Bayram tatilini fırsat bilerek Karadeniz Sahili boyunca gezme fırsatı bulduk.
Giresun’da helikopter kazası sonrası yaşanan acılara tanıklık ettik. Buradan bir kez daha başta Alucra İlçesi Tohumlu köylüleri olmak üzere kaza sonrası verdikleri olağanüstü gayretten dolayı Giresunlu hemşerilerimizi kutluyorum.
Çok güzel ve anlamlı bir dayanışma örneği sergilediler.
Ordu’da ise sel felaketi yürekleri dağladı
Perşembe ilçesi perişandı. Evler hasar görmüş, fındık bahçeleri zarar görmüş, insanlar büyük mağduriyet yaşamıştı.
Hala ilçeye temiz su verilemiyor.
Bu arada aynı gün Artvin’in Yusufeli ilçesinde yaşanan sel felaketinde de tablonun içler acısı olduğunu belirtmek isterim.
Eğer Yusufeli’ne 10 dakika daha yağmur yağsa ilçe haritadan silinecek noktaya gelirdi.
Ordu’dan sonraki durağımız Samsun ve Sinop oldu. Denizle barışık yaşayan iki güzel ilimizdeki hareketlilik dikkatimizi çekti. Özellikle de Sinop adeta turist akınına uğradı. 40 bin nüfuslu Sinop’un nüfusu bayramda 250 bini geçmiş. Akıl almaz bir yoğunluk karşısında doğrusu  şaşırdım.
Türkiye’nin her yerinden Sinop’a akın vardı. Otel ve konaklama tesislerinde yer bulmak neredeyse imkansız.
Çadırını alıp gelenler ise şanslı.
Sinop’a sadece yerli turistler yetiyor. Ne Araplara ne de batılı turistlere ihtiyaçları var.
Denizle barışık yaşamının keyfini çıkarıyorlar.
Şehrin her tarafından denize girme, denizin keyfini çıkarma ve balık tutma fırsatınız var.
Sahilde aynı anda çayını iç, yemeğini ye, denize gir ve yürüyüşünü yap.
Tarihi Sinop cezaevi, kaleler ve camiler ise şehir merkezinde gezip görebileceğiniz yerler.
Tarih, deniz, güleryüz, samimiyet ve temiz hava Sinop’u turizmde uçurmaya yetiyor.
Trabzon ise denizle barışık yaşama noktasında sıkıntılı bir şehir. Sahilimizi düzenli temiz ve bakımlı olmasına rağmen yeterli bir şekilde kullanamıyoruz. Denizden kopuk yaşıyoruz. Onun nimetlerinden faydalanamıyoruz
Trabzon’un hem yerli hem yabancı turizm noktasında her açıdan ciddi avantajları var. Bu avantajların yanına mutlaka denizi de eklemek zorundayız. Sahil, kumsal ve deniz olmadan turizm olmaz. Trabzon şehir merkezinde yaşayıp ta denize ayağını sokmamış vatandaşlarımız var. Sanki Karadeniz’de yaşamıyoruz.
Bayram tatilini fırsat bilerek Karadeniz Sahili boyunca gezme fırsatı bulduk. Giresun’da helikopter kazası sonrası yaşanan acılara tanıklık ettik.
Buradan bir kez daha başta Alucra İlçesi Tohumlu köylüleri olmak üzere kaza sonrası verdikleri olağanüstü gayretten dolayı Giresunlu hemşerilerimizi kutluyorum.
Çok güzel ve anlamlı bir dayanışma örneği sergilediler. Ordu’da ise sel felaketi yürekleri dağladı
Perşembe ilçesi perişandı. Evler hasar görmüş, fındık bahçeleri zarar görmüş, insanlar büyük mağduriyet yaşamıştı.
Hala ilçeye temiz su verilemiyor. Bu arada aynı gün Artvin’in Yusufeli ilçesinde yaşanan sel felaketinde de tablonun içler acısı olduğunu belirtmek isterim.