BAŞKAN ZORLUOĞLU İLE TRABZON'U KONUŞTUK

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu ile makamında Trabzon'a dair bir sohbet gerçekleştirdik. Farklı ortamlarda karşılaştığımızda “uygun bir zamanda ziyaret etme” isteğimiz müsait bir zaman dilimine rast gelerek önceki hafta gerçekleşti. Öncelikle Sayın Başkan’a, gösterdiği ilgi ve misafirperverlikten dolayı teşekkür ediyorum. Bu kentin bir yaşayanı olarak sohbetimiz tabi ki Trabzon üzerine olacaktı.


 

UZUNKUM YENİDEN DOĞUYOR

Aslında Sayın Başkan’ı ziyaret etme isteğimin ana maksadı, Ayasofya'nın altındaki Uzunkum Sahili’nin yeniden ortaya çıkışının bir fırsata çevrilmesinin halk nezdindeki karşılığını ve geçmişteki kuzguni siyah kumları ile halkın denizle buluştuğu bu değerli kıyı şeridinin Trabzon için ne denli önemli olduğunu bizzat kendisine anlatmaktı. Zorluoğlu Trabzon'un bir kültür, sanat, spor ve turizm kenti olduğunun bilinciyle Ganita'dan Faroz'a kadar yürütülen çalışmalardan söz ederken, Uzunkum'un da yeniden plaj olarak değerlendirileceğini belirtiyor. Başkan öncelikle sahile doğrudan ulaşan o bölgede bulunan derelerin de ıslah edilerek deniz kirliliğine yol açmayacak duruma getirilmesi için çalışıldığını söyledi.

GANİTA'DAN AKYAZI'YA RAYLI SİSTEM

Başkan, Ganita'da yapılan düzenlemelerin, o bölgeyi yeniden cazip hale getirmekte olduğunu sohbetimiz sırasında kendisine söylediğimde, Ganita-Akyazı arasında işletilecek hafif raylı taşımacılık sistemi ile halkımızın denizle buluşmasının daha da kolaylaşacağını anlattı. Bu arada Kahramanmaraş Caddesi’ndeki yeni düzenlemenin kent sakinlerince benimsendiğini söyleyen Zorluoğlu özellikle alt yapı çalışmaları sürecinde halkın gösterdiği sabra da teşekkür etmeyi ihmal etmedi.

POSTANE ÖNÜNDEKİ SIKIŞIKLIK

Kahramanmaraş Caddesi’nin trafiğe kapatılması sonrası özellikle postane önünde dolmuşların yoğunluk oluşturduklarını sohbet sırasında kendisine ilettiğimde, kalıcı bir çözüm üzerinde çalıştıklarını, karma ortaokul ve Öğretmenevi yerindeki otoparkın, Meydan'daki otopark inşaatı bitene kadar hizmet vereceğini ve daha sonra da bu geniş alanda şehre nefes aldırabilecek trafik düzenini rahatlatabilecek bir uygulamayı düşündüklerini belirtti.

TARİHİ KORUMAK

Pazarkapı'da, Kaleiçi'nde, Tabakhane Köprüsü altında surların bulunduğu yerlerdeki kazılara gereken desteği bundan böyle de vereceklerini söyleyen Zorluoğlu, Trabzon'un kadim bir şehir olduğunu ve bu kimliği korumamız gerektiğini ifade ederken, turizme yönelik çalışmalarda şehri yaşanabilir, geçmişindeki kültürel varlıkları korumanın ve günümüzdeki güzellikleri ile dünyaya tanıtmanın önemine değindi.

Kruvaziyer turizm kapsamında geçmişte 50'ye yakın Cruise gemisinin Trabzon'u ziyaret ettiğini belirttiğimde, limandan şehre doğru gezintiye çıkan turistlerin Maraş Caddesi'ni yeni çehresiyle daha da seveceklerini ve Trabzon'un dünyada örnekleri olan cadde kültürünü yaşatan kentler arasına gireceği konusunda hemfikir olduk. Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu ile yaptığımız sohbette görevinde başarılar dilerken kentin bir yaşayanı olarak, alt yapı hizmetlerinin inşallah gelecek yaz başlarında, turizm hareketliliğinin başlayacağı zamanlarda bitirilmesinin önemli olduğunu kendisine ilettiğimde, bu konudaki kararlılığı da Trabzon için önemliydi.

