Gökmen ÖZAĞCIGÖKMEN ÖZAĞCI - SONNOKTA 

CESUR VE KARARLI

“Trabzonspor denilince akan sular durur.” diyerek içindeki Bordo-Mavi sevgisini dışa vuran bir Belediye Başkanı profili çiziyor Mustafa Bıyık. Söz konusu Trabzonspor olunca gözü hiçbir şeyi görmüyor. Özellikle şike sürecindeki çıkışlarıyla Fenerbahçe taraftarlarının  hedefi haline gelen Bıyık kendi çapında verdiği mücadele ile gurur duyuyor, asla geri adım atacak gibi de durmuyor. Makam, mevkii hesabı yapmadan, “Trabzonspor için gelen her şey başım gözüm üstüne” diyerek tabiri caizse ateşin içine elini sokmaktan kaçınmayacak kadar da cesur yürekli bir Başkan o. 
Kolay değildir siyasi kimliğinizi bir kenara bırakarak Trabzonspor Yönetimi’nde yer alma hayali kurmak. Orada yönetici vasfıyla kupaları kazanmanın hayalini yaşamak bile mutlu ediyor kendisini. En büyük isteği aslında bu. Siyaset üstü gördüğü Trabzonspor’a başarıyla hizmet etmek. Siyasette en üst zirveye gelse bile Bordo-Mavili kulübe başarıyla hizmet etmeyi hiçbir şeye değişmeyeceğini de manşetteki sözleriyle üzerine basa basa söylüyor. “‘Şöyle bir organizasyon yapacağız, bunun sonunda kupayı alacağız deseler, ben o organizasyonun en başında yer alacağım” diyerek de kararlı bir duruş sergiliyor Mustafa Başkan. Trabzonspor’u böyle içten sahiplenecek isimlere çok ihtiyacımız var. Bu isimler çoğaldıkça umutlarımız her konuda yeşerecektir. 

YOMRA BELEDİYESİ BAŞKANI MUSTAFA BIYIK’TAN SONNOKTA GAZETESİNE BOMBA AÇIKLAMALAR

TRABZONSPOR’DAKİ YÖNETİCİLİK BAŞARISI  HER ŞEYE BEDELDİR

Bıyık, “Her Trabzonlu gibi benim de hayalim Trabzonspor yönetiminde yer alıp çeşitli başarılara imza atmak. Açık söylemek gerekirse siyasette sağlayacak olduğum başarılardan çok daha beni mutlu edecek tek şey Trabzonspor’un yönetiminde yer alıp kazanılacak kupalardır” dedi
Siyasilerin Trabzonspor ve Trabzon sporu ile ilgili röportajlarımıza bir yenisini daha eklemek için şehrimizin gözde ilçesi olan Yomra’da bu kez soluğu aldık. İyi bir Trabzonsporlu ve spor aşığı olan Belediye Başkanı Mustafa Bıyık’la doyumsuz bir sohbet gerçekleştirdik. Bıyık’ın her sözü vurucu mesaj niteliğindeydi. Söyleşi de öne çıkan bir çok konu arasında dikkatimizi çeken Trabzonspor’u yaşamında en güzel yere koyması oldu. Bordo-Mavili yönetiminin çatısı altında yer alarak  elde edilecek  başarıları hiçbir şeye değişmeyeceği vurgulaması da takdire şayandı. Kısacası Mustafa Bıyık siyaset üstü olarak gördüğü Trabzonspor’un başarısı için her şeyini feda etmekten çekinmeyecek  kadar yüreği Bordo-Mavi sevgisiyle dolu bir insan. İşte Bıyık’ın çarpıcı ve bir o kadar samimi açıklamaları…
 
