Millet Bahçesi kavramı son bir buçuk yıldır ülke gündeminde yer almasına karşın aslında temeli Osmanlı’nın 19. yüzyılın ikinci yarısına dek gitmektedir. Osmanlı’da modern belediyeciliğin kurumsal hâle gelmesinden itibaren birçok şehirde merkezî konumda bulunan ağaçlarla kaplı alanları ifade etmek için bu kavram kullanılmıştır. Osmanlı dönemi tarihî belgelerinde Gavur Meydanı olarak da geçen bugünkü Meydan Parkı’ndaki ağaçlık alanlara da Millet Bahçeleri denilmiştir. Bu bahçelerde halkın oturacağı kahvehaneler ve dinlenme yerleri yapılmıştır. Meydan Parkı da o günlerden bugüne aynı amaçla hizmete devam etmiştir.

Bugün TOKİ’nin yürütücülüğünü yaptığı Millet Bahçeleri aslında betonlaşan şehir hayatında insanların artık neredeyse hasret oldukları doğaya bir nebze de olsa kavuşma ve huzur bulma alanları projesidir. Bu doğrultuda da hemen her şehirde uygun alanlar Millet Bahçesi olarak belirlenerek gerekli çalışmalara başlanılmıştır. Trabzonspor’un yıkılan eski stadı ve çevresi de yetkililerce bu şehrin Millet Bahçesi yapılacak yer olarak kabul edilmiştir. Ancak yaklaşık bir ay önce ilk kazmanın vurulmasıyla birlikte Millet Bahçesi olarak belirlenen alana, bu kavramla örtüşmeyecek şekilde bir stadyum yapılması fikrinin yerleştirildiği anlaşıldı. Fikirle kalmayıp inşa işlerine de girişildi.

Projede amatör maçların oynanabileceği temel ölçülerde bir saha ve yaklaşık bin kişilik tribünü bulunan stat yapılması fikri başlarda yoktu. Trabzon’da bazı çevrelerin lobi faaliyetleriyle proje değiştirilmeye çalışıldı. Anlaşılan başarılı da olundu. Şunu belirtmeliyiz ki bu alanda böyle bir yapılaşma Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’ne göre aykırıdır. Zira yönetmeliğin 4. maddesinde Millet Bahçesi şu şekilde tanımlanmıştır: “Halkı doğa ile buluşturan, rekreaktif gereksinimleri karşılayan, afet anında kentin toplanma alanları olarak da kullanılabilecek, yer seçimi, alan büyüklüğü, fonksiyonları ve tasarımı gibi hususların Bakanlıkça hazırlanarak yürürlüğe konulacak Millet Bahçeleri Rehberinde belirlendiği büyük yeşil alanlar.”

Dolayısıyla Millet Bahçesi tanımında böyle bir stat yapılmasını haklı çıkaracak durum söz konusu değildir. Bilakis bu alanlar tamamıyla halkın açık kullanımına ve doğa ile bütünleşmesine hizmet etmek üzere düşünülmüştür.

Hâl böyleyken nasıl oluyor da Millet Bahçesi’ne stadyum yapılıyor, daha doğrusu yaptırılmaya çalışılıyor açıkçası merak içerisindeyiz. Bunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile projeyi yürüten TOKİ yetkililerinin açıklaması gerekmektedir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 25 Mart 2018 tarihinde Trabzon’da yaptığı konuşmadaki şu cümleleri sanırız birileri tarafından unutulmuş, unutturulmuş: “Avni Aker Stadyumu’nun yerine güzel bir şehir parkı ve takımının Trabzon’un hatıralarını yaşatacak bir de Trabzon şehrinin geçmişi ile ilgili objelerini her şeyini sergileyecek bir müzeyi de orada kurmuş olacağız. Bunun için de kaybedecek vaktimiz yok. Beton yığınlarından bıktık artık Trabzon orayla yemyeşil.”