Doğuştan çok nadir olarak görülen bir cilt hastalığına yakalanan 17 yaşındaki Ayşenur Aşkım Seymen, ebru sanatı sayesinde hayata tutunuyor. Halk arasında “Kelebek hastalığı” olarak bilinen ve nadir olarak görülen bir cilt hastalığı olan 'Epidermolysis bullosa' hastası olan Ayşenur Aşkım Seymen, yaklaşık 5 yıldır ebru sanatıyla uğraşıyor. Seymen, kendisi gibi olanlara hayata küsmeyip bu tür etkinliklere mutlaka katılmalarını istiyor.

Trabzon Ortahisar Halk Eğitim Merkezi bünyesinde bulunan Alacahan’da bugünlerde çok özel kişilere yönelik ebru kursu veriyor. Ortahisar Halk Eğitim Merkezi Ebru öğretmeni Songül Kartal, Seymen’in çok başarılı bir öğrenci olduğunu belirterek ebru sanatı hiç zorlanmadan yaptığını söylüyor. Seymen’in azmi karşısında şaşırdığını belirten Kartal, işini çok severek yaptığı için çok mutlu olduğunu ifade ederek her geçen gün kendini geliştirdiğini söyledi. Şu an pandemiden dolayı fazla kursiyer kabul etmediklerini belirten Kartal, “Ayşenur özel öğrencilerimizden biri. Şu an pandemiden dolayı özel bir durumdayız. Dolayısıyla çok fazla kursiyer kabul edemiyoruz ve özel durumlu öğrencilerimize eğitim veriyoruz. Şu an ki özel durumlu ortapedik engelli Ayşenur Seymen. Benimle ebru derslerine devam ediyor. Kendisini 4-5 yıl öncesinden tanıyorum. Bu yıl kendisi çok avantajlı çünkü kalabalık sınıfta eğitim onun için zor oluyordu. Halk Eğitimin tanıdığı özel durum sayesinde yalnız eğitim görüyor. Dolayısıyla ebru sanatını daha da geliştirme şansı buldu. Kendi de mutlu, ben de onun mutluluğunu gördükçe çok daha mutlu oluyorum. Ayşenur gerçekten yetenekli bir öğrenci. Ben kendisine yüzde 10-20’lik kısmında yardımcı oluyorum. Dolayısıyla derste hiç zorlanmıyorum gayet başarılı bir öğrenci işini severek yapıyor” dedi.

Seymen’in normal bir insanın yapabileceklerini rahatlıkla yapabildiğini belirten Kartal, “Sanatımız özel sanat olduğu için ara ara, dinlene dinlene çalışıyoruz. Ayşenur'un hastalığını ilk kez duyduğumda bize geleceği zaman 'Acaba yapabilecek mi? Nasıl tepki olacak aparatları nasıl kullanabilecek?' diye düşünürken, çalışmaya başladığında gayet iyi kullandığını gördüm. Normal bir insanın yapabileceği pozitif hareketleri çok rahat yapabiliyor. Kendini bugüne kadar geliştirdi. Yaptığı işten kendi de mutlu, ailesi de mutlu, bizde mutluyuz. Ayşenur daha önce yaptığı çalışmalarla sergi açmıştı. Bu yıl da çalışıyoruz neden bir sergi daha açmasın” diye konuştu.

"Ebru sayesinde rahatlıyorum"

Lisede okuyamayınca ebru sanatına yönlendiğini ifade eden Seymen, ”17 yaşındayım, kelebek hastasıyım. Okulumu evden devam ettim. Liseye geçtim okuyacaktım ancak olmadı ebruya başladım. Ebru sanatına bir hocamız sayesinde başladım sonradan ilerlettim. Daha sonra Songül hocamla tanıştım. Yaklaşık 4 yıldır ebru sanatı yapıyorum. Her şeyi öğrendim, çok güzel gitti. Gül öğrendim, bütün çiçekleri öğrendim. Öğrenene kadar zorlukları oluyordu ancak alıştıkça daha kolay hale geldi. Beni rahatlatıyor. Benim gibi olanlara evden çıkarak bu tür etkinliklere katılsınlar hayatlarını yaşasınlar. Farklı sanatlara da ilgi duyuyorum, şu an ebruya daha çok önem veriyorum. Hedefim daha ileri gitmek. Ebruyu yaptıkça rahatlıyorum. Bu hastalık bende doğuştan. Bu hastalığın tedavisi yok ölene kadar seninle beraber. İlaç kullanıyorum, bazen yanık ünitesine gittiğim oldu. Parmaklarımın zorluğunu ister istemez yaşıyorum ancak alıştım” şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi