandım. Öğrenciliğim boyunca aktif olarak Trabzonspor taraftarlar Derneği’nde bulundum. 6 yılda okulu bitirip 2007 yılında mezun olduktan sonra 4 yıl pratisyen hekimlik yaptım. Bu süreçte daha aktif olarak Trabzonspor’la ilgili faaliyetlerde bulundum.

2 ŞEHİT TERCİH DEĞİŞTİRDİ
KTÜ TIP Fakültesi Anesteziyoloji bölümünü asistanlığımın son ayında Trabzon Maçka ilçesinde bir terör saldırısı oldu. Trabzon’da memleketimde ilk kez böyle bir olaya şahit oluyordum. Saatlerce uğraştık fakat 2 şehit verdik. Mecburi hizmete bakış açım değişti ve bütün tercihlerimi güneydoğu yaptım. Ve sonra Siirt Devlet Hastanesi’ne atandım. 1984’te terör olaylarının ilk kez yaşandığı Eruh İlçesinin olduğu şehir; Siirt.

“BİR HİS VAR GİTMEM GEREK”
Ailem, arkadaşlarım tercihlerime gönül koydular. Ama ben ‘içimde bir his var, gitmem gerek, orada yapmam gereken şeyler var’ dedim hep. Eylül 2016 yılında Siirte geldim. Anestezi uzmanı olarak ilk önce ameliyathane sorumluluğunu yaptım. Günler geçtikçe alıştım, alışmaktan öte sevdim bu şehri. Bir dönem art arda terör saldırıları olmaya başladı. Nöbetçi ya da icapçı olmasam da duyar duymaz herkesten önce koşuyordum acile.

BENİ ÇAĞIRAN ŞEYİ ANLADIM
Her gelen yaralı askeri, polisi ambulanstan bile ben indiriyordum. İlk müdahalesini ekip arkadaşlarımızla yapıp, ameliyata alıp sonra yoğun bakıma çıkartıyorduk. İnanılmaz bir ekip işi gerçekleştirdik defalarca. Ve birçok yaralı Mehmetçiği hayatta tutmaya vesile olduk. İyileştirdiğimiz o askerler ve yakınları arayıp buldular beni. Teşekkür ettiler, dua ettiler. Ve ben mutlulukların en büyüğünü yasadım. Bu topraklara beni çağıran şeyi anladım.

BİR DOKTORDAN ÇOK DAHA ÖTESİ
Sonra ‘daha çok işim var’ dedim. Geldiğim ilk günden beri içimi acıtan bir şey. Bu topraklarda gülmeyi unutmuş kadın ve çocuklar var. Ben sadece hekim olmak için gelmedim bu şehre. Bir şeylere dokunabilmek için geldim. Polikliniğe gelen her çocuğa oyuncak vermeye, ihtiyacı olanlara kıyafet hediye etmeye başladım. Sosyal medyada paylaştığım fotoğraflardan sonra ülkenin çeşitli yerlerinden hayırseverlerin yardım etme talepleri gelmeye başladı. Ve daha çok çocuğa ulaştık, daha çok çocuk mutlu ettik. Hastane doktorlarıyla organize olup bir okula yardım kampanyası başlattık. 700 çocuğa mont, ayakkabı ve kırtasiye yardımı ulaştırdık. Emek verdikçe büyüdü gelişti, küçük bir yardımdan büyük projelere dönüştü niyetim.

İLK KADIN BAŞHEKİM OLDU
Aylar gectı, benim ‘MEMNUNİ HİZMET’ dediğim mecburi hizmet sürem bitti. Bu kez başka bir görev verildi bana; Siirt Devlet Hastanesi başhekimliği. Siirt devlet hastanesinde ilk kadın başhekim oldum. Anladım ki bu şehirde vazifem daha bitmemiş. Yapmam gerekenlerin çok azını yapmışım, daha gidecek çok yolum, dokunacak çok gönül, gülümsetecek çok çocuk, el uzatacağımız çok gariban varmış.

BİZE HER YER TRABZON
Sağlık hizmetini en üst düzeyde almayı hak eden insanların olduğu bu şehirde idareci olarak hakkaniyetle, adaletle, dürüstlükle emek vermem gereken bir süre daha var. Nerede olursam olayım değişmeyen bir şey daha var o da “BİZE HER YER TRABZON.”

Editör: Haber Merkezi