Selahatin Özcan - SONNOKTA

İYİ Parti Siyasi İşler Başkanı Koray Aydın gazetemizi ziyaret edip gündeme yönelik sorularımızı cevapladı. Aydın, Türk siyasi gündemi ile ilgili önemli tespitlerde bulunurken yol haritaları üzerine de tespitler yaptı. Aydın’ın açıklamaları şöyle: “Türk siyasi tarihinin en kaotik dönemlerinden birini yaşıyoruz. 2018’den itibaren Türkiye’de uygulanmakta olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tek adam düzenini inşa eden bir yapı meydana getirdi. Bu, Türkiye’de otomatik ayrışmalara neden oldu. Çünkü Cumhuriyet değerlerine bağlı bazı kesimler Türkiye’nin hukuk devleti olması için kararlılık ortaya koydular, iktidar da tek adam düzenini daha zorlayıcı bir hale dönüştürdü. Siyasal iktidar kutuplaştırmayı, ötekileştirmeyi, ayrıştırmayı, insanları birbirine düşman eden bir zihniyet ile bir yapı inşa etmeye çalıştı. Bu Türkiye’nin geleceği açısından çok önemli bir problem olarak gözüküyor.”

TÜRK SİYASETİNDE DENGE DEĞİŞTİRDİK

“AK Parti’ye güvenini kaybetmiş çok büyük kitleler var. Biz bu insanların ayağına gittiğimizde o kadar dertliler ki, sıkıntılarını anlatıyorlar. O bakımdan temas eden, ayağa giden bir İYİ Parti’nin varlığı Türk siyasetinde dengeleri değiştirdi.”

SİSTEM İFLAS ETTİ

“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi iflas etti, bu sistem Türkiye’yi yönetemiyor. Türkiye 84 milyonluk bir ülke ve şu an itibari ile ülkenin kötü yönetilmesinin en büyük nedenlerinden biri tek adama dayalı bir siyasal anlayışın oluşması. Tek adam her şeyi bilecek, o aynı zamanda ekonomist, aynı zamanda milliyetçi, aynı zamanda dışişlerine yön verecek. Anlamadığı ve bilmediği konularda, hayatında tek bir yazı bile okumadığı durumlarda da ben bu işin en iyisiyim diyebiliyorsa burada bir sıkıntı var demektir.”

UÇURUMUN KENARINDAYIZ

“Şu anda uçurumun kenarındayız. Türkiye Merkez Bankası açık veriyor, bu kasamız boş demek. Peki, 2002’de bunlar iktidara geldiklerinde Türkiye’de Merkez Bankası’nın durumu neydi, kasada artı para vardı. O zamanın kriz döneminde bile Merkez Bankası’nın eksi bakiyeyi geçmediği bir ülke vardı. Peki, onlar iktidara geldiği 2002 Kasım’ında Türkiye’de o zaman enflasyon kaçtı yüzde 29,5’ti. O yılın ertesi yılının sonunda tekli rakamlara inebilecek bir durum vardı. Hiç unutmuyorum Ali Babacan geldiğinde bizim en doğru yaptığımız iş bizden önceki hükümetin aldığı kararları birebir uygulamamız oldu demişti. Evet, o zaman birebir uyguladılar ve Türkiye tek rakamlı enflasyona indi. Yani o beğenmedikleri dönemin alınan tedbirlerin sonucu olarak tekli rakamlara indi bugün dünyada en fazla enflasyona sahip olan ülkeyiz.”



İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEYE ZAM GELDİ

“Ülkede et fiyatlarının bile yüzde 48 arttığı, özellikle akaryakıta dayalı motorinin 23 TL’ye dayandığı, benzinin 20 TL’ye dayandığı bir Türkiye atmosferinde yaşıyoruz. İğneden ipliğe zam geldi. Kontrol edilebilir bir durum değil bu. Hükümet 6 ay evvel Türkiye’ye yeni bir ekonomik model getirdi. Ne düşündü, neyi planladı? Kur Korumalı Mevduat Sistemi macerasına girdiler. Sürekli anlattık, bu Türkiye için bir faciadır, bu nesilden nesle müthiş bir borç aktarımıdır, bu aynı zamanda fakirden alıp zengine vermek demektir dedik. Nitekim şimdi mevduat hesabı ile ilgili ilk veriler açıklandı. İlk verilere göre 13 milyar liralık bir kur korumalı olduğu için kura dayalı olarak Merkez Bankası’nın ödeyeceği bir para ortaya çıktı. Bunu bir aylığa koyarsan 45-50 milyarlık açık manasına geliyor.”

NEBATİ’YE ŞİRKETİMDE İŞ VERMEM

“Ülkesini seven bir insan olarak bu duruma üzülüyorum. Türkiye’nin ekonomisini Nurettin Nebati yönetiyor. Nebati ekonominin hiçbir yerinde bir gün bile bulunmamış bir insan, ben kendisine şirketimde yer vermem. Şu anda adamın açıkladıklarını dinlediğinizde sadece gülersiniz. Başka bir şey yok. Hazine ve Maliye Bakanlığı her devletin kilit yeridir, aranır bulunur, en nitelikli olan başa getirilir. Ekonomi Nebati’nin soyadına uygun olarak bir felakete doğru gidiyor. Ülkemin geleceğinden endişe duyuyorum, düzelme şansı da görmüyorum. Aslında bunlar çözülmeyecek problemler değil. Türkiye bulunduğu konum itibari ile dünyada yatırıma en açık ülke, dünyada para kullanıcılarının yatırım yapmak için heveslenebilecekleri ülke konumunda. Tarımından turizmine kadar tüm alanlarda geniş kullanım alanı var. Ama dünyada para kullanıcılarının örnek aldıkları, birinci şık olarak değerlendirdikleri konu o ülkenin bir hukuk devleti olup olmadığıdır.”



DÜNYAYA GÜVEN  VEREBİLİRİZ

“Parlamenter düzene dönülmesi için çalışmalar yapıyoruz. Yeni hukuk durumunu ortaya koyarak dünyaya güven verebilecek bir yapı inşa etmeye çalışıyoruz. Zaten siz o güveni verdikten sonra, hâkim ve savcılar rahat hareket edebildiği sürece; Türkiye’de üzeri örtülmüş bütün pisliklerin ele alınabileceği, adaletin ana unsuru haline dönebileceği Türkiye, güven oluşturan bir ülke olacak. Böylelikle ben buraya para akışı olacağını düşünüyorum, buranın bir yatırım alanı olacağını görebiliyorum.”


BİRİNCİ PARTİ OLACAĞIZ

“Biz parti olarak bu gidişatımızla birinci parti olacağımızı görüyoruz. Bunun için seçimlere çok olmasına rağmen ekonomik kadromuzu oluşturmuş durumdayız ve Türkiye’nin en nitelikli kadrosunu oluşturduk. Dünyanın bir numaralı finansçısını getirdik, bir yıldan beri uğraşıyoruz. Gelecek dizaynı için çalışıyoruz. Kurumsal yapının en oturmuş olduğu partiyiz. Biz aslında Türkiye’yi birleştirdik.  Onun için bu partinin önünde kimse duramaz, her yerden akışkanlık olacak. Biz her yere ulaşabiliyoruz, ayrımcılık ortadan kalktığı için çok geniş alanda siyaset yapma imkanını buluyoruz. Bu bakımdan Türkiye’nin geleceğine el koyma iradesinin İYİ Parti’de oluştuğunu görüyorum.”