Trabzonspor’u yaşamında çok ayrı bir yere koyduğunu dile getiren Başkan Mustafa Bıyık, “Trabzonspor’da yöneticilik yapmak her Trabzonlunun hayalidir. Ben de içimde böyle bir hayali taşıyorum. Siyasette belediye başkanlarının futbol takımlarında yöneticilik yapma şansı yok. Fakat Bordo-Mavili kulübün yönetiminde yer alıp çeşitli başarılara imza atmak en büyük arzum.  Yani başarılara imza atan yöneticilerin içerisinde olmak bana büyük gurur verir. Açık bir şekilde ifade edeyim ki, siyasette sağlayacak olduğum başarılardan çok daha beni mutlu edecek tek şey Trabzonspor’un yönetiminde yer alıp kazanılacak kupalardır. Yaşam biçimi olarak gördüğümüz kulübünüzün başarıları her şeye bedeldir. Siyasette zirve yapacak olsam dahi tavrım bu konuda nettir.” dedi.

BU SEVDA BİTMEZ

Trabzonspor’u hiçbir şeye değişmeyeceğini dile getiren Mustafa Bıyık, “Benim için Trabzonspor siyaset üstü bir kimliktir. Dolayısıyla siyasi partilerimiz mi, Trabzonspor mu? diye önümüze koyulacak seçenekte, tek büyük aşkı tercih ederim; o da Trabzonspor. Sonuçta şöyle bir şey var; insanlar âşık olur, sever. Bir gün kızıp ben bu aşktan vazgeçiyorum deme şansına sahip değilsiniz.  Beyniniz, kalbiniz unutacak bu kolay bir şey değil.  Bizim Trabzonspor’a karşı olan ilgimiz, sevgimiz o günkü kızgınlık ile ortadan kalkmaz. Nice kızgınlıklarımız oldu. Mesela 96’da Fenerbahçe’ye karşı 2-1 kaybettiğimiz maçta stattaydım. Düşünün 16 yaşında lise öğrencisiydim.  Biz o gün Meydan’dan oturduğum Yenicuma’ya nasıl gittiğimizi bir Allah bir biz biliriz. Kızıyorsun bir sene geçiyor, ikinci sene devam ediyor. Sonra tekrar normale dönüyorsunuz. İşte bu böyle bir sevda.” diye konuştu.

ÜYE OLMAK İÇİN YAŞIMIN DOLMASINI HEYECANLA BEKLEDİM

Trabzonspor’u çocukken bir başka sevdiğini söyleyen Bıyık, “En zor zamandaki aşk her zaman en özeldir. Küçükken o aşkı büyütmek önemlidir. Çocukken rüyalarınızı süsleyen bir takımı hayatınızın merkez noktasına yerleştiriyorsunuz. Onunla yatıp kalkıp büyüyorsunuz. Düşünün sakız kutularının içerisinden Trabzonspor’un futbolcularının kartlarını biriktirerek takım yapmak ile uğraşan bir çocukluğumuz vardı. İlkokuldayken yazları köye gitmeme rağmen maçları kaçırmazdım.  İzler geri dönerdim. Bizim Trabzonsporluluğumuz çocukluğumuzda başladı, öyle de devam etti. Hiçbir dönemde ara vermedik. 18 sene olmuş Trabzonspor’un üyesi olalı. Türkiye’de 5-6 milyon Trabzonsporlu varken biz o dönemlerde yaşımız dolsun da kulübe üye olalım diye heyecan yaşayan insanlarız. Trabzonspor fanatikliğimiz 3-5 seneye dayalı değil.” dedi.


ALLAH İÇİN ÇOK HAKKIMIZI YEDİLER

Trabzonspor’un birçok yılda alın terinin çalındığını söyleyen Başkan Mustafa Bıyık, “1996, 2003, 2005, 2011 ve 2019. Bu yıllarda Allah için hakkımızı yediler. Alın terimizi çaldılar. Özellikle 96 yılında 16 yaşında şampiyonluk göreceğiz beklentisi oluşmuştu. Hele 2011’de çalınan şampiyonluğumuzdaki yıkımın iki türlü üzüntüsü var.  Bir şampiyonluğu kaybetmiş olmak, bir de ülkede uğramış olduğumuz mağduriyet. Ülkenin toplamında il olarak yanımızda hiç kimsenin duramamış olmasının vermiş olduğu üzüntü ve moral bozukluğu.” dedi. 