MARKA KENT TRABZON

Hep deriz ya Fatih'in fethettiği, Yavuz'un valilik yaptığı, Kanuni'nin doğduğu, Mustafa Kemal Atatürk'ün üç kez ziyaret edip vasiyetini yazdığı, insanlık tarihi ile yaşıt Trabzon'da yöneticilik yaparken tüm tarihi ve doğal değerlere gereken önemi vererek çalışmak gerekiyor. Kültür ve turizmde marka kent olmak istiyorsak yerel yönetimlere bu konuda önemli görevler düşmekte. Ganita-Faroz, Kahramanmaraş Caddesi, Beşirli Sahil düzenlemeleri, Yalıncak Plajı, sahil kesiminde hafif raylı taşımacılık planlamaları bu anlamda çok önemli. Sayın Zorluoğlu ile ne gazeteci yazar ne de uzun yıllar Trabzon'un Kültür Turizm Müdürlüğü yapmış kimliğim ile konuşmadım. Sadece hepimizin olduğu gibi bu şehirdeki ayak izlerimizin hâlâ varlığını sürdürdüğü mekanların korunmasına yönelik dokunuşlarla fonksiyonlandırılarak, geçmişin izini günümüzün de çağdaş yüzünü görebileceğimiz bir kentin değerlerini, muhafaza edebilme adına Trabzon yaşayanı olarak sohbetimizi yaptık. Umarım kadim bir tarihe sahip Trabzon, hatıraları ile yaşatılan tarihteki görkemli günlerinin izlerini taşıyarak geleceği de tasarlayan bir kent hâline gelir. Bu anlayışın işaretleri ve çabasını görmek tüm Trabzon halkını sevindireceği muhakkaktır.

***

HARMANTEPE ŞEHİTLİĞİ İLGİ BEKLİYOR

Trabzon Köprübaşı ilçesi tarihi kervan yolu üzerinde bulunan Harmantepe (kan göller) Yaylası şehitlerini rahmet minnet ve özlemle anıyoruz. 29 Haziran 1916 yılında Rusların Trabzon’a doğru ilerleyişlerini önlemek için 36 saat süren çatışmalar neticesinde Ruslar geri püskürtülmüş 60. Alay Harmantepe Yaylası’nda yapılan bu savaşta yaşları 18’den başlayan askerlerden 7 subay, 150 er şehit düşmüştü. Şehitlerimizin aziz hatıraları için her yıl anma programı düzenlenir bu topraklarda.

“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?”

Mehmet Akif Ersoy bu toprağın altında binlerce kefensiz yatan atalarımızı incitmemeyi bize tembihlerken maalesef Harmantepe Yaylası’ndaki şehitlik koruma adına gereken ilgiyi görmemekte.

Mevsim şartları gereği şehitlikteki imalatların bozulduğunu hiçbir yetkili mazeret olarak göstermesin.

Aynı mevsim şartlarında kıt imkanları ile vatan savunması yapan Mehmetçik canını bu topraklar için vermedi mi? Şimdi onların aziz hatıraları korunamıyorsa, gelecek nesillere aktarılamıyorsa, eksikliği nerde aramalıyız.

Bu işin mazereti olamaz. Tamam, kışın çalışılamıyor da tam yazın ortasında ne yapılıyor şu anda Harmantepe Şehitliği’ni düzenleme adına. Biz yine Akif'ce anlatalım ve diyelim ki kimse artık o yetkililer, “şüheda fışkıran” bu topraklara sahip çıksın. Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarken, şehitliğin eksikliklerinin bir an önce giderilmesini yetkililerden bekliyor, işin takipçisi olacağımızı da belirtiyoruz.

“Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!

Canı, cananı, bütün varımı alsın da Huda,

Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.”

***

HAFTALIK

Simit mi ekmek mi?

Önce simitte mi zam geldi, yoksa ekmeğe mi? Ne önemi var ki, nerdeyse simit kadar teklik ekmek olmuş 4 TL. İkilik dediğimiz genç bir adamın bir öğünde tüketebileceği ekmek te olmuş 8 TL. Ben size bir şey diyeyim mi, ekmek bulamazsanız simit yiyin. O da 3,5 TL olmuş ama susamı sayesinde hiç değilse tok tutar.

+++

KLİMALAR SÜSLÜK MÜ?

Minibüsler yenilendi. Dolmuş sisteminde yapılan en iyi değişiklik. Ama gelin görün ki yeni dolmuşlarda da kapı açık seyahat ediliyor çoğu zaman. Ne pencere açılıyor ne de klima çalıştırılıyor.

Sürücüler söylemiyor ama yakıtın pahalılığından klimayı çalıştırmak istemedikleri belli. Peki, bunca nem ve sıcakta bunalan yolcular şikâyetçi olunca nasıl çözüm buluyorlar? Tabi ki kapının otomatik düğmesine basılıyor, kapı aralanıyor ve serinlik içeri doluyor. Ama haklarını da yemeyelim ayakta durmayın kapıya yanaşmayın, aşağı düşersiniz diye de uyarmayı da unutmuyorlar. Durum bu, kimler ilgilenir bilemem.

***