BİZ SOKAK SİYASETİ YAPIYORUZ

“Trabzon şu anda hızlı büyüme alanına girmiş şehirlerimizden bir tanesi, önem vereceğimiz illerden birisi. Trabzon’da birinci parti çıkacağız, çünkü AK Parti’ye güvenini kaybetmiş çok büyük kitleler var. Biz bu insanların ayağına gittiğimizde o kadar dertliler ki, sıkıntılarını anlatıyorlar. O bakımdan temas eden, ayağa giden bir İYİ Parti’nin varlığı Türk siyasetinde tüm dengeleri değiştirdi.  Biz sokak siyaseti yapıyoruz, oturup da bürolarda klavye siyaseti yapmıyoruz. Genel Başkanımız 2021’in ocağından beri Türkiye’yi geziyor.”

İKTİDAR PARTİSİYLE BİRLİKTELİK OLMAZ

“Bu kafa ile yürüyen iktidar partisi ile bizim birlikteliğimiz olmaz. Biz bu partiyi kurarken, hepimiz partilerimizi bıraktık geldik. Biz hukuk devleti arıyoruz, bunu kendimiz için aramıyoruz, bizden sonra gelecek nesiller için arıyoruz. Türkiye bu yaşananlara layık değil.  Türkiye’deki mülteci sayısını bilen yok, yazık değil mi bu ülkeye? Bir ülke bu kadar mülteci barındırabilir mi, dünyanın hangi ülkesi bu kadar mülteci barındırıyor? Burası yolgeçen hanı mı?”

AYRIŞTIRICI BİR DİL

“Dil desen dil değil, bu kadar ayrıştırıcı ve ötekileştirici dil olur mu? Önceden siyasetin bir nezaketi vardı. Nezaket dili siyasete hâkimdi. Tartışıyorduk,  birbirimiz ile uğraşıyorduk ama birbirimize karşı bir saygımız vardı. Şimdi saygının ortadan kalktığı, kötü ve çatallı dille insanlara düşmanlık tohumu ekmekten başka bir işe yaramadığı, devleti de kendine ait bir yapı görüp Türkiye sınırlarını kendi arazisi zannedip o arazi içerisinde kendine karşı çıkanlara ‘senin bu topraklarda ne işin var, benim tapulu mülküm’ diyen bir anlayış hâkim. Bu anlayışa mı teslim olacağız, asla.”

TRABZON’DA GÜZELLİKLER HEBA EDİLDİ

“Trabzon’daki çarpık yapılaşmayı konuşmama gerek yok, güzelliklerin heba edildiğini düşünüyorum. Bakanlığım döneminde Trabzon’un en büyük yatırımını yaptım. Sahil Yolu projesini ben kendim çizdim, hayata geçirdim. Akçaabat tarafından girdik, bu taraftan çıktık. O dönem basın aleyhimde çok yazı yazdı; bu olmaz ne gereği var dediler. Şimdi o yapılan yollar bile yetmiyor üstten yer aranıyor. Tanjant Yolu’nu ben yaptım. Herkes memleketine para yatırıyor diye beni eleştirdi.”

 

İKTİDAR OLURSAK ÇEVRE YOLU BANA NASİP OLACAKTIR
 

“Öngörüsü olmayan, gelecek dizaynı olmayan, dünyayı takip etmeyen sakat bir anlayışla Trabzon bugünlere kadar geldi. Bakan olduğumda Güney Çevre Yolu’nun yapılması için proje ihalesine çıktım, çünkü Trabzon’un geleceğinin Güney Çevre Yolu’nda olduğunu söyledim. Ben proje ihalesini yaptım, bitirdim 20 sene geçti. Kazmayı eline alan var mı? Bayındırlık bakanlarının çoğu Trabzonluydu kim yaptı? Kim elini taşın altına koydu? Allah fırsat eder iktidar olursak gene bu işi yapmak bana düşecek, onu da ben yapacağım Allah nasip ederse. Ben o tür işleri yapmaya yatkın biriyim, gelecek açısından yapıyorum, şahsi hiçbir beklentim yok, memleketimi de seviyorum. Yapılabilecek ne varsa yapmanın gerekli olduğunu düşünüyorum.”

