İki takım da yoğun bir yağmur altında maça başladılar. Oyun iki takımın da birbirine denk mücadelesi içinde başlarken Rizespor pozisyon üstünlüğü ile birlikte Trabzonspor kalesinde daha fazla göründü. Bir de golü bulduktan sonra tabiki motive de olarak oyuna sarılan takımdı.

İlk yarı Trabzonspor için hayli zor geçti.

Zira karşısında sürekli kanatları iyi kullanan bir takım rakip vardı. Eğer Trabzonspor ilk yarıyı berabere bitirebilseydi ikinci yarı daha iyi işler yapabilirdi.

Bordo-Mavililer yediği golden sonra ikinci yarı kısa bir dağınıklılık içinde görülse de bu endişeyi üzerinden atarak artık oyunda dengeyi kurmak için bir gol gerekiyordu. Bunu da Sörloth ile buldu Trabzonspor. Bu gol futbolda atılan bir golün ne kadar önemi varsa yenilen bir golün de o derece dezavantajını rakibine hissettirdi. Trabzonspor kalan sürede oyuna ağırlığını koyarken Sturridge’nin oyuna dahil olmasıyla Rizespor orta sahasının ilk yarıya nazaran artık daha hızlı Trabzonspor sahasında görülmesi hayli zorlaştı. Oyunun bu anlarında iki takım da yener vede yenilebilir bir mücadele içerisinde, bir o kalede bir bu kalece pozisyonlar üretirken sahneye çıkan Nwakaeme muhteşem bir vuruşla Trabzonspor’u 2-1 öne geçirdi.

Bu arada Sturridge’nin de kale direğinden dışarıya çıkan şutu görülmeye değerdi.

Trabzonspor bu maçla birlikte büyük bir engeli ortadan kaldırarak daha da iyi olacağının sinyalini veren takımdı.

Tüm arkadaşları kutluyor, gözlerinden öpüyorum.