33 yıl tahta kalmış Ulu Hakan Abdülhamid’in yaşadığı zorluklar televizyon dizisi ile izleyiciye sunuluyor. Birçok kesimden eleştiri alsa da detaya girildiğinde anlatılanların hayal ürünü değil yaşanmış olaylar olduğu ortaya çıkıyor.

Dizinin gidişatına göre bahsedecek olursak, şuan en büyük ve tek düşmanı Rus devrimcisi Alexander Parvus. Gerçekte Rus ama hissettiği başka… 

Abdülhamid’i yıkmak için türlü türlü planlar ve oyunlar yapan Parvus, bir türlü hedefine ulaşamıyor. Ulaşamıyor çünkü karşısında sıradan bir kişi yok.

Yaptığı ince siyaset ile dostu-düşmanı kendine hayran bırakan Sultan Hazretleri, Parvus’un şimdiye kadarki oyuncularını bir şekilde engellemeyi başarıyor.

Son olarak Sultan’a karşı milleti ayaklandıran, Abdülhamid’i kendi halkıyla yıkmak isteyen Rus devrimci bu girişiminde de başarısız oluyor.

Sultan için ‘kaçacak’ yalanı ile halkı galeyana getirip Abdülhamd’i linç etme girişiminde bulunsalar da, Osmanlı Hükümdarı yaptığı konuşma ile karşısındakileri adeta titretti.

Alman Kralı Wilhelm’i yolculuğu sırasında gerçekleşen olayda, ‘Aldandıysanız hesap vereceksiniz, eğer aldattıysanız hesabını bile veremeyeceksiniz’ sözleri ile izleyicinin tüyleri diken diken olurken, Wilhelm’de bu duruma karşı şaşkınlığını gizleyemedi ve adeta büyülendi.

Günümüzde de nasıl içimizde hain varsa, görüyoruz ki o zamanda da durum farklı değilmiş. Kendi paşalarının ihaneti kadar düşmanlardan zarar görmemiş. Her türlü tehlikeye karşı ayakta durabilmiş. Düşmanı bile saygı duyup, imrenmiş. Ama kendi adamlarından ona başkaldıran çıkmış.

Oysaki o; kimsenin göremediğini görüyor, bilemediğini biliyor. Ve bu duruma şahit olan bir toplum İslam Halifesi Abdülhamid’e engel oluyor.

Yenilmeye doymayan Parvus son olarak Hüseyin Paşa tarafından seçilen sözde Osmanlı askeriyle Saray’a saldırı girişiminde bulundular. Ama bu girişimde başarısızlıkla sonuçlanacaktır.

Öyle görünüyor ki tüm bunlara neden olan hain Hüseyin Paşa’nın da kellesi alınacaktır.

Yaşanan tüm bu olaylar bizleri gerip, sinirlendirirken keyifli anlara da şahit olmuyor değiliz. Mahmud Paşa’nın yemek yediği sahneler, yaptığı konuşmalar gibi…

Dizide sevilmeyecek karakter bir hayli fazla. Mesela Firuze… Şehzade Abdülkadir için gemileri yakmış. İntikam uğruna yapmadığı kalmamış. Senin için fazla söylenecek bir şey yok. Düştüğün yerden kalkmaman ümidiyle..

Söğütlü’ye de değinmeden edemeyeceğim. Ne zaman Murat Efendi, Ahsen’e açılmaya çalışsa Söğütlü bir yerden çıkıveriyor. Kardeşim bir bırak şunları da ersinler muratlarına demeye kalmadan, zor da olsa o iş tamam.

Velhasıl uyanık olun efendiler! Uyanık olun ki, oynanan oyunlara karşı savunmasız olmayın. Her geleni kabul etmeyin, tek taraflı bakmayın.