Bunda üç yıl önce Rusya’ya seyahatimde Moskova sokaklarında gezinirken dikkatimi önemli, medeni bir nokta çekti.
Önceleri tesadüfen zannettim fakat sonraları oturmuş bir uygulama ile insanların birbirine ne denli saygılı olduklarını gördüm.
İçimden; “Bir de bizim ülkemizde arabalarının direksiyonlarına çöken şoförlerin tavırları gözümün önüne geldi.”
Bizimkiler yağmurlu havalarda yol kenarında bekleşen insanlara bırakın yol vermeyi, su birikintilerine şap diye arabalarını düşürüp yayaları yukarıdan aşağı su ile badana ettiklerini aklıma getirdim.
Ya burada, yani Moskova’da?
Yayalar yol kenarında durup karşıya geçecekleri intibaını arabalara verdikleri anda en az yirmi metre öteden şoförler frenlerine basıp kişilerin karşıya geçmelerini bekliyorlar.
Benim açımdan hayret etmemek mümkün mü? Nereden nereye?
Sonra düşündüm, “Acaba benim ülkemin insanları neden bu denli saygısız, yayaları adam yerine koymaz, nerede ise arabalarını insanlarının üzerine sürerler?” Eğer ayağınızı bir an almasanız tereddütsüz çiğneyip geçerler.
“Kör değil dikkatli ol” azarlaması da cabası.
Bırakın, yaya geçitlerinde geçişleri dahi tınlamazlar. Neden benim insanım bu denli saygısızdırlar?
Var mı itirazı olanlar?
Yok değil mi?
Bugün araba direksiyonunda olup bir iş için arabasından inip bir yere alış verişe gidenler dahi yaya durumuna düşünce onlar da aynı saygısız davranışı diğer şoförlerden görüyor.
İşte bu saygısızlık feryatları bir yerlere ulaşmış olacak ki benim ülkemde de geç te olsa bu ‘saygı anonsu’ artık ‘dank etti.’
Sağ olsun bazı medeni özel arabalar yayalara bu saygıyı göstermeye başladı. Fakat, bizim minibüs ve dolmuşçuların kapılarını halen bu medeni davranış çalmadı her nedense(!)
Vaka konu henüz yeteri kadar oturmadı, fakat yavaş yavaş olacak.
Ha, bunu derken yani şoförleri eleştiri altına alırken yayaların da uyması gereken bazı konular ve saygısız davranışlar yok mu?
Elbette var.
Onların da bazıları arabaların geçişi esnasında langırt diye yola atlayarak, “Kör değil dursun, hele bir durma da görürsün(!)” gibi tavırla yola atlıyor.
Olmadı, yayaların da dikkat etmesi gereken konular var. Öyle ya bir arabanın direksiyonunda oturan insanın da bazı sıkıntıları, dalgınlığı, veya aklını taktığı konular olur. Ya fark edemez ise veya frene geç basarsa ne olacak değil mi?
O takdirde yayalar da yola çıkmadan önce şoför ile göz teması kurup ondan saygı beklediğini ima ederek arabanın durmasını beklemesi gerekir.
Araba durunca karşıya geçerken kıçını, başını sallayarak ağır ağır adeta, “Şoföre gıcık verir” gibi değil, el ile de olsa, teşekkür edip çabucak geçmelisin ki şoförün saygısına siz de bu şekilde mukabele etmiş olasınız.
Öyle ye insanlık, saygı, sevgi tek taraflı olmaz. Hah, aklımda iken, “Bir de şu kaldırımlara ve yaya geçitlerine park edenlere de bir uyarı yapsak.”
Yani saygıyı hatırlatsak.
Lütfen, hepimiz diğerimize saygılı olmaya çalışalım, çok mu zor yani?