YETKİ ONLARDAYDI AMA HUKUKUMUZU KORUYAMADILAR

Trabzonspor’un 2011’deki haklı mücadelesinde yalnız bırakıldığını söyleyen Başkan Mustafa Bıyık, “Trabzonspor’un arkasında çeşitli dönemlerimizde bakanlarımız oldu.  Özellikle destekleri unutulmayacak geçtiğimiz dönemlerde bakanlarımız vardı. Ama neticede Trabzonspor’un hakkını ve hukukunu koruyacak olan kişinin devlette en güçlü olanlardan birisinin olması lazım. Devlette güçlü olan siyasetçilerin hiç biri bizim hukukumuzu  koruyamadılar değil de korumadılar. Yoksa sen,  ben, esnaf, futbolcular meydanda toplanıp kendimizi yaksak bir anlam ifade etmiyor. Türkiye’de futbol,  taraftarın mahalleden kalkıp stada gidip maçı izlediği kadar masum değil. Sonuçta bunun içerisinde inanılmaz kirli oyunlar dönüyor. Federasyondan hakemlere, yayıncı kuruluşlardan reytinge kadar birçok etkisi var. Biz doğal bir seyirci olarak bu durumu yaşıyoruz ama kapalı kapılar ardında yapılan planlar bizi bu hale getiriyor.” ifadelerini kullandı.

O KUPAYA BAKAN HER FENERLİNİN VİCDANI SIZLIYORDUR

Başkan Bıyık, “Fenerbahçeliler müzeye her gittiklerinde bizim 7’nci şampiyonluk kupamıza, diğer kupalarına baktıkları kadar içtenlikle bakamıyorlardır. Çünkü kupanın onların olmadığını kendileri de çok iyi  biliyor.” dedi


2010-2011 kupası Trabzonspor’un anasının ak sütü kadar helal olduğunu söyleyen Bıyık, “O kupanın nerede durduğunun bir önemi yok. Bana göre nerede durduğu değil kimin olduğudur önemli olan. Trabzonspor’un kupasının Fenerbahçe’nin müzesinde duruyor olması sahibinin o olduğu anlamına gelmez. Kupa bizimdir. Ben bunu her fırsatta söylüyorum. Bunu söylediğim için Fenerbahçe taraftarları ile tartıştığım zamanlar oldu. Bize kızmalarına gerek yok.  Beşiktaş elinizden kupanızı haksız yere almış olsaydı biz Trabzon şehri olarak mağdur olmuş bir Fenerbahçe’nin yanında olurduk.  Biz hakkın hukukun yanındayız. Şu bir gerçek ki kupamız Fenerbahçe müzesinde emaneten duruyor. Belki 100 yıl, 200 yıl duracak ama gerçek  hiçbir zaman değiştirmeyecek. Çünkü  Fenerbahçeliler müzelerine her gittiklerinde bizim 7’nci şampiyonluk kupamıza, diğer kupalarına baktıkları kadar içtenlikle bakamadığı gibi vicdanlarının sızladığını düşünüyorum. Çünkü kupanın onların olmadığını kendileri de çok iyi biliyor. O nedenle 2010-2011’i unutmayacağız, unutturmayacağız.” diye konuştu.


HAK ETTİĞİMİZİ NASIL ALIRIZ?

Başkan Mustafa Bıyık başlıktaki soruya tüm içtenliği ile cevap vererek, “Eğer bir Trabzonsporlu Cumhurbaşkanı ya da başbakan başa geçerse o kupa Trabzon’a gelir diye düşünüyorum. Federasyon Başkanına bugün bakıyorsunuz, kim? Nihat Özdemir, Fenerbahçeli. Hakem kurullarına bakıyorsunuz yine onlardan. Hepsi onlardan. Türk futbolunu sanki esir almışlar.” dedi.

