Futbolda başarmanın en önemli kıstası üretkenliğin üst düzeyde olmasıdır. Üretken olup rakibin bağlantı yollarını kapatırsanız mutlaka avantajı cebinize koyarsınız. Trabzonspor için derbi gibi derbi niteliğinde bir maç olan Fenerbahçe maçı çok önemli bir sonuç teşkil etmekteydi.

Sabredip güzel günlerin sonucunu yavaş yavaş bekleyen takımımız maça oldukça moralli çıktı. 4-1-4-1 dizilişiyle Abdülkadir’in hızlı atak işlevselliğine bağlı ve rakibin ön alan baskısına karşın yerden kısa paslı oyuna bolca şahit olduk. İrfancan- Siopis mücadelesindeki pozisyonda İrfancan’ın yapmış olduğu sert müdahalenin sonucunda kırmızı kartı görüp rakip 10 kişi kalınca her şey istediğimiz şekilde gelişti.

Nwakaeme’nin atmış olduğu plase vuruşu ile skor 1-0 olunca daha rahat kontrollü ve dengeli bir oyun planının neticesinde rakibi gafil avlama yoluna gittik. Defansta Ahmetcan’ın yapmış olduğu kritik müdahale ve de Denswill’le beraber mükemmel uyum organizasyonu başarının altın anahtar formülü idi. Devreye 1-0’lık skor ve moral ile girdik.

İkinci yarıda rakip Fenerbahçe hakemi yoğun baskı altına alıp Trabzonspor’u 10 kişi bırakma gayretinde olunca Trabzonsporlu oyuncuların çok akıllı ve kontrollü davranması gerekti. Neyse ki bu hataya düşmedik. Cornelius ve Bakasetas’ın oyunda yok denecek kadar görünmemeleri bizim hücumda üretemememize sebep oldu. Bir eleştiri ise Abdullah Hoca’nın geç davranmasınaydı. Cornelius ve Bakasetas’ı çıkartarak yerlerine Djaniny ve Berat hamlesini daha erken yapması gerektiğini düşünüyorum. Rakip 10 kişi kalıp daha baskılı olunca serbest vuruş neticesinde golü atmaları ve defansta rakibi boş bırakmamız bizim için olumsuz bir sonuç teşkil etti. Son dakikalarda Nwakaeme ve Visca’nın kaçırdığı gollerde bizim deplasmandan 1 puan almamıza sebep oldu.

Rakip 10 kişi kalmışşa ve de moral bozukluğu neticesinde çökmüşse baskıyı daha çok hissetmeleri gerekirdi. Ama olsun lider geldik lider dönüyoruz. 1 puan bizim için kayıp değil; sabrettiğimiz yılların adına olsun.

Maçın Adamı: Ahmetcan, Abdülkadir