Ne yapsın bu çocuklar?

Suç onların mı?

Asıl suçlular, şuan ki yönetimi ve teknik direktörün yanı sıra koskoca bir camiayı çaresizliğe itenlerdir?

Onların kim olduğunu herkes biliyor.

6 yıl da transfere 800 milyon TL para harcayıp kulübü batağa sürükleyenler.

Transfer yasağı aldırıp kulübün önüne takoz koyanlar.

Dün akşamki sonuç onların eseridir.

Gelelim karşılaşmaya.

Her şeye rağmen Trabzonspor camiası takımına inanmış. Başakşehir karşısında alınacak bir galibiyet hem zirve umutlarını arttıracak hem de kadrodaki futbolculara özgüven gelecekti.

Hayaller bu yönde ama rakip de Başakşehir.

Sistemi belli, kadro kalitesi belli. Yedek kulübesinde her türlü hamle oyuncusu var. Tüm avantaj onlarda.

Trabzonspor’un ise Sosa ve Onazi gibi sakatları var. İranlı oyuncuları milli takımda.

Yani tüm dezavantajlar Bordo-Mavililerde.

Ama Trabzonspor’un oyuncularının koskoca yüreği var.

Aslanlar dün sahada ellerinden geleni yaptılar. Asla pes etmediler. Bazı yüksek beklenti içinde olduğumuz oyuncular gününde olabilseydi belki de bu mağlubiyet yaşanmazdı. O oyuncuların başında ise Abdülkadir Ömür gelir.

Peki hakeme ne demeli. Trabzonspor’u daha ilk dakikadan itibaren durdurma peşinde olan, art niyetli, VAR’a gitmeyi hiç düşünmeyen, net bir penaltıyı vermeyen, rakibin golünden önce faulü es geçen bir hakem vardı dün akşam sahada. Başakşehir’in kazanması için elinden geleni yaptı.

Son olarak şunu söylemek istiyorum.

Transfer yasağı nedeniyle bu takımla sezonu tamamlayacağız. Bu nedenle taraftara özel görev düşüyor. Asla bu futbolcuları küstürmeyelim. Onları kazanalım. Ünal hocanın da dediği gibi ‘İmkansızlıklar yeni başarılar doğurur” O yüzden bu yenilgiye rağmen desteğe devam. Bir mağlubiyetle hiç bir şey bitmez.

Maçtan sonra yaşanan görüntü gibi. Alkışlayalım. Moral verelim.