KUPA GELECEKSE HER ŞEYE VARIM

Başkan Mustafa Bıyık, “Bizim gibilerin içinden Trabzonspor sevgisini kimse söküp alamaz. Siyasi kaygım asla bu yolda olamaz. Ancak kupa için yola çıkıldığında ‘biz sonuna kadar gideceğiz” diyenler siyasette gelecek kaygısıyla ilk kavşaktan geri dönmüşler. Kim ile yürüyeceksin.” dedi
“Siyasilerin kupa için yeteri kadar mücadele ettiğini düşünmüyorum.” diyen Bıyık, “Kupa için mücadele eden siyasiler bana göre azınlıktadır. 2011 yılından bugüne kadar olan sürede 2,5 yıldır siyasetin içerisindeyim. Trabzon’daki siyasilerin bu mücadeleyi yeteri kadar verdiğini düşünmüyorum. Orijinal taraftar grupları, Trabzonspor sevdalılarının bu mücadeleyi verdiğini görüyorum. Yürüyüşler, mitingler, eylemler yaptık. Stadın altı üstüne getirildi. Koltuklar söküldü, atıldı. Bayrakları söktük. Daha ne yapacaktık? Bana  birisi ‘Şöyle bir organizasyon yapacağız, bunun sonunda kupayı alacağız’ dese, ben o organizasyonun en başında yer alacağım. Ama biz yeteri kadar bir olamadık bu konuda.  Ama şunu birileri iyi anlamalı. Bizim gibilerin içinden Trabzonspor sevgisini kimse söküp alamaz. Hakkımızı elde etmek için gözümüzü karartan kişileriz. O nedenle hiçbir günü bırakın bir saatte bile siyasi kaygım asla bu yolda olamaz. Biz delice takımını seven, onun için kalbi atan yürekleriz. Fakat kupa için yola çıkıldığında ‘biz sonuna kadar gideceğiz” diyenler siyasette gelecek kaygısıyla ilk kavşaktan geri dönmüşler. Kimle yürüyeceksin.” ifadelerini kullandı.

10 YIL ŞAMPİYON OLAMASINLAR YÜZDE 30 TARAFTAR SAYILARI DÜŞER

Trabzonspor taraftarının çok özel olduğunu söyleyen Bıyık, “10 sene Galatasaray, Fenerbahçe Beşiktaş şampiyon olamasın Türkiye’de bu takımların taraftar sayısında yüzde 30 düşüş yaşanır. Bugün 10 yaşında tribüne giden çocukların, 15 yaşında olan o taraftar gruplarının içerisinde bağıran gençlerin  her birinin babaları Trabzonspor şampiyonluğunu görmemiştir. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen hiç biri Bordo-Mavili gemiyi terk etmemiştir. İnsan hayatından vazgeçer mi? Dediğimiz gibi yaşam biçimi olmuş Trabzonspor. Ama diğer büyük kulüpler bu konuda asla bizim yanımıza dahi yanaşamaz. Bizi farklı kılan en büyük unsur, sevdik mi tam severiz. Hayatımızın anlamı olan Trabzonspor’u yarı yolda bırakmayız.” dedi.

