Trabzon’un bir kanayan yarası vardır ki; Yıllardan beri her seçimde belediye başkan adaylarının ilk vaadi olmuş,

Sonrasında tozlu raflara kaldırılıp beş sene daha nadasta bekletilmiştir

Bu yaranın adı ‘Trabzon trafiğinin Üzüntü Veren Hikayesi’dir.

Ne kadar geriye bakarsak o kadar ileriyi görebiliriz mantığı ile, her yeni başlangıç bir umutken geriye dönüp bakmanın bir faydası da vardır mutlaka.

Söz Sayın Başkan Murat Zorluoğlundadır...

Kaldır Başkan!

Bir yola çift yönlü dizilen,

Bir caddede kulübe nezaretinde adına Trapark denen; yolların caddelerin genişliğini daraltan

bu uygulamayı,

Kökünden kaldır başkan!

Sonucunda insanlar bunalırken, caddeler sokaklar rahat bir nefes alsın.

Vatandaşın arzusu budur ilk işiniz bu olsun Başkan.

DUYULMAYAN SESLER
Hangi sanayi sitesine gidersek gidelim,

Geçmişteki ağır işçiliğin gururlu sesleri olan çat - pat -dank –gonk...

Balyoz sesleri çekiç sesleri duyulmuyor artık.

Orta ölçekli sanayi esnafına durumlar nasıl diye de sorulmuyor artık.

Yoldu, göletti, istinat duvarı idi herhangi bir ihale idi, müteahhitler yapacak iş makinalarının da yollarına sanayi esnafı bakacaktı.

Gelmiyor artık, bu yoldan beklenen görünmüyor artık.

Derken soğan ithalatında gümrük vergisi bir ay daha 0 gümrükle uzatılmış...

Unutuldu derken bu gün soğanın kilosu 6 TL

Her eve lazım mıdır?

Vatandaş ne der ne demez onu da sormak lazımdır.

GÖREV ANLAYIŞI
Trabzonspor potalı bir maç oynayacaktır,

Akyazı stadyumunun etrafı köfteci panayırı...

Eline bir el arabası geçiren vatandaş doğru Akyazıya, geçmişteki Giresun Piraziz ilçesindeki

panayırları üçe katlamış vaziyette bir görüntü...

Vatandaşın gözünün önündedir de merak edilen

Konulara bakıldığında bıraktık vergi vermelerini,

bıraktık eski ananeleri yaşatmak istediklerini de insan sormadan edemiyor;

Üzerinde çimento harcı olan arabada orada üzerinde bir ızgara ile hiç birinin hijyenikliği kabul görmez.

Ancak köftecilerin ekmek kavgasına itirazımız olmaz.

Fakat bu şehrin İl Sağlık Müdürlüğü ekiplerine,

Büyükşehir Belediyesi Zabıta Ekiplerine bir görev düşer;

Denetleyin arkadaşlar, yapılan köftenin kıyması nedir, vatandaşa satılan nedir,

kimler hangi şartlarda izin vermiştir? Eğer izin verilmiş ise o insanlara da yazık...

Buradaki köftecilere hijyenik dükkanlar yapın, çıkartın ihaleye onlar da işlerini daha rahat daha sağlıklı ortamda yapsınlar yazı var kışı var.

VATANDAŞIN ‘GÖRÜN’ DEDİĞİ GERÇEKLERLE...
Partisini, kime oy verdiğini sormadan,

Yaptığımız sohbetlerin satır aralarından cımbızla çekip aldığımız

Sonrasında geçen seçimin ardından tekrar vatandaşa yansıttığımız sorularla birlikte

Gördüğümüz şudur ki;

Vatandaş afiş asmakla gönül belediyeciliğinin olamayacağını yalın dille ifade ediyor.

Her kesimden insanının gözü kulağı Trabzon’u bırakmış, İstanbul seçim sonuçlarına yönelmişken

Ekrem İmamoğlu’nun her cümlesini sürecin başından sonuna kadar takiple onun hakkındaki fikirlerin gün geçtikçe değiştiğini beyan eden o kadar vatandaşa rastlandı ki...

Hatta ‘Ekrem İmamoğlu sadece CHP için değil; AK Parti için Türkiye, için bir fırsattır’ diyenlerin her geçen gün arttığı izlenimlerine şahit olunurken,

Bir arada yaşamanın tek yolunun vatandaşların birbirlerine sağduyu göstermesinin ve saygıyla yaklaşmasının gerekliliği öne çıkan en güzel olguydu.