Türk milleti olarak, birlik ve beraberliğimizin sağlanabilmesi için her bir birey, şu ülkeler etrafında birleşmesi şarttır. 

Bir insan, sade benim fikrim, görüşüm doğrudur, daha güzeldir demesi kadar doğal bir şey yoktur. 
Ancak sade benim fikrim görüşüm doğrudur demesi doğru değildir.

Birliği beraberliği tesis etmek için, kalbinden kin, nefret, ayırımcılık düşmanlığını silmeli, onun yerine sevgiyi, saygıyı, ve kardeşliği yerleştirmelidir. 

Bütün insanların aynı düşünmesi beklenemez. Allah (C.C.) ne buyuruyor? 

“Ben isteseydim, bütün insanlar aynı fikre ve aynı düşünce etrafında olurlardı.” demek ki herkesin aynı düşünce etrafında olmaları beklenemez. 

Bir defa, insanlar arasında dil ve düşünce, giyim, kuşam örf, adet, gelenek, görenekleri zenginlik olarak, bütün toplumun öyle görmesi gerekir. 

İnsanoğlu, her türlü ihtiyacını tek başına karşılayacak, hiç kimseye ihtiyaç duymayacak, bütün büyük sıkıntılardan, musibetlerle kendi imkânları ile baş edecek kimse yoktur. 

Herkes her zaman başka insanların desteğine yardımına kesinlikle ihtiyacı vardır.

Zaten dayanışmanın, yardımlaşmanın gücü ile zor işlerin üstesinden kolaylıkla gelinebilir. Bunun için insanlar her zaman birbirine her zaman ihtiyaçlıdırlar. Hiç kimse “Benim kimseye ihtiyacım olamaz.” derse çok hata yapmış olur çünkü bir gün gelir başkasına ihtiyaç duyulabilir.

Birlik ve beraberlik içinde yaşayan ülke insanlarını, hiçbir kuvvet yıkamaz. 

Çünkü onlar kenetlenmiş çelikten duvar olurlar. Tabi-i bu beraberlik bir olmalarını ve yardımlaşmalarını sağlar. 

Bu şekilde birlik, beraberlik ve hoşgörülü olduğu müddetçe yukarıda da belirttiğim gibi toplum çok daha güçlü olur ve dış güçler tarafından da zarar veremezler.

Rahmetli Mehmet Akif Ersoy birlik ve beraberliği ne güzel özetlemiş.

“Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler, onu top dahi sindiremez.”

***

Not: Maske, mesafe ve hijyene lütfen dikkat edelim.