BENİM YERİM TARAFTARIN YANI

2,5 yıllık Belediye Başkanlığı döneminde sadece bir kez protokol tribününde maç izlediğini belirten Bıyık, “O da bu sezonki Galatasaray maçıydı. Ankara’dan gelen misafirlerimizin isteği doğrultusunda protokol tribününde yer aldım. Ama ben onun haricinde bütün maçları 20-25 kişilik arkadaş grubumla maraton tribününde izliyorum. 10 yıldır da bu geleneği sürdürüyorum. Hatta bir maçımızda Vira taraftar grubu davet etti, onlarla tribünde yer aldım.  Benim lügatımda gideyim de bacak bacak üstüne atayım maç izleyeyim asla olamaz. Ben zaten taraftarım. O heyecanı tabiri caizse tribünde bir taraftar gibi dibine kadar yaşarım. Maraton tribününden maç izlemek kadar keyifli bir yer bana göre yok. Ben taraftarın arasında olmaktan çok mutluyum.” dedi.

PROTOKOL TRİBÜNÜNÜ GÖRÜNCE ŞEHİR ADINA ÜZÜNTÜ DUYDUM

Galatasaray maçında protokol tribününde gördüğü manzaranın kendisinde şok etkisi yarattığını belirten Bıyık, “TFF Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hacıkerimoğlu’nun protokol tribün hassasiyetini şimdi çok daha iyi anladım. Mustafa bey o kadar konuya vakıf ki sitem etmekte çok haklı. Galatasaray maçında gördüğüm manzara karşısında Trabzon şehri adına büyük üzüntü duydum. Karısını, kızını, sevgilisini ve işçisini alan oraya gelmiş. Tanınmış bir iş adamının yaka kartında Trabzonspor kulüp personeli yazdığına şahit oldum. Kardeşim. Yazıktır, ayıptır, günahtır. Yani senin paran bu stadın her tarafına gitmeye yeter. Sırf burada iki tane siyasetçi ile yan yana oturacaksın diye bu kartla orada olmak ayıptır.” dedi.

“Protokol tribününe gelen adamların yüzde 90’ının maçtan anladığı yok.” diyen Bıyık, “Bakanla görüşmek, belediye başkanına selam vermek için gelmiş.  Maçın devre arasında birbirlerini kolluyorlar. Maçla alakaları hiç yok. Görüntü ve şekil yapmak için orayı mesken tutmuşlar.  Bana sorarsanız iki tane önerim var. Bir; Sayın Valimizin koltuğunu bırakıp, diğer bütün koltukları kaldıracaksın. İki; protokol tribününde herkes maç izleme yetkisi olan Belediye Başkanı, Milletvekili ya da bölge müdürü varsa kulüp başkanını ayırıyorum kişilerin koltukları tahsis edilsin, ama bu belirtilsin. Ben Yomra Belediye Başkanı olarak bana yer ayırın diyorsam 1000 TL vereceğim, yer ayıracağım. Ama olmadı statta yer çok. Sonuçta 42 bin kişilik stat. Her köşesinde maç aynı skor ile bitiyor. Farklı bir skor görmüyorsunuz.”

BIYIK, “PSİKOLOJİK SAVAŞLA BİZİ YILDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR” DEDİ VE EKLEDİ:

"ARTIK BIÇAK KEMİĞE DAYANDI KILIÇLAR ÇEKİLSİN"

Bıyık, “Ulusal spor camiasında ‘Artık bıçak kemiğe dayandı, gırtlaklarına kadar gelmiş. Biz bunları artık frenleyemeyeceğiz’ noktasına geldiğimizi hissettirmemiz lazım. Topyekün bunun mücadelesini vermeliyiz” dedi

Trabzonspor’a bu sezon hakemler üzerinden erken operasyon çekildiğini söyleyen Mustafa Bıyık, “Trabzonspor ne zaman lige iddialı giriş yapsa kirli eller hemen devreye giriveriyor. Fakat geçmiş yıllara oranla bu dönem erken operasyon çekmeye başladılar. Çünkü Trabzonspor’un oturmuş kadrosuyla bu ligde neler yapabileceğini az çok kestirebiliyorlar. Her maçta ‘hakem aleyhimize hata yapacak mı yapmayacak mı?’ havasında maçları takip eder duruma geldik.  Açık söylemek gerekirse bu durum toplumda bir bağışıklık etkisi yarattı. Daha ligin 8. haftası olmuş, en çok canı yanan takım Trabzonspor ve en çok konuşulan hakem hataları.  Gerisini siz düşünün.” dedi.

“Allah için Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu aslanlar gibi takımımızın hakkını savunmak için susmadı, geri durmadı.” diyen Mustafa Bıyık, “Şehrin belediye başkanları ile taraftarlar da sessiz kalmadı. Tüm kirli çamaşırlarını ortaya kelimelerle döküyoruz ama adamlar hala bildiğini okuyabiliyor. Trabzonspor’un hakkını gasp etmekten kendilerini alamıyorlar. Onlarda da bu durum bağışıklık oldu. Hukuk, TFF, MHK’nın bizden yana olmadığı gerçeği ortada. Peki biz ne yapacağız. Kılıçları çekeceğiz. Bu kirli düzenle topyekûn savaşacağız. Ayrıca ulusal spor camiasında ‘Artık bıçak kemiğe dayandı, gırtlaklarına kadar gelmiş. Biz bunları artık frenleyemeyeceğiz.’ noktasına geldiğimizi hissettirmemiz lazım. Bu kirli düzenin üstesinden başka gelemeyiz. Çünkü adamlar psikolojik savaşla bizi yıldırmaya çalışıyor. O nedenle diyorum ki bu şehrin siyasi adamları ve spor adamları bir araya gelip bir karar mekanizması oluşturmalı.” diye konuştu.

BAŞARI KRİTERİ ŞAMPİYONLUKTUR

Trabzon’un en büyük sivil toplum kuruluşu, bu şehrin elde avuçta tutulan tek marka değeri olan kulübün başkanı Ahmet Ağaoğlu’nun doğruları ve yanlışları hakkında yorumda bulunmayacağını dile getiren Bıyık, “Bizim başkanımızdır. Eleştirmek doğru olmaz. Fakat bir gerçek var ki, gecenizi gündüzünüze katmış, koşturmuş, ekonomik ve sosyal olarak çok mücadele etmiş olabilirsiniz. Ancak şampiyon olmazsanız halk gözünde başarısız olmuşsunuzdur.

İşte eski parayla 1 katrilyon borç ile takımı almış 4’e çıkarmış ama takımı şampiyon yapmış. Şimdi taraftara sorduğun zaman bizim başkan,’ adamdır, tektir’ diyor. Niye takımı şampiyon yaptı da o yüzden. Demiyor ki takımın tarihini mahvetmiş. Takımı satsan borçlarını ödeyemezsin. İstanbul kulüpleri için bu örneği verdim.  Başarının tek değerlendireceği nokta şampiyonluktur.  İnşallah bu sene bu noktaya gideriz.  O nedenle Trabzonspor başkanı bizim başkanımızdır. Sonuna kadar takım şampiyonluk yolunda ilerlediği sürece şartsız koşulsuz arkasındayız.  Şampiyon yapamadı mı, zaten Trabzonspor taraftarı gereğini yapar.

TEK ADAYLIKTAN YANAYIM

Aralık’ta yapılacak genel kurula tek adayla gidilmesinin gönlünden geçtiğini söyleyen Başkan Mustafa Bıyık, “Başta şunu belirteyim ki Aralık kongrelerini oldum olası karşıyımdır. Ligde yolu yarılamışsın kongre telaşına düşmek bana göre çok anlamsız. Kongreler lig sonu olan Mayıs ayında olması gerektiğini düşünüyorum. Gelen başkan hem hocasını belirleyip kadrosunu ona göre kendi şekillendirmeli. Benim kendi kişisel fikrim genel kurulda çok adayın yarışmaması. Uzlaşıdan yana bir tavrım var. Bu da tek adaylı olması görüşünü savunuyorum.  5-6 aday ile seçime gidip de en çok oyu alan adamın başkan olması Trabzonspor için geçerli bir şey değil. Mesela Galatasaray’da 4 adaylı seçim yapıldı. Burak Elmas 200 oy ile başkan seçildi. Adam başkan olarak hukuken uygun ama vicdanen uygun değil” dedi.

