Şampiyonlar ligini olmazsa olmazı olarak gören ve gerek ekonomik, gerekse de prestij için Play-Off ta karşılaşacağı Kopenhag’ı geçmeye hedeflenen Trabzonspor, dün akşam göründü ki Danimarka’da oynayacağı maçı bir kenara bırakıp sadece ligde oynadığı Hatayspor’a kilitlenmişti. Abdullah Avcı’nın geçen sezonki oyun enformasyonundan bağımsız, uzun toplarla önde çoğalarak sonuç odaklı bir oyun sistemine geçmeye çalışan Bordo Mavili takım pas yüzdesi yüksek oyun anlayışını sahaya yansıtmaya çalıştıysa da Hamsik gibi önemli bir ayağın olmaması bunu sekteye uğrattı. Yeni transferlerin görücüye çıktığı gecede savunma güvenliğini ön planda tutup, takım savunmasını öncelikli olarak sahaya yansıtmaya çalışan Trabzonspor’da bu oyunun geliştirilmesi beraberinde hücum zenginliğini de geliştirecek kanısındayım. 

Abdulkadir Ömür’ün hamle oyuncusu olarak kenarda bekletildiği Bordo Mavili takımda Doğucan’ın heyecanını frenleyemediği gözlenirken, geçişlerde Bakasetas’ın kenar oyuncuları ile pas bağlantılarını kurmaya çalışmasının ağırlığını ikinci bölgede Siopis fazlası ile hissetti ama Yunan oyuncunun inadı, Hatayspor’un ikinci bölgede kurmaya çalıştığı üstünlüğü sekteye uğrattı. 

Oyunun geneline baktığımız zaman oyunu kenarlardan taşımaya çalışıp, Cornelius ile rakip takım kalesini sıkça rahatsız eden, bu şekilde rakip takım savunma oyuncularının pozisyon almalarına fırsat vermeyen oyun anlayışı bölüm bölümde olsa başarılı bir şekilde uygulandı.  İkinci yarıda oyuna giren Abdulkadir Ömür ile pas bağlantılarını daha sağlıklı yapan Trabzonspor, ilk yarının aksine ikinci yarıda topu yere indirerek topun kendisinde kalmasına özen gösterdi. Özellikle ikinci yarıda tüm hatları ile takım savunmasına önem verip, Kopenhag karşısında sergilenecek oyundan parçalar sunan Trabzonspor, kazandığı toplarla Abdulkadir Ömür merkezli hücum organizasyonlarıyla sonuç üretmeye çalıştı.  

Sezonun ilk maçında ve dün akşam oynanan Hatayspor maçında da göründü ki Abdullah Avcı, yeni enformasyonlar deneyerek maç maç gidecek ve bu yeni enformasyonun en önemli parçası da kenarlardan getirilen toplarla sonuç üretmek olacak. 

Nem oranının yüksekliği ve iki takım oyuncularının tüm sahayı kullanmaları doğal olarak futbolu olumsuz etkilerken özellikle son yarım saatte oyunun temposunu da düşürdü ama Abdulkadir Ömür, takımı da, tribünleri de hareketlendiren golü atarak Danimarka için de hazırız mesajı verdi.

Bu oyun gelişecek. 

Bu oyun herkesin istediği kıvama gelecek.

Yeni oyuncularla, yeni enformasyonla zaten geçen sezondan alışık olduğumuz sabırla bu takımı izlemeye devam edelim…

Başta da belirttiğim gibi olmazsa olmazı olan Kopenhag gibi önemli bir maç arifesinde bu havaya rağmen bu mücadele alkışlanır…