Geldiği ilk günden beri Ersun yanal’la bir yere varılamayacağımı saydık, söyledik ama derdimizi anlatamadık. Sonunda Trabzonspor’a tarihi hezimetler yaşatarak gönderilince neyin ne olduğu çıktı ortaya..

Yerine gelen Rıza Hoca hiçbir bahaneye sığınmadan, sakatlarımız ,cezalılarımız demeden, ve daha önemlisi ilk günden itibaren “Biz” diyerek Trabzonspor’a aidiyet duygusunu gösterdi.

***

Bir haftalık çalışmayla takımını 9 maçta sadece bir beraberlik alarak 8 maçını kazanan Galatasaray’ın karşısına sürdü.

Üstelik de takımın ağır topları denebilecek oyuncuları yoktu. Buna rağmen Trabzonspor tekmeye kafa uzatan bir anlayışla Galatasaray ’ı duman etti.

Gördük işte Yanal’ın kadroya bile çoğu kez almadığı Onazi’yi..

İki de bir dışarı aldığı Yusuf Yazıcı’yı..

Geceye damgasını vuran oyuncular oldular.

Trabzonspor sezonun dönüm noktası sayılacak maçta Galatasaray’ı devirerek hem kendisine geldi, hem de lige denge getirdi. Yoksa Galatasaray en yakın rakibiyle arasındaki puan farkını 6’ya çıkaracaktı.

***

Tribünleri tıklım tıklım dolduran taraftar gösterdi ki, herkesin umudunu kestiği Trabzonspor’dan bir onlar kesmedi.

Sahadaki futbolcular da bu sevginin, coşkunun hakkını verdi.

Yani bu maçı bir yabancı izlese Trabzonspor’u yenilgisiz lider, Galatasaray’ı da 14’üncü sanırdı.

***

Bu galibiyete ayrıca çocuklar ve gençler açısından da çok sevindim. Yeğenim Bora’dan biliyorum şimdi hepsi sevinçten uçuyordur.

Çünkü o kadar çok üzüldüler ki..

Artık hepsi çok mutludur.

***

Son olarak Divan Genel Kurulu’na gelmeyen Başkan Muharrem Usta’yı maçta da göremedik.

Aslında hata etti gelmemekte.

Zira haftalar sonra o da ilk kez mutlu olacaktı..!