SEÇİLEN İNSANLAR NİTELİK TAŞIMALI

“Yomra’da Sahil Yolu ilçenin içerisinden geçiyordu, ben o yolu aldım dışarıdan sahile indirdim. Beni o dönem gene topa tuttular, şehir merkezinin canını okudu Koray Aydın diye bir sürü yazılar yazdılar. Şimdi ne oldu, orada muazzam bahçe yaptılar, insanlar çocukları ile gidip oturacaklar. Dolayısı ile bir yerin yönetimi planlama ile olur, tesadüfler ile olmaz. İşlere seçilecek insanlar da nitelikli olmalı.”

ANKARA’DAN ADAY OLURUM

“Ben şuanda Ankara milletvekiliyim, yine aday olursam oradan olurum. Ankara ile ilgili de projelerim var. Erdoğan, Ankara’daki bütün kurumları İstanbul’a taşıyor. Bütün bankaları İstanbul’a taşıdı, en son Merkez Bankası’nı taşıyorlar. Yani Cumhuriyetin merkezini İstanbul’a tahliye ediyorlar. Niyetleri iyi değil, bir gelecek dizaynları var, onlara göre hareket ediyorlar ama birilerinin de buna karşı direnmesi lazım. Direnmenin merkezi de İYİ Parti.”

İMAMOĞLU İYİ ÇALIŞIYOR

“İstanbul’da Ekrem İmamoğlu gayet iyi çalışıyor, kazansın diye ben de İstanbul’a gittim 15 gün çalıştım. İstanbul’da Belediye’yi kaybedince adama iş yaptırmamak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Ama İmamoğlu dirençli mücadele edebiliyor, o bir avantaj.”



ŞAMPİYONLUKLAR DEVAM EDECEKTİR

“Trabzonspor bu yıl şampiyon olur, olmaması mümkün değil. Şuanda Trabzon ile yarışabilecek bir takım yok. Takım çok sakat verdi ama kalan maçları atlatabilir diye görüyorum. Şehir ve Türkiye birleşti, buradaki heyecandan fazlası Ankara’da var. Benim iki tane torunum var ve Trabzonspor ile yatıp Trabzonspor ile kalkıyorlar. Hak edilmiş bir şampiyonluk var, sekizinci şampiyonluğumuz olacak, ona inanıyorum. Trabzonspor’un iyi olduğunu görüyorum, şuanda Türkiye’nin en iyi antrenörü tarafından yönetiliyor takım, ben çok beğeniyorum kendisini, onun antrenör olmasını doğru buldum. Kurduğu iskelet çok iyi ve atacağı adımlarla bir sonraki sezonlarda sağlam bir altyapının ortaya çıkacağını düşünüyorum. Dolayısıyla Trabzonspor’un şampiyonlukları devam edebilir. İnşallah önümüzdeki yıl gene şampiyon oluruz, çünkü oluşmuş bir iskelet var. Bu iskelete doğru seçimlerle üç kişi alınırsa Trabzonspor kalıcı güce ulaşır. Şehirde de herkesin ortak mutluluğu, herkes hangi partiden olursa olsun Trabzonspor’da birleşiyor bir araya gelebiliyor o da mutluluk verici bir şey.”



2010-11 İÇİN HERKES KORKTU BEN KONUŞTUM
“Yedinci şampiyonluk mücadelesini Meclis’te sadece ben konuştum, herkes o dönem kortu, kimse konuşmadı, ben konuşabildim. Parti liderlerinden korktular, ben haklı olduğum şeyde söyleyeceğim şeyi söylerim. O zaman da söyledim. Herkes oy verdi, ben vermedim. Seni atarlar partiden dediler, atarsa atsınlar dedim. Doğru işten geri atmam. Kupanın Fenerbahçe Müzesi’nde olması çok önemli değil. Biz sekizinci şampiyonluğu kutlayacağız.”


 

Editör: Haber Merkezi