Trabzonlu siyasetçi seçim çalışmaları için bir köye çıkar ve toplanan ahaliden partisine oy vererek kendisinin tekrar milletvekili seçilebilmesi için destek ister. Ahaliden öne çıkan bir vatandaş, “Biz okuma yazma bilene oy veririz.” der. Küçük bir şaşkınlık yaşayan Trabzonlu siyasetçimiz, “Nasıl olur, ben üniversite bitirdim, yurt dışında master yaptım, iki yabancı dil bilirim.” deyince vatandaş, “O ki okuma yazma biliyordun, yazdığımız mektuplara niye cevap vermedin.” der.
Bu anıyla yazıma başlamamın sebebi, köy ahalisinden olmayan ama işlerinin ehli olan insanların, kent yöneticilerine seslenişini, bir başka deyişle mektuplarını iletmek olsun.
Trabzon İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nde ve Vali Yardımcılığı vekilliğinde yaklaşık 20 yıl görev almış Mehmet Volkan Canalioğlu bakın ne diyor: “Gerek belediye başkanlığımda, gerekse milletvekilliğimde ‘4 Mevsim 12 Ay Turizm’ sloganına her çalışmamda vurgu yaptım. Trabzon tarihi bir kent ve değeri verilmeli. Trabzon yeşil cenneti ve değeri verilmeli. Trabzon spor kenti ve değeri verilmeli. Trabzon sağlık kenti ve değeri verilmeli. Turizm de çok önemli olan ve turizm politikası olarak belirlenen eğitim, yatırım, tanıtım, teşvik ve pazarlama başlıkları uygulamaya konularak güncellenmelidir. Çok çalışırsak, ortak aklı devreye sokarsak; hem kent ekonomisine, hem ülke ekonomisine büyük katkı sağlarız. Ancak günübirlik planlar, ben yaptım oldu mantığı bize zarar verir. Bugün kentimize turist akını var ve bu akını önümüzdeki yıllara taşımak için gayret göstermeliyiz.”
Siyasetçi Nazım Özcan ise sorular soruyor: “Turizm polisi var mıdır, nerededir, ne iş yapar? Turizm zabıtası var mıdır, nerededir, ne iş yapar? Maliyenin Turizm müfettişleri var mıdır, nerededir, ne iş yapar? Turizm Müdürlüğü ve personeli var mıdır, nerededir, ne iş yapar?  Trabzon Ticaret Odası ve Esnaf Odaları Birliği’nin turizmle ilgili eğitim, denetim ve düzenleme ile ilgili bir gayreti çabası var mıdır, olmuş mudur? Karayolları ve Belediyeler sezon öncesi bir hazırlık yapmış mıdır? Bir kaç aylığına Trabzon’a gelerek oto kiralamadan alda emlak işine varıncaya kadar bir çok sektörde para kazanan kayıt dışı hatta kanun dışı kişilere yerli esnafı korumak için kim dur diyecek.”
Trabzon İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yapmış İsmail Kansız bir değerlendirmelerde bulunuyor: “Turizm bu kent için vazgeçilmezlerin başında geldiğinin anlaşılıp sektörün varlığı kazanç kapısı olduğu bilinci yerleşmeye başladığından bu yana yeni turizmciler türemeye başlamış anlaşılan. Bunlara gezici/geçici turizmci diyebiliriz. Gezicidirler onları bazen Ege'de bazen Akdeniz’de, bazen Karadeniz'de bazen GAP bölgesinde görürsünüz. Yatırım yapmazlar. Günübirlikçidirler. Kazanır giderler. Bir de geçici turizmciler vardır. Onlar da fırsatı kollar altyapısı olmadan turizme kapısını evini odasını açar ve kazancını da vergilendirmeden mevsimi bitirip keyfine bakar. Bir çeşit daha var onlar da yüzdeciler. Turizm dilinde buna hanutçuluk derler. ‘Bende şu kadar turist var ne verirsin abiciler’ de denir bunlara. Turizmde güveni de kaliteyi de düşüren  geleneksel bir yapıdır bu. Turizmde kayıt dışılığa çok dikkat etmek gerek.

***

ACİL!

Trabzon İl Sağlık Müdürümüz Dr. Hakan Usta’ ya da seslenmiştik önceki yazımızda. Fatih demiştik, Devlet hastanesi demiştik, ACİL demiştik. Birçok telefon geldi, “Bizde ACİL serviste sıkıntılar çekiyoruz.” diye. Hatta Akçaabatlı bir hemşerimiz, “Haçkalı Baba Hastanesi ACİL’i önünde çadır kurdular, lütfen bunu da yazın.” dedi. Sayın müdür beye bizden tekrar bir mektup gönderelim.