Geçen haftadaki gibi liderlik aşkına çıktık Alanya maçına. Son üç maçını kazanmış, rakip filelere 4 gol atmış, hiç gol yememiş. Önemli bir istatistik. Trabzonspor geçen haftanın kırmızı kart gören oyuncusu stoper Vitor Hugo'nun yerine Hüseyin'le maça başladı. İlk yarı 1.ve 2.bölgedeki pas oyununda iyiydik. Sadece kontra ataktan talihsiz bir gol yedik. 3.bölgede net pozisyon bulmakta zorlandık. Bunun en önemli sebebi kenardan düzgün orta yapamayışımız ve bazen topu rakip defansın arkasına yollamak yerine pasif oynayışımız.

Bana daha çok orta yapın dercesine, frikik ortasına çok güzel bir kafa vuruşu yapan Cornelius ve bazen Djaniny, orta sahanın topu her alışında defans arkası koşularını yaptılar. Hamsik ve Bakasetas biraz daha uyanık olup onları düşünmeliydi. İkinci yarı yine bizim kontrolümüzde başladı. Baskıyı git gide arttırdık. Sadece gol eksikti denilebilir. Hoca gol sorununu çözmek için 63'te büyük risk alarak Berat-Gervinho değişikliği yaptı. Hamsik'i Berat'ın yerine çekti. İcabında ön tarafı çift forvete dönüştürdü. Ofansif gücü arttırdı. Defansif gücü düşürdü. Israrla aksayan, yerine başka çareler düşünülmeyen ama on bir düşünülen İsmail'in kaptırdığı topta yakalandık, maçın iyilerinden Hüseyin 75.dakikada 2.sarı kartı görüp kırmızı yedi. Ahmet Can stopere alındı. Süper oynadı. 10 kişi kaldıktan sonra da baskımız devam etti.

Maçı istediğimizi kanıtladık. Uzatmada Edgar'la kafa vuruşları yaptık, rakip kaleci devleşti. Gervinho maça girdi mi girmedi mi göremedik. Onun yerine iyi orta kesen, sonuç yapabilen Yusuf denenebilirdi. Djaniny maç boyunca çok top ezdi. Hamsik çok iyiydi, biraz da kaleyi düşünse skor için katkısı olurdu. Velhasıl bu kadar güzel oyunla, topu içeri atamadığımız, kazanamadığımız için çok üzüldük, yorulduk. Yine liderliği ele alamadık. Hakemleri konuşmaya gerek yok. Alıştık...