Turizm sektörü artık öylesine büyüdü ki akıl almaz bir noktaya geldi.
Sektöre yatırım yapanların sayısında son on yılın verileri alındığında yüzde 70-80 artış var.
Aşçısından garsonuna, otelinden-oto kiralamasına kadar milyonlarca insan bu sektörün içinde ekmek yiyor.
Çok uzağa gitmeye gerek kendi şehrimizden kendi bölgemizden örnek verelim..
Binlerce insanın aş-iş-ekmek kavgası verdiği işsizliğin ciddi boyutlarda olduğu bölgemizde turizm adeta can simidi olmuş..
Trabzon’da artık neredeyse her mahalleye otel yapılacak!
Konut satışlarında patlama var.
Yaylalar cazibe merkezi konumunda.
Sahil kesimlerde restoran-cafe  halkasına yeni eklemeler olmaya devam ediyor.
Peki ama bu kadar geniş yelpazeye sahip turizmden ve bunca yatırımdan karşılık bulabiliyor muyuz?
Çekilen bu kadar sıkıntının geri-dönüşü var mı?
Ya bu kadar tesis ne kadar istihdama katkı sağlıyor?
Sorulacak ama cevabı biraz zor verilecek çokça konu başlığı var aslında.
Her şeyden önemlisi alt yapıdaki ciddi sıkıntıların hala çözülmüş olmaması.
Kalifiye eleman noktasında bile ne yazık ki istenen noktada değiliz.
Başıboşluluk ve vurdumduymazlık yüzünden turizmde belirlenen hedeflere ulaşamıyoruz.
Bu anlayışla da işimizin zor olduğunu söylemek isterim.
Çünkü bu konuyu dert edinmiyoruz.
Sanıyoruz ki tesis yapmakla,otel açmakla,havuz yapmakla,plaj yapmakla, restoran açmakla bu sorunu çözüyoruz.
Her şeyden önce yaşadığımız şehrin marka değerini koruyup esnafından işletmecisine kadar herkesin kendine çekidüzen vermesi gerek.
Bu lafı söylemeye, yazmaya sıkılıyorum ama hala yerli ve yabancı turistleri “yolunacak kaz” gibi görenler var aramızda..
Acı ama gerçek ne yazık ki!
Eğitim şart! Sloganı işte bu yazdıklarına tam kapak olacak türden.
Herkesin taşın altına elini sokması gerektiği noktada Trabzon Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği de üzerine düşeni yapmaya devam ediyor.
TESOB’un Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ortaklaşa başlattığı “Turisti kazanan geleceği kazanır” projesi dün başladı.
Nitelikli personel sayısının artırılması noktasında hedef koyulan projeyi oldukça önemsiyorum.
Hazırlanan projede 2016-2017 yılı içinde 15-29 yaş arasındaki 20 erkek 20 kadın olmak üzere 40 işsiz gencin turizm sektöründe istihdam edilmesi bile var.
Oluşturulacak proje ekibiyle  dil eğitimi verilecek,uygulamalı eğitim ve anket çalışmaları yapılacak.
TESOB Başkanı Metin Kara ve  proje ekibini kutluyorum.
Umarım her şey yolunda gider ve istenen başarı sağlanır.
Trabzon’da bu tür projelerin mutlak suretle arkası gelmeli, sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları bu tür etkinliklere sahip çıkmalı.
Kalifiye elaman turizmin en önemli kazancıdır.
Yüzü gülmeyen, el becerisi olmayan, dil sıkıntısı çeken, hoşgöründen uzak, işin ehli olmayanlarla turizmde yerimizde sayarız.
Bakın  Avrupa da garsonluk doktorluk mesleği gibi saygın ve önemli.
Bizde ise bir işletme günde 40 defa elaman değişiyor.
“Ali gider Veli gelir”  misali sokaktan geçen birini tutup eline tabak verip garsonluk yapmasını istiyoruz.
Turizmde eğer niyet daha çok kazanmak ve aklımızı başımıza almaksa elimizi vicdanlarımıza koyup ona göre hareket etmek zorundayız.
Fırsatlar değerlendirilirse fırsattır.