ABDULLAH AVCI’DAN HELALLİK İSTEYECEĞİM

“Abdullah Avcı’nın Trabzonspor’a gelişinde birçok taraftar gibi bende karşıydım” diyen Mustafa Bıyık, “Son yıllarda Trabzonspor’a gelişi ile en çok eleştirilen teknik direktörlerden birisiydi. Şiddet ile herkes gelmesine karşı çıktı, bende aynı tavrı sergiledim. Hata yaptık diye düşünüyorum. Bir gün kendisine rastlarsam helallik isteyeceğim. Adamın hakkını yedik” dedi. Avcı’nın Trabzonspor’daki  performansını da beğendiğini dile getiren Başkan Bıyık, “İyi oyun ortaya koyamadığımız zamanlar olabiliyor ama neticedir önemli olan. Neticeye de baktığın zaman bugün o hakemler bizim aleyhimize o kararları vermemiş olsaydılar bugün takım 5 puan ile liderdi. Demek ki teknik direktörün elinde olan bir olumsuzluktan kaynaklı bir durum değil” dedi.

KIVILCIMI ALEVE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ

Trabzonspor’u borç yükünden kurtulması için seferberlik ilan edilmesi gerektiğini söyleyen Mustafa Bıyık, “Bunu derken 1 milyonluk arabaya binen 3 milyonluk villada oturan, Bordo-Mavili forma sevdalısı olarak kendisini nitelendiren adam 250 TL vermeyip Trabzonspor kulüp personeli yaka kartı ile maça girmeyecek. Eşi, dostu, arkadaşı bir tane forma istediği zaman kulüpteki çalışan masörden yöneticiden ya da teknik heyetten bedava alıp hediye ederse nasıl düzelecek bu durum. Taraftarda kendi üzerine düşeni yapacak. Forma satışından tutunda, tribünde yerini alarak kulübe katkıda bulunulabilir. Biz bir kıvılcım çakalım, o aleve dönüşür” dedi.


BİR SÖRLOHT BİR HAMSİK!


Trabzonspor’da son dönemlerde en çok beğendiği futbolcunun Sörloth olduğunu söyleyen başkan Mustafa Bıyık, “Niye?  Çok soğuk kanlı ve duruşu olan, çok magazinsel olmayıp takır takır gol atan bir adamdı. İzlerken de çok keyif alıyordum. Adam işini o kadar güzel yapıyordu ki hayran olmamak elde değildi. Mesela oyun tarzı da güzeldi. Top ayağına geldiği zaman taraftara vermiş olduğu güveni her zaman için yaşadık. Hiçbir zaman topu kimbilir nereye vuracak demezdik . Mutlaka topu bir noktaya ulaştırabiliyordu. Şimdide iyi bir kadro kuruldu. Ben mesela Hamsik’de de  aynı heyecanı yaşıyorum.  O duyguyu performansıyla bizlere gösteriyor.  Uğurcan’da Yomralı. Trabzonspor’da çok iyi işlere imza attı. Takımın en güvenilen kalesi” dedi.

PANDEMİ ELİMİZİ KOLUMUZU BAĞLADI

“Biz talihsiz belediye başkanlarındanız. Çünkü  2,5 yıllık görev sürecimizin yaklaşık olarak ilk yarım yılını sayım ziyaret hal hatır ile geçti. 2 yıl görev sürecimizin 1,5 yılı pandemi ile geçti. Bu pandemi sürecinde bir dönem tesisler kapalıydı. Şimdi aileler çocuklarını salonlara göndermek istemiyorlar. Toplu organizasyonlarda haklı olarak bulundurmaktan kaçınıyorlar. Çok bir organizasyon yapabildiğimiz söylenemez. Bizim elimizde olan durum değil bu.  6 ay sonrasına bir plan yapıyorsunuz pandeminin nereye gideceği belli değil. Şenlik festival yapacaktık ertelemek, sonra iptal etmek zorunda kaldık. Vatandaş eğlenmek istiyor ama eğlenmediği zamanda sosyal olarak ortaya çıkan olumsuzluklar var. Onun için genç öğrencilere spora dönük organizasyon yapamadık. Belediye olarak sporun her branşına ve sporcuya destek olmayı da kendimize vazife edindik” dedi.

YOMRA JİMNASTİK SALONU ORADA OLMAMALIYDI

“Yomra jimnastik salonunun burada olması bizim için önemlidir ama çok yanlış bir yere koyulmuş” diyen Bıyık, “Daha iyi bir yer bulabilirdik. Şehrin önünde kütle halinde deniz ile ilçenin arasını kesmiş bir bina olarak durması hoş değil. Yomra’da olmalıydı. Şimdi mevcutu yaşatmak lazım. Onun üzerine gidiyoruz. Son zamanlarda özellikle ailelerin çocukların, gençlerin baskete, tenise,  judoya  ve jimnastiğe gitmesi noktasında bir hassasiyet gösterdiklerini düşünüyorum. Bir çok spor branşında iyi sonuçlar çıkıyor. İnşallah daha iyi olacak” dedi.

HEKİMOĞLU’NU HAYRANLIKLA TAKİP EDİYORUM

Trabzonspor’un yanı sıra zaman zaman  Hekimoğlu Trabzon FK’nın  maçlarını da takip ettiğini söyleyen Bıyık, “Hekimoğlu Trabzon FK başkanı Celil Hekimoğlu’nun Trabzonspor’a olan ilgisi sonrasında şehirdeki spora katmış olduğu değeri çok önemsiyorum.  Başkanımızın  bir duruşu, tavrı ve tarzı var. Magazin ve siyaset ile ilgilenmeden bu kulübü başarılı bir noktaya taşımak için mücadelesini yapıyor. Bu şehir içinde önem arz eden bir durum.  Türkiye’nin çeşitli illerine gittiklerinde çok ilgi ve alaka görüyorlar. Hekimoğlu Trabzon FK artık şehrin marka değeridir. Kendisini kutluyorum.  Geçenlerde  ziyaretine gittim. O tesisleri, o takımı iyi bir noktaya getirmek her babayiğidin harcı değil. Muazzam işler yapmışlar. İyi ekipleri var. Biz sonuna kadar başkanımızın yanında olacağız” dedi.

YOMRASPOR’UN HEP YANINDAYIZ

Yomraspor’u çıktığı yolda yalnız olmadığını desteklerini sonuna kadar verdiklerini dile getiren Mustafa Bıyık, “Şuanda iyi bir başkanımız, iyi bir yönetim kurulumuz var. Geçen sene güzel işler yaptık. Bu senede play-oof hedefi ile lige başladık. Bunlar bizim için, şehir için önemli şeyler. Ben  Adana’dan, Kırşehir’den  ve Karaman’dan Yomraspor’un otobüsü geçtiği zaman ismi anılmasından gurur duyuyorum. Takım ile birlikte orada olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu anlamda şehir çok önemli iki tane spor adamı tarafından yönetilen iki kulübüdür Hekimoğlu ile Yomraspor. Ben kendilerini bu noktada her zaman takdir ediyorum. Her zamanda yanlarında duruyorum. Spor ile ilgilenip siyaset ve magazin ile ilgilenmeyen insanlar benim nazarımda çok özel kişilerdir. Sporu bir basamak olarak kullanıp başka işleri yapmak ile meşgul olanlar var. Bu iki isim sadece kulüplerini iyi yerlere taşımanın kavgasını veriyor. Helal olsun” dedi.

Editör: Haber Merkezi