Yıllardır bu şehirle ilgili güzel çalışmalar yapıyorum.
Sergiler, kitaplar, filmler bu vesileyle gittiğim her şehirde memleketimi en güzel şekilde temsil edip tanıtıyorum. 
Yanlış imajlara güzel estetik verilerle cevap veriyorum daima.
Memleketimin adını kullanıp kapital bir çıkarı hiç gözetmiyorum.
Kültürünü ve sanatını önemsediğimiz bu şehrin her daim söz sahibi olmasını farklı güzel organizasyonlarla ülkemize örnek olmasını düşünürken ortaya çıkan eylemler hep fiyasko.
Trabzon dernekleri işin kolayını bulmuş, biz bu memleketin verilerini nasıl sömürürüz diye başlamışlar, bilmem ne günlerine.
Trabzonlu ilgili her derneğe ve oluşuma hep şüpheli bakıyorum.
İnandığım şu ki, Trabzon’la ilgili yapılan her şeyde bir köy kurnazlığı yapan, amaçlarını Trabzon sevdasının arkasına saklayan bir sürü derneğin varoluş amacının sadece rant olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Geçen hafta İstanbul’da Trabzon Günleri adı altında basit bir panayır yapıldı. Yapıcı firma da, Trabzon Dernekleri Federasyonu. Tek amacı Trabzon ismiyle ve renkleriyle ticaret yapmak olan bu içi boş dernek güya kültürümüzü dünyalılara tanıtıyor.
İki kilo çakma tereyağını 200 liraya satan satıcılara ses çıkarmayıp Ortahisar Belediyesi’nin standında gelen müzik sesine hemen müdahale edebilip susturabiliyor.
Bir saat boyunca gezdiğim bu panayır da derneğin standında bile çayı 4 TL’ye satıyorlar.
Her şeyin paraya çevrildiği bu Trabzon Günleri’nde, Dernekler Federasyonu başkanının ticari zekası takdiri hak ediyordu.
İşte size Trabzon imajı.
Fırsatçı ve kurnaz Trabzonlular.
Bu şehrin birçok sorunu var. 
Duyarlılığını kaybetmeye başlayan hiçbir haksızlığa tepki vermeyen sıradan bir memleket olduk artık.
Hep geçmişimizle övünüp duruyoruz.
Var olan hiç bir değerimize sahip çıkamıyoruz. 
Sanatçısı bol diyoruz, değer vermiyoruz.
Futbolcusu çok diyoruz, bir gencecik Serkan Asan’a küfür ediyoruz.
Yerin dibine sokuyoruz. 
Elin yabancısına ise toz kondurmuyoruz.
Şehrin tarihi dokusu yok edilirken Fatih’in fethettiği sloganları sinek vızıltısından öteye gidemiyor.
Bütün bu sorunların bilincinde olan yeni bir derneğimiz daha oluştu. 
Genç Trabzonlular Derneği. 
Güzel bir çalışma yapmak istemişler.
Trabzonsporlu taraftar dernekleri başkanlarıyla Fenerbahçe taraftar dernekleri başkanlarını barıştırmak için yoğun bir çaba sarf edip bir yemek organizasyonu yapmak için uğraşmışlar.
Fenerbahçe maçı öncesinde ama nedense ertelemişler.
Komedi gibi değil mi?
Bu şehrin o kadar da ihtiyacı vardı ki böyle bir barışmaya sanki.
Bu duyarlılığı keşke şehrin yukarda bahsettiğim konularında gösterselerdi ya.
Sivil toplum örgütlerinin bu kadar yersiz ve menfaatti düşündüğü bu süreçte siyasi oluşumların ne kadar faydasının olduğunu da varın siz düşünün.