Bugüne kadar, Cumhurbaşkanımız Sn. Erdoğan’da hep kendimi gördüm. Öyle ki, yirmi yıllık iktidarı sürecinde tahminlerimin zamanlaması bile tutuyordu. Yani onunla aynı düşünüyoruz.
Ülke için, vatan için, millet için kendi hayatını hiçe sayıp; yeri geldiğinde sağa yattı, yeri geldiğinde sola yattı ama gemiyi istediği limana götürmeyi başardı bu fırtınada. Ve bugün ülke, bir takım eksikler olsa da önemli bir güce ulaştı. Bununla birlikte dış gücünü, iç gücünden daha da artırdı. Bununla birlikte de bir takım dost ülkelerin de elinden tutup Amerika-İsrail Birleşik Devletleri’nin elinden kurtardı.
AİBD Birliğinin tablosu bugün daha net görünmeye başlandı. Aslında, bazı uzmanların yeni yeni dillendirmeye cesaret edebildikleri gibi, ABD İsrail’i değil, İsrail Amerika’yı yönetiyordu. Hatta gerek Hristiyan ülkelerinin çoğunu ve gerekse birtakım Müslüman ülkeleri de. Ama buna güvenmesin bence. Yolun sonuna gelindi.
Bugün Türkiye, Kıbrıs gibi, bir gece ansızın Gazze’ye inebilir. Ama zamanlama çok önemlidir. “Zamanlama, en güçlü silahtır. Onu doğru kullanırsanız karşınızda hiçbir güç duramaz ama kullanmazsanız en zayıf olan bile sizi mağlup eder.”
Türkiye’nin yani Sn. Erdoğan’ın Gazze için beklediği zamanı çok iyi tahmin ediyorum. Ve diyorum ki; AİBD, bir an önce bu aptallığınızdan vazgeçin. Eğer buna devam ederseniz kendi sonunuzu kendiniz hazırlamış olacaksınız. Hiç değilse geri çekilin, Filistin’e özgürlük sağlayın da bu saltanatınızın keyfini devam ettirin. Siz aslında Filistin halkını değil kendinizi yok etmeye hazırlıyorsunuz.
Dün o zor durumda Kıbrıs’a birkaç saatte çıkarma yapabildiyse bugün AİBD’yi bir günde işgal eder, bunu siz de biliyorsunuz. Elinizdeki nükleer silahlara güvenmeyin. Türk Milleti ile baş edilemeyeceğini hala anlayamadınız değil mi… Çok akılsızsınız, çok. Bugünkü gücünüz sizde güç sarhoşluğu yaratmış, belli… Kendinize gelin ve Filistin halkına soykırımdan vazgeçin derim.
