Okula devam eden tüm öğrencilerimizin en çok sevdiği uzun süreli tatillerdir. Çoğu öğrencinin ödev, sınav, okul olmayan iki haftalık yarıyıl tatilini boş zaman olarak görse de çok iyi değerlendirilmesi gerekir bir zaman dilimidir.

İyi planlanması gereken bir yarıyıl tatiline girildi. Başta sosyal faaliyetler abartıya kaçmadan aile ile vakit geçirilmelidir. Aile ile sinemaya, tiyatroya, küçük gezilere çıkılabilirken anneye, babaya yardımcı olmak ilişkileri geliştireceği aşikardır. Bolca kitap okumak anlam kabiliyetini, hayal gücünü, kültürel bilgilerini ve fikir yürütmeyi geliştirecektir.

Yarıyıl karnesi aslında anne babalara verilir. Karnenin içeriği ne olursa olsun ailenin çocuğu karşılıksız sevdiğini, başarısızlıklar olsa bile ailenin her zaman koşulsuz yanında olacağını hissettirmelidir. Utanarak karnesini getiren çocuk aşağılanırsa başarısızlık kabullenilmiş olup düzeltilmesi için hiçbir çaba harcanamaz. Aksine istenilen notları içeren karne için abartılı hediyeler doyumsuz bir kişiliğin oluşmasını sağlayacaktır.

Çocuklar okul zamanında daha kolay kurallara uyarken tatil döneminde kurallar kısmen esnetilebilir ama tamamen kaldırılmamalıdır. Okul döneminde yasaklanmış teknolojik aletler, arkadaşlarıyla zaman geçirme esnetilmelidir. Yasaklar getirerek ilişkileri germek yerine kontrollü etkinlikler planlamak ilişkileri düzenleyecektir.

Öğrenciler oyun oynarken araştırma yapabilir, yeni bilgiler öğrenebilir. Oyun, öğrenmenin, çalışmanın ve değer yaratmanın baskın yollarından biridir. Öğrenciler için kendini ifade etme ve keşfetme olduğu kadar problem çözme aracıdır. Çocuğun eğlenme, bağlantı kurma, özerklik ve güç ihtiyaçlarını karşılama işlevini yerine getirebilir.

Bir öğrenci, hayatını düzene koyarsa, azmettiği işi başarabilir. Tatiller bir nefes alma, düzenli bir yol oluşturma için bir fırsattır. İnsan doğuştan getirdiği potansiyelini değiştiremez, ancak daha uygun koşullar sağlayarak öğrenme başarısını yükseltebilir. Öğrencinin, potansiyelinin şimdiki başarı derecesinden yüksek olduğunu anlamasının yolu verimli çalışma alışkanlığı edinip çalışmasından geçmektedir.

Her öğrencinin mizacı, karakteri, kişiliği, düşünme stili farklıdır. Bu nedenle genel bir çalışma programı önermek gerçekçi değildir. Bazı öğrenciler kendilerine özgü yöntemler bulup neyi, nasıl yapacaklarına kendileri karar vermeyi tercih ederken, bazı öğrenciler kuralları izlemeyi sever ve yapısı önceden belirlenmiş çalışma programlarına uymayı ister. Planlı çalışmak, öğrenciye yaptığı çalışmanın yönünü gösterir, sık sık karar değiştirmekten kurtararak zamanı boşa harcamasını önler.

Tatil sürecinde çocukların öykülerini dinlemek, duygusal destek olmak, güvenildiğini hissettirmek, problemleri birlikte çözmek, uzlaşmak ve koşulsuz kabullenmek gerekmektedir. Kimse dört dörtlük anne baba olamayacağı gibi çocuklarımız da dört dörtlük olamayacağı unutulmamalıdır. Hayatın okul, ders, sınavdan ibaret olmadığı gerek sözlerle gerekse davranışlarla yansıtılmalıdır.

Milletimiz geleceği olan çocuklarımızı iyi anlayıp, düşüncelerine saygı duyarak hayata hazırlanmalarını sağlamalıyız. Güç uygulayarak, korkutarak disipline etmek yerine açıklama yaparak, ikna ederek belirlediğimiz kurallara göre yetiştirmek bir vatan